AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan, Kayyum atanan belediyelere ilişkin olarak;
“Sen terör örgütüyle olan ilişkini utanmadan sıkılmadan kamu gücüyle yasal hale getirmeye çalışırsan, devletin aracıyla, siyah plakasıyla bomba taşıyıp hendek kazar, onlara para aktarmaya devam edersen oraya kayyum atamak bizim boynumuzun borcudur” diye seslendi.
AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Av. Bülent Turan, Milletvekili Ayhan Gider ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş’ in de yer aldığı bayramlaşmada; Kayyum ataması ve PKK ile FETÖ bağı için de dikkat çeken bir tespitte bulundu. “Selahattin Gülen, Fetullah Demirtaş” benzetmesi; bayramlaşmaya katılan partililerden alkış toplad
15 Temmuz’da FETÖ’nün bir yerden saldırdığını, onun eştaşı, ikizi, kardeşi PKK’nın da aynı şekilde saldırmaya başladığını hatırlatan Milletvekili Av. Turan:
“Millet, birlik ve beraberlik derken; bu milletin bayrağını, geleceğini beraber kuralım derken, PKK'nın, FETÖ'den ne az, ne çok olmadığı, aynı taşeronluk görevi olduğunu, aynı talimatla çalışıyor olduğunu herkes görmüş oldu. Arife gününde mezarlığa bomba bırakacak kadar alçak bir örgütle karşılaştık. Böyle bir örnek yok. Arife gününde mezarlığın içine bombayı koymuş, mezara kuran okumaya gelecek insanı öldüreyim diye. Bundan daha aşağılık bir adım olabilir mi? Savaşın da, terörün de, kavganın da bir onuru, haysiyeti vardır. Biz Çanakkale Savaşından biliriz. Düşman su isteyince askerimiz durup su vermiştir. Hatıratlarda var. Nerede görülmüş Arife günü mezarlığa bomba koyulduğu. Böyle bir terör ekibiyle karşı karşıyayız. Yetmedi, bayramın birinci günü insanların bulunduğu ortamda kurban keseceği gün Van'da bomba patlattılar. Bunların birbirinden farkı yok. Onun için her zaman söylüyoruz, ‘Selahattin Gülen, Fetullah Demirtaş’ bunların hiç farkı yok birbirinden. Ülkemize 15 Temmuz'da FETÖ örgütü saldırdı. Hemen ardından PKK saldırılarını arttırdı. Aynı taşeronların, aynı patronların adamları bunlar. O yüzden bunlara mesafeli durmaya, bunlara dur demeye hep beraber devam edeceğiz. Ama en ağır tedbirleri alacağız. Askeri operasyonlarımız çok net, çok sert devam ediyor. Son terörist yok oluncaya kadar, son şehit annesinin hakkı teslim edilinceye kadar durmadan çalışmaya devam edeceğiz” diye seslendi.
Milletvekili Av. Turan, 28 tane belediyeye kayyum atandığını belirterek;
“Ne demek bu? Biz şöyle bir şey mi yaptık, seçim oldu, seçimi beğenmedik, beğenmediğimiz seçime de kayyum atadık. Böyle mi oldu? Hayır. Ne oldu? Seçim oldu, seçimden sonra 2 yıla yakın zaman geçti. İdareler soruşturma açtı, uyardı. Gittiler geldiler. Ama sen terör örgütüyle olan ilişkini utanmadan sıkılmadan kamu gücüyle yasal hale getirmeye çalışırsan, devletin aracıyla, siyah plakasıyla bomba taşıyıp hendek kazar, onlara para aktarmaya devam edersen oraya kayyum atamak bizim boynumuzun borcudur. Hatta o kayyum az, onların partisine de, onların kapısına, zihnine de kayyum atanmalı diye düşünüyorum. Kayyum atanacak tabii ki. Ama kötü olan şu, kayyum Sur'a atanıyor, ses Çanakkale'den çıkıyor. Kayyum oraya atanıyor, ses buradan çıkıyor. İsyanımız buna. Biz Türk ve Kürt'ü kardeşliğini bilen insanlarız. Biz Hakkari ve Şırnak'ın kaderinin bir olduğunu bilen insanlarız. Ama gördük ki son dönemde Çanakkale'de de milli olmayla ilgili bir sınav var. Herkes yerini, safını net ortaya koyacak. Terörün yanında mısın? Karşısında mısın kardeşim? Kayyum geç kalmış, iyi bir adımdır. Hiç kimsenin bu ülkede kamu gücünü terörle ilgili kullanma hakkı olamaz. Çok istiyorsan cepten verirsin, kendi aracını verirsin, ama bunun da mahkemede hesabını verirsin. Halk sana hizmet et, iş yap diye oy vermiş. Sen dağa para göndereceksin, araç göndereceksin. Olur mu ölye şey. Dünyanın neresinde kendisini yıkmaya çalışan örgüte bir devlet bu imkanı verir. El Kaide gitsin Amerika'da 11 Eylül'den sonra bir şehre bir başkan olsun. Olabilir mi? Böyle bir şey olmaz. Kayyum gecikmişte olsa önemli bir adımdır. Biz kayyumların arkasındayız, işini yaptığı müddetçe. Tabi ki zamanı gelince tekrar seçim olacak, ümit ediyorum en doğru adımlar atılacak” dedi.
Bayram’ da Gündem Kayyum Oldu
Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın, Kayyum atanan Sur Belediyesi ile imzalanan "Kardeşlik Protokolü"yle ilgili açıklaması ulusal gazetelerde de yer buldu.
CHP’ li Belediye Başkanı Gökhan, yerel gazetelere verdiği demecinde;
“Biz kayyumlarla kardeş falan olmayız. Çanakkale halkı Sur halkı ile kardeştir. Bu kardeşlik kurulmuştur ve ilelebet devam edecektir” sözleri ile dikkat çekti.
Başkan Gökhan açıklamasında; “Biz demokrasilerde kayyumların halkı temsil etmediğine inanırız. Kayyumlar demokrasilerde halkı temsil edemez. Halkı seçilmiş olan insanlar temsil eder” dedi
Gökhan, Sur Belediyesi ile kardeşlik protokolüne ilişkin açıklamalar spekülatif olarak değerlendirdiği açıklamasında;
“Bir halkı kayyumun temsil etmeyeceğini, bilmeyen, anlamayan insanlar Çanakkale halkı ile Sur halkının kardeşliğine laf ediyor. Kendi işlerine bakacaklar. Biz kardeşliğimizi sürdüreceğiz, onlara rağmen” diye konuştu.
KAYYUM İÇİN, DARBE DEĞERLENDİRMESİ
Chp’ Lİ Çanakkale Belediyesi’ nin Başkan yardımcısı Rebiye Ünüvar ise sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirmesinde;
“Belediyelere kayyum darbedir, tartışmasız... Özü de gözden kaçırmayalım... Meclis'e, yargıya, yürütmeye darbedir, yapılan....Zihinlere de öyle subliminal falan değil supraliminal darbe...milletçe alkışlıyoruz.!” Sözleri ile dikkat çekti.
Başkan Yardımcısı Ünüvar,
İsim vermeden ver yansın etti…
Başkan Yardımcısı Rebiye Ünüvar’ ın sosyal medyadaki bir paylaşımı da oldukça dikkat çekti. Ünüvar;
“Bundan böyle anladığınız dilden konuşacağız. Bu şehrin Belediye Başkan'ına vurarak FETÖ'cülüğünü kamufle etmek isteyenler, 40 senedir olduğu gibi sandığa gömüleceksiniz. Bir tek sen değil, sırf Belediye Başkan'ına iftira ediyorsun diye FETÖ'cülüğüne göz yumanlar, hepinizin şapkalarını tek tek düşüreceğiz. Sizlerin hangi illegal yapılarla ortaklık ettiğinizi, işiniz bitince nasıl çöpe attığınızı, en iyi Çanakkale Halkı biliyor. Kandırıldık numaraları ile Çanakkale Halkını kandıramıyorsunuz, kandıramayacaksınız. Bu son iftira artık çizmeyi aştı...hodri meydan...Jurnalci değilim, isim vermeyeceğim, o kendisini çok iyi biliyor...Unutma! seninle de işleri bitecek...”