Toplantıda gündem dışı konuşan Meclis Başkanı Osman Okyay ve ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu’nun gündeminde ağırlaşan ekonomi ve faturalar vardı. Osman Okyay Tarımın geleceğine dikkat çekerken “Kuraklığın etkisi ile olumsuz bir seyir izleyen tarım alanında, girdi maliyetlerindeki artış da dahil olduğunda maalesef iç karartıcı bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz” dedi. ÇTSO Başkaın Selçuk Semizoğlu ise Elektirik faturalarına gelen zamlar sonrası ağırlaşan faturalarla ilgili “Yani birçok restoran sahibi, otel sahibi arkadaşlarıma serzenişte bulunuyorlar iş sürdürülebilir olmaktan çıktı” dedi.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nda Şubat ayı Olağan Meclis Toplantısı, ÇTSO Kongre Fuar Merkezi İÇDAŞ Salonunda fiziki ve online katılımla gerçekleştirildi. Meclisin Açılış konuşmasını gerçekleştiren Meclis Başkanı Başkan Osman Okyay, ekonomik sorunlara değinerek “Ocakta ihracatın ithalatı karşılama oranı, enerji hariç bakıldığında, yüzde 88,3 olarak kaydedildi. Döviz kurlarında da devam eden yatay hareketi olumlu karşılıyoruz. Ekonomik büyümeye destek olabilecek ve ihracatı artıracak her strateji her politika bizler için çok kıymetli. Ülkemizi etkileyen birçok sayıda etmen, sanayi başta olmak üzere, farklı alanlarda üreticiyi zor koşullara itmeye devam ediyor. Geleceğe umutla bakmaya çalışsak da yaşanan olumsuz gelişmeler bizleri ciddi önlemler almamız gerektiği konusunda uyarıyor. İran’ın doğalgaz kesintisi yapması nedeniyle Organize Sanayi Bölgelerine (OSB) yönelik uygulanan doğalgaz kısıtlaması ve elektrik kesintisi üretimi sert şekilde etkiledi. Enerji olmazsa üretim olmaz, üretim olmazsa refah olmaz. İhracat artırılarak ekonomik büyümenin hedeflendiği yeni ekonomi modeline göre, sanayide ‘durmak’ kabul edilir bir durum değildir. Sanayi durursa ihracatı artırmamız zorlaşır. Sanayici açısından böyle bir tablonun bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum zira sanayicinin korunması üretimin sürdürülebilirliği için elzemdir. Umuyorum ki bu olumsuz koşullar düzelir ve sanayicimiz, üreticimiz katma değer üreterek fayda oluşturmaya kesintisiz devam edebilir” dedi.
İç Karartıcı Tablo İle Karşı Karşıyayız
Yaşanan kuraklığın yanı sıra , girdi maliyetleri ve artan ürünler Tarımı olumsuz etkilediğinin de altını çizerek, tarımın geleceğine dair de açıklamalarda bulunan ÇTSO Meclis Başkanı Osman Okyay “İklim değişikliği ve buna bağlı olarak yaşanan kuraklık dünya için büyük tehdit oluşturmaya devam ediyor. Ülkemizde yaşanan son yağışlarla bir nebze de olsa yüzümüz güldü ancak bu konuda kalıcı etkiler ortaya koyacak faaliyet planları hazırlamamız elzem olmuştur. Kuraklığın etkisi ile olumsuz bir seyir izleyen tarım alanında, girdi maliyetlerindeki artış da dahil olduğunda maalesef iç karartıcı bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz. Gübre, yem ve mazot fiyatlarının artmasıyla birlikte 2022 yılı için tarım ve hayvancılık alanında bizi zor günlerin beklediğini görebiliyoruz. Bu durum da başta gıda enflasyonunda artışa sebep olmasıyla, hepimizi düşündürüyor” dedi.
Enflasyonla Mücadele Politikası Bize Güven Vermeli, Faizler Bizi Korkutmamalı
Meclis Başkanı Osman Okyay’ın ardından bir konuşma yapan ve Odanın faaliyetleri hakkında bilgi verdikten sonra, Cumhurbaşkanı ve Maliye Bakanının enflasyon ile mücadele çalışmalarına değinen ve sağlıklı üretimin olabilmesi için Politikaların güven vermesi gerektiğini belirten ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu “Üretim devam ediyor, talep var, yanlış tüketim alışkanlıklarından arınmış olarak gerçek alım gücü de piyasada yerini bulacak ve arz talep dengesini sağlayacak buna inanıyoruz. ancak maliyet baskısı önümüzü görmemize engel oluyor. İşletmelerimizin sürdürülebilirliği için en önemli faktör güven ortamıdır. Enflasyonla mücadele politikamız bizlere güven vermeli, Türk Lirası döviz ve altın karşısında dimdik durmalı, faizler bizi korkutmamalıdır.
İş Sürdürülebilir Olmaktan Çıktı
Özellikle Yılbaşından sonra zamlanan Elektrik faturalarına da değinen, Selçuk Semizoğlu, KDV indirimleri ve ÖTV indirimlerine gidilmezse işlerin sürdürülemeyecek noktaya geleceğini belirterek “Sayın Cumhurbaşkanımızın geçen hafta içerisinde açıkladığı temel gıda maddelerinde KDV oranının %1’e indirilmesi tabiri caizse yetmez ama evet diyebiliriz. Geçen hafta enerji faturalarımız birçoğumuzun evine, işyerine, fabrikasına ulaştı. Benim telefonlarım susmadı arkadaşlar. Bununla ilgili Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olarak açıklamamızı da yaptık. KDV ve ÖTV muafiyetinin enerji, elektrik faturalarına da yansıtılmasını istiyoruz. Yani KDV ve ÖTV’nin alınmamasını istiyoruz. Şöyle bir örnek verebiliriz arkadaşlar; bizim içerisinde bulunduğumuz Oda binamız bir sanayi kuruluşu değil. Yani bir gün çalışıp bir gün çalışmıyor değil. Standart bir elektrik faturası var. Bir yıl öncesine kadar buranın elektrik faturası 28 bin ile 30 bin arasında gelirken geçen ay 63 bin lira bu ay da 73 bin lira geldi. Yani birçok restoran sahibi, otel sahibi arkadaşlarıma serzenişte bulunuyorlar iş sürdürülebilir olmaktan çıktı arkadaşlar. Bu gelirlerle bu enerji faturaları çok zor” dedi.
Ne Üreteceğimize Karar Vermemiz Lazım
Ülkemizin İhracatta dışa bağımlı olduğu için artışların bir fayda etmediğini belirten ve yerli üretimi işaret eden Selçuk Semizoğlu, bunun için de devletin ciddi planlamalar yapması gerektiğini belirterek “İhracatımız artarken ithalatımız da artıyor çünkü ihracatımız da ithalata bağımlı. Üretimimiz artıyor ama üretimimiz de ithalata bağımlı. Bunun önüne geçmek için Devletimiz ve biz elimizden geleni yapmamız lazım. Ne üreteceğimize bir plan, program dahilinde karar vermemiz lazım. Finansmana erişim daha kolay olmalı. Uzun vadeli gerçekten üretim kredilerinin olmasını istiyoruz. Ne üreteceğimizi Devletimizin bize göstermesini istiyoruz. İthal ettiğimiz malı ithal etmemeli ve bunları üretmeliyiz. Çok basit bir mantık. Ülkemizin geleceği için, gelecek nesiller için her alanda yerlileşeceğimiz, yerli ve milli bir Türkiye olmazsa olmazımızdır” dedi.
Avusturalya ve Yeni Zelanda’yı Yeniden Kazanmamız Lazım
Mecliste söz alan ve İzmir ve İstanbul’da gerçekleştirilen Turizm Fuarlarını değerlendiren Meclis Üyesi Ahmet Çelik “İzmir Travel Turkey ve İstanbul EMITT turizm fuarlarına katılarak İlimizi en iyi şekilde temsil etmeye çalıştık. Turizm öyle bir alan ki gidip kendinizi tanıtıp anlattığınızda mutlaka karşılığını ve geri dönüşünü alıyorsunuz. Balkan pazarı için Odamızın çalışmaları devam ediyor. Bizim için diğer önemli ve sürekli bir pazar da Avusturalya ve Yeni Zelanda pazarı. Mutlaka buraları yeniden kazanmak için farklı çalışmalar da yapmalıyız. İç pazar zaten bizim can simidimiz, olmazsa olmazımız oradan beklentimiz pandemiden sonra biraz daha arttı” dedi.
Cuma Deren