Oysa ki, Mebusu olduğu Çanakkale’de, bir cadde, bir sokak, bir Kültür Merkezi ve dahası bir ‘yerde’, bir ‘adreste’ olmalıydı adı. FATİN RÜŞTÜ ZORLU…
ZİN’CİR’BOZAN DEĞİL DE, ‘İNCİR’ ZAMANI MIYDI O GÜNLER…!!!
DÜŞÜNÜNCE, AKLA BAŞKACA SORU DA GELMİYOR DEĞİL;
“Biri istendi yapmadı. Peki ya, yapmayanlara inat, başkaları niçin yapmadı, veyahut yapamadı mı..?”
60 sonrası idamlar, 80 sonrası prangalar.. Hele hele Zincirbozanlı o günler, insan soruyor içinden; Zin’cir’bozanlı günler,birilerine göre ‘İncir’ zamanımıydı acaba..?
Uzatmayayım, döneyim mevzuuya.. Dün, sabahın ilk ışıkları ile bir açıklama geldi e-mailime.. Genç bir siyasetçi Naim Makas Başkanlık ediyor ve Başkanlığını yaptığı, yani İktidar Partinin Çanakkale il Başkanlığı’nın ‘Yerel Yönetimler Birim Başkanlığı’, hayli yüksek oktanda ses veriyordu..
“Türk Demokrasi tarihimize ‘Kara leke’ olarak geçen 27 Mayıs 1960 Cunta darbesinde yitirdiğimiz 3 demokrasi şehidimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.” diyerek..
İtibar sunmak değil mesele. Mesele unutturmamak ya neyse…!
Dün bahsettim şöyle azıcık. Belki yapmayanlar üzerlerine alınırlar diye de bekledim. Maalesef ki üzerine alınan çıkmadı hiç..
Bir bilenin dediklerini tekrar ederek yine bahsedeyim bari azıcık..
Şöyle diyordu bir bilen; “Tabii ki, Rahmetli Turgut Özal döneminde bu şehitlerimizin itibarı iade edildi ve büyük bir cenaze töreni ile İstanbul'da yaptırılan şehitliğe defnedildiler...” diye gelen ifadesi ve dahası…
Net ve hayli açıktı sözleri; “Bu şehitlerimiz, kalplerimizde yaşamaktadırlar...” der iken..
60 yıldır, adı mebusu olduğu şehrin, damadı olduğu ilçenin bir sokağında, bir caddesinde yaşatılamamış Demokrasi Şehidi Zorlu’dan söz ediyorum anlayacağınız üzere. Gerçi, pek anlayacak yine çıkmayacak ya neeeyseeee…!
O utanç tarihi geldiğinde işitiriz yine tonla cümle. Olur biter, gün geçer, unutulur yine Demokrasi Şehitleri…
Bir bilen diyordu ki özetle; “İtibarı iade edilen Rahmetli Adnan Menderes adına, Üniversite, Hava Alanı, Caddeler, Bulvarlar yaptık ve oralarda hatıraları yaşatılmış olmaktadır...
Eskişehirli Rahmetli Hasan Polatkan için Eskişehir'de Caddeler, Bulvarlar ihdas edilmiş ve adı yaşatılmaktadır...” vurgusu yapıp ekliyordu yine...
BU AYIP DA BİZE YETER..!
Verdiği adres gibi, bahsettiği isim, Türkiyemde tüyler ürpertir her vakit. Öyle ya, dile gelen ÇANAKKALEM… Destur demeden, Besmele çekmeden dile alınmaz bir coğrafya bahsedilen, ŞEHİTLER COĞRAFYASI…
Şöyle diyordu bir bilen; “Gelelim, Çanakkaleli Dr. Tevfik Rüştü Aras'ın( Atatürk'ün Dışişleri Bakanı) kızı Emel Hanım'la evli olan ve Çanakkale Milletvekili olarak Dışişleri Bakanlığı görevi yapan Fatin Rüştü Zorlu'nun adı ‘Çanakkale 'de nerelerdevar? ‘
Hayli çık ve net bir soruydu bu dile gelen.. Sahi, nerede var..?
Araştırmıştı bir bilen Ve başlamıştı yazmaya; “Araştırdığımızda hiçbir yerde olmadığını görürüz...
Rahmetli Fatin Rüştü Zorlu' nun adı Çanakkale' de yaşatılmamaktadır...”
Evet aynen de öyle.. Ne yazık ki, Fatin’ in (F) si, Rüştü’nün (R)si, Zorlu’ nun (Z) si yok… ACABA NEDEN..???
Bir bilen ekliyordu sonra. Tarihten sayfa aralıyordu adeta. Diyordu ki;
“Rahmetli Fatin Rüştü Zorlu bize, Londra Konferansı' nda Kıbrıs' ta Garantörlük kazandırarak, bir bakıma KKTC'nin de temelini atmış'tır... Bu garantörlük olmasa Kıbrıs da Batı Trakya gibi elden çıkar, giderdi ...
Londra'da, Rumlar ‘Türkler bu işe ne karışıyor, onları toplantıya almamak gerek, yoksa biz görüşmelere katılmayız’ deyip kestirip atmıştı...”
Bir tarihi hatırlatma değildi bu denilen, yaşanılan ve sonrada da yaşatılandı vesselam..
Gelelim daha da dahası ifadelere: “İşte burada, Fatin Rüştü Zorlu, tarih bilinciyle biz Kıbrıs'ı Venediklilerden aldık, 1876 yılında da İngilizlere geçici verdik... Eğer, İngilizler adadan çekilecekse İngilizlerin muhatabı sadece Türklerdir... Asıl Rumların bu toplantıya katılmasını biz istemiyoruz... Ne hakla katılacaklar, deyince... Rumlar, sert kayaya çarptıklarını anlarlar ve yelkenleri indirirler ...
Böylece, üçlü garantörlük kurulur... Türkiye, Lozan, Montreux'den sonra bir başarılı siyaseti de burada gösterir... Bu başarının mimarı Fatin Rüştü Zorlu'dur...”
Damadı olduğu ilçe mesela. Biga..! Neden konmamıştır adı misal bir sokağa.. Hadi olmadı caddeye.. mesela bir Kütüphaneye, daha sayayım mı..?
San ki bir talimat bekliyor merkez sağ.. Asılmalarına vesile olanlardan ‘tık’ gelmez elbette, lakin; ya senede bir gün hatırlayanlardan?
Reis çıksa, verse talimatı, sanırım pek çok Belediye, adıyla donatır her bir caddeyi ve de sokağı.. Hadi İNŞALLAH…
Bir bilen devam ediyordu yazmaya, Şöyle ki; “İşte, Çanakkaleli bir politikacının adının Çanakkale hiçbir yerde olmaması beni düşündürtmektedir...”
Sahi, bir daha soralım: NEDENDİR BU TUTUM..?
Zincirbozan’a komşu, hatta 12 Eylül sonrası, demokrasiye vurulan zincirleri pek anımsayan bir ilçe LAPSEKİ… Bari siz bir ses verin yahu..!!!
X X X
ZİN’CİR’BOZAN DEĞİL DE, ‘İNCİR’ ZAMANI MIYDI O GÜNLER…!!!
DÜŞÜNÜNCE, AKLA BAŞKACA SORU DA GELMİYOR DEĞİL;
“Biri istendi yapmadı. Peki ya, yapmayanlara inat, başkaları niçin yapmadı, veyahut yapamadı mı..?”
60 sonrası idamlar, 80 sonrası prangalar.. Hele hele Zincirbozanlı o günler, insan soruyor içinden; Zin’cir’bozanlı günler,birilerine göre ‘İncir’ zamanımıydı acaba..?
Uzatmayayım, döneyim mevzuuya.. Dün, sabahın ilk ışıkları ile bir açıklama geldi e-mailime.. Genç bir siyasetçi Naim Makas Başkanlık ediyor ve Başkanlığını yaptığı, yani İktidar Partinin Çanakkale il Başkanlığı’nın ‘Yerel Yönetimler Birim Başkanlığı’, hayli yüksek oktanda ses veriyordu..
“Türk Demokrasi tarihimize ‘Kara leke’ olarak geçen 27 Mayıs 1960 Cunta darbesinde yitirdiğimiz 3 demokrasi şehidimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.” diyerek..
Hele hele şu vurgu; “Demokrasiyi içselleştiremeyen, milletin 1946’da gösterdiği iradeye saygı görmeyen , ‘Milli Şef’ olarak diktatör zihniyetiyle yönetmeye çalışanların kışkırtmaları bugün de bize yabancı gelmiyor.” şeklinde geçen..
Dahası bir ifade de; “Çünkü ruhlarında halen daha 1946 seçimlerinde ‘açık oy, gizli tasnif’ taşıyan zihniyet, milletimizin hür iradesiyle 19 yıldır girdiği her seçimden iktidar olarak çıkan Kurucu Genel Başkanımız, Cumhurun Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarına yönelik iftira, karalama, kışkırtma ve nefret dilini kullanmaya devam etmekte olduğu hepimizin malumu. “ diyerek altını çizilenler…
Ve tarihten bahisle; “1950 seçimlerinde uğradıkları yenilginin Milletimizden rövanşını alma çabasında olanlar, 40 yıldır Çanakkale’de yerel iktidarı olarak demokrasi adına tek bir adım atmamıştır.” diye çekişilmesi..
Bu noktada, aktardığım bu sözler sonrası, ben yine başa döneyim. Genç siyasetçi AK Parti il Başkanı Makas’ ın ekibinden de gelen VURGU…,
Hani bir bilenden bahisle, biz dedik ya sayfamızda; 60 yıldır adı yaşatılamayan Çanakkale mebusumuz, demokrasi şehidimiz, rahmetli Fatih Rüştü Zorlu’ nın adı neden yaşatımaz..??
Sanırım, bu bahsettiğim Birim Başkanlığı, bu işi çok ciddiye ele aldı. Hadi inşallah…
Açıklamadaki çarpıcı sözlerin sahipleri, Partili Belediyeleri ile harekete geçip, Çanakkale mebusu, Demokrasi şehidi Zorlu için, “ADINI YAŞATACAĞIZ” seferberliğinin mimarı olurlar. Bence de ne de güzel olur…!!!
Aktarmaya çalıştığım denilenlerin devamında; “Menderes’in dava ve yol arkadaşı olarak cuntacılar ve işbirlikçi siyasetin dar ağacına gönderdiği Demokrasi Şehidimiz, Çanakkale Milletvekilimiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’nun adını Merkez İlçemizde tek bir bulvara ve caddeye dahi ismini vermekten kaçınmışlardır.” deniliyordu.
İşte bu söz karşısında, düşünen kişi şöyle geçiriyor içinden; “Keşke Merkez içenin yapamadığını, AK Parti’nin bu güne değin kazandığı İlçeler yapsaydı, değil mi ama…???”
Bir başlangıç sonuçta. Belki, 60. Yıl dönüm Milat olur Demokrasi Şehidimiz, Çanakkale mebusumuz Zorlu’ nun adının yaşaması için..
İktidar kanadından gelen sözler, bizlerinde bir bilen ile birlikte savunduğu tepkiye dairdi, pek te güzeldi.. iktidar olarak umarım; “ZORLU ADINI YAŞATACAK” OLURLAR..!!!
AK Parti İl Başkanlığı, Yerel Yönetimler Birim Başkanlığı’ nın dahası ifadeleri de vardı. Detaylıcaydı sözler, Tarih tarihti dile gelenler…
Misal mi? İşte o sözler; “Ne zaman ‘Bir caddemize Fatin Rüştü Zorlu ismini verelim’ dense, ne zaman mülkiyet sahibi Çanakkale halkı olan belediyeye ait bir tesise ‘Fatin Rüştü Zorlu ismi verelim’ teklifi yapılsa, oralı dahi olmadıkları, bir Çanakkaleli vatandaşımızın ‘Fatin Rüştü Zorlu ismi verilmesi’ için yaptığı yazılı teklife 4 yıldır yanıt dahi yakinen bilinmektedir. “ diyerek, bir çarpıcı süreçten bahsediliyordu ki, hadi gel de dikkat kesilme…!!!
Bitmiyordu serzeniş ve vurgulananlar. Misal şu sözler; “Milli Şefin ismini boydan boya bir caddemize verenler nedense akabinde kurulan köprüye ‘Fatin Rüştü Köprüsü’ adı verilmesinden dahi imtina etmiştir. Nedeni bizce çok iyi bilinmektedir.
1950’de millet iradesiyle iktidardan düşen Milli Şef’in adını sonsuzlaştırmak, Demokrasi Şehidimiz Çanakkale Milletvekili Fatin Rüştü Zorlu adı ile yan yana getirilmesinde sakınca görmüş olsalar gerek, çoğu bebek, çocuk, asker, polisi, öğretmen olan 30 bin insanımızın katledilmesi emrini veren eli kanlı terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı olan HDP’li yoldaşlarına ‘Şükür Pilavı’ dağıtırken bir çekince görmeyenler, söz konusu Demokrasi Şehidimiz Fatin Rüştü Zorlu olunca, demokrasi adına kırıntı kadar hassasiyet göstermekten 40 yıldır imtina ediyorlar.
Buradan Çanakkale’nin CHP’li belediye başkanına sesleniyoruz; Fatin Rüştü Zorlu isminden korkmayın. Fatin Rüştü Zorlu tıpkı Başbakan Adnan Menderes, Maliye Bakanı Hasan Polatkan gibi milletimizin kalbinde nesilden nesile zaten yaşıyor.
Demokrasi adına, ‘iadeyi itibar’ kazandırma anlamında, CHP’li belediye yöneticilerinden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün CHP’sine dönmelerini bekliyoruz. Çanakkale Belediye Meclisinin yapılacak ilk toplantısında ‘Fatin Rüştü Zorlu’ adının bir bulvar ya da caddeye veya belediye mülkiyetindeki bir tesise verilmesi teklifinin görüşülmesini bekliyoruz. Teklifi ‘Demokrasi’ adına CHP’nin getirmesini ve bu teklifi AK Parti Grubu olarak destekleyeceğimizi buradan ilan ediyoruz.
CHP’li belediyeden HDP için pilav kazanları yerine ‘Demokrasi’ adına, demokrasi şehidimiz Fatin Rüştü Zorlu Bakanımızın manevi şahsiyetlerine Çanakkale olarak ‘iadeyi itibar’ verilmesini talep ediyoruz.”
Çağrı net, vurgu da.. Lakin, dününce yine soğruluyor zihinler; “Biri istendi yapmadı. Peki ya, yapmayanlara inat, başkaları niçin yapmadı, veyahut yapamadı mı..?”
Çanakkale’de, umarım pek yakında ”Bu ayıp ta bize yetmiş olur da, Demokrasi şehidi, Çanakkale mebusu Zorlu’nun adını artık yaşatabiliriz…!!!”