İktidar kurmayı, Çanakkale Milletvekili Av. Bülent Turan’ dan, CHP’ye Libya tepkisi geldi.
İktidar kurmayı, Çanakkale Milletvekili Av. Bülent Turan’ dan, CHP’ye Libya tepkisi geldi.
Hafta sonundandı sert sözler. Partisinin gurup başkan vekili de olan sayın vekil, Seçim bölgesinin en batı köşesinden gösteriyordu dikkat çeken ifadelerle tepkisini.
Abonesi olduğumuz İHA’ nin, acar muhabirlerinden Cüneyt Önder yazıyordu detayları
Bir siyasetçinin, seçim bölgesinde gerçekleştirdiği gezide söyleniyordu, dünya gündeminde de tartışılan konuya dair sözler.
AK Parti Grup Başkanvekili Turan, Libya tezkeresine 'hayır' oyu kullanan CHP’ye tepki verir iken, partinin eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ a teşekkür ediyordu.
Baykal dönemine vurgu yapan Milletvekili Turan; “Gördük ki o partide isim benzerliğinden başka hatıra kalmamış” diyordu..
Kurşun gibiydi bence, vekil Turan’ ın bu vurgusu. Şöyle de denilebilir; ‘Anlayana..’
Hafta sonu hareketliydi Çanakkale’de siyasetin gündemi. Nasıl hareketlenmesin ki? Partililerinin ‘Atom karınca’ lakabıyla andığı vekil Turan yine tozunu attırdı sahanın.
Bir süre öncesinin tartışma konusuna ilişkin de dikkat çeken ifadeleri oldu sayın vekilin.
Geyikli beldesinde belediyeye hibe edilen iş makinelerinin teslim törenine katıldı. Ve burada öyle sözler etti ki, yine ‘anlayana..’ türendindi bence dedikleri.Çünkü, hibe edilen araçların sonradan geri istenme meselesi de vardı, sözlerinin bir kısmında. Neyse ben oraya hiç girmeyeyim. Yaşandı geçti, önce hibe et, sonra geri çek..
AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu ile Ezine Kaymakamı Hacı Arslan Uzan ve Geyikli Belediye Başkanı Mevlüt Oruçoğlu’ nun da katıldığı bu törende konuşan Milletvekili Turan’ ın, gündeminde özetle ve hararetle Libya ile ilgili tartışmalar vardı.
Libya’nın uluslararası toplum tarafından tanınan hükumetiyle yapılan anlaşma ile iki ülkenin sınır komşusu olduğuna dikkat çekiyordu önce. Sonra da, veriyordu veriştiriyordu..
Diyordu ki; “Bundan sonra petrolden doğalgaza, balıkçılığa kadar Akdeniz’e kıyısı olmayanların değil artık her türlü konuda Türkiye’nin onayı gerekecek”
Netti sözler, yine anlayana türündendi bence bu ifadeler..
“Biz bunu yaparken tüm partilerin beraber evet demesini isterdik ama terörle arasına maalesef mesafe koyamayan malum parti ve onun yandaşı olan parti evet demedi” şeklindeki sözü için de, ‘anlayana ‘ denilebilir ya, neyse…
İktidar kurmayı Turan ayrıca; "Fakat bugün gazetelerde gördüm, Sayın Deniz Baykal eski Genel Başkan bu işten gurur duyuyoruz demiş.
Bu iş Türkiye’nin lehine demiş. Bu işin devamında fayda var demiş. Yani, milli olmak yerli olmak böyle bir şey.
Partiler farklı olabilir, siyasette polemik olur ama ortak paydalarda, Türkiye’nin ortak yarış yaptığı konularda böyle ihtilaf olur mu? “ sorusu ardından,
“Fakat gördük ki o partide isim benzerliğinden başka hatıra kalmamış.
Biz isteriz ki milli meselelerde bütün partiler, bütün kurumlar hep beraber tek devlet diyebilsin, tek bayrak diyebilsin.
‘Tek devlet, tek vatan..’ diyebilsin. bunu bekleriz. O yüzden 'Libya’ya asker gidecek hayır derim' tarzı davranışların kimseye faydası yok.
Ulusal bir meselede partilerin bir araya gelip beraber iş yapmaması yanlıştır. Biz istiyoruz ki Türkiye’nin büyümesinde, kaderinin değişmesinde hep beraber rol alalım.
Artık Türkiye içe kapanan bir ülke değil, artık Türkiye ufak bir ülke değil” vurgusu yapıyordu sayın vekil..
Bu arada unutmadan; “Çanakkale 1915 köprüsünde gecikme yok..” şeklinde bir söylemi daha vardı sayın vekilin. Bu konu, bence de hayli önemli. Geçmişte, köprü konusu gündeme geldiğinde, hatırlıyorum da birileri, Köprünün kara kalem çizimleriyle sözde muhalefet yaparlar, viyadükleri birbirine bağlayan halatların, çamaşır asmaktan öteye bir işe yaramayacağına falan sözüm ona dikkat çekerlerdi.
Devlet istedi ve köprü başladı. Hızla da sürüyor, malum..
Gelelim, çalışmalara ilişkin sayın vekilin dediklerine, Çanakkale Boğazı’nda yapımı devam eden köprü inşaatına ilişkin yine net sözler ediyordu sayın vekil. Ve diyordu ki
“Planlamadaki takvim aynen devam ediyor hiçbir aksama yok. Keyifle takip ediyoruz. Şu an 300 küsur metre olacak ayaklar 100 metreyi geçti. Görünürlüğü başladı bu da bizim için ayrı bir gurur vesilesi. Zaman içerisinde 318 metreye kadar çıkacak”
Bir dönem, iki ayak arası bağlantı kablolarına, çamaşır asıp, köprünün karşısında olduklarına dikkat çekilirdi. Hat ta, geçenlerde bir sohbet sırasında; “Köprü altı kenti mi olsaydı Çanakkale?” diyen de odu.
Sahi, İstanbul dünya şehri. Köprü altı şehri mi oldu, üç’ leyen köprüleri ile, o birilerine sormak gerek..! O gün soracaktım da, yeri değildi..
Siyaset hareketlenir, sahanın tozu atılır ise şayet yeniden, bende yeniden bahsederim ülke ve Çanakkale gündemine ilişkin. Hep tekrar ediyorum, yine edeceğim; sayın Turan yok ise, sahada harekette yok..