Ezber bozan hareketin sebebi, genç ve dinamik olmak mı acaba? Öyle olsa gerek.
Bendeniz de 20 yıl önce günde 25 kilometre yol yürür, Sürek avlarında o dere senin, bu dere benim. Şu mevki onun, bu mevki benim neredeyse ayağı kırı tavuk gibi gezer dururdum.
Dere tepe dümdüz gelirdi bana da. Hey gidi hey…
Gelibolu yarımadasında o yıllarda Avcılık yapılacak merayı biz belirlerdik. Şimdiki gibi değil.
Malum şimdi; O’ ra yasak, bura yasak… Oysa ben 20 yıl önce, Tüfek sırtta gez Allahım gez.
Bu gün yürüdüğüm o mesafelerde zaman zaman haber takibindeyken geçiyorum da, ‘Ya deli ya. Nasıl yürüdüm ben bu güzergahta’ demeden kendimi alamıyorum.
Kısa bir bendeniz reklamı yaptıktan sonra, gençlikten olsa gerek, Siyasette ezber bozan davranışları ile gözden kaçmayan isme Alper Altınok’a dikkat çekmek istedim.
Sanırım onda da az buçuk avcılık var.
Baksanıza, soyadında var bir kez Ok tanımı. ’Altınok’
Bendeki gibi, yani Sürek avının anlatımı benim soyadımda. Onun da soy isimin de gizli sanırım avcılığı Alper başkanın. Belki de şimdilik oy avında Altınok. Kimbilir?
‘Ufukta bir seçim mi var? Bunu mu hissettin?’ diyerek, çarşı pazar ziyaretlerindeki sıklığa, esnafa sebebi ziyarete ilişkin nedeni sorduğum Alper başkan, ‘Reis’ in izindeyiz. Hepsi o’ dedi. Yanıt kısa ve hayli öz kısacası.
Halkın arasında, sıcak temaslar ve insana dokunuş. ‘Sizin evladınızım’ demek.
Yani bu hallere, sadece seçim dönemlerinde rastladığımızdan haliyle insan şaşırıveriyor.
AK Parti Kepez Belde Başkanı Alper Altınok ve yönetim kurulu üyelerinin çarşı Pazar ziyaretleri hanidir sürüyor. Aralıksız bir halkla buluşma.
Bu durum üzerine, belki de; “Aday bu çocuk aday” diyen de vardır elbet. Fakat neyin adayı?
Belediye başkanlığı mı? İl ya da Merkez ilçe Başkanlık adaylığı mı?
Belki de hiç biri. Alınan görevi layıkıyla yürütmek olabilir mi peki?
Neden olmasın ki. Genç dinamik aktif ve de heyecanlı.
Politika zor iş. Yorulmaman gerek. Enerji gerek. Sabır gerek.
Hele hele birebir dert dinleme konusu var ki; insan psikolog olsa anca bu kadar mesai harcar.
Alper başkanın, Kepez meydanındaki pazartesi pazarında esnafı ziyaret ederek sohbet ettiği anları anlatır paylaşımlarına dikkat kesildim dün.
Çünkü, bazı karelerde vatandaşın yüzüne yansır mutsuzluk gözümden kaçmadı.
Hava soğuk ve ayaz ondan mıydı acaba mutsuzluk, yoksa yaşın verdiği bir yorgunluk göstergesi miydi gözlemlediğim.
Yada hiçbiri mi? İşler mi biraz kesattı pazarda…?
Gelen mail de vardı bu ziyarete ilişkin. Orada yapılan açıklama da ekteydi elbet.
AK Parti Kepez belde Başkanı Altınok, ziyaretlere ilişkin; "Pazar ziyaretimiz sırasında, bizlerle sıkıntılarını paylaşan, bizleri güler yüzle karşılayan pazartesi pazarı esnafımıza çok teşekkür ediyorum ” ifadelerini kullanıyordu. Demek ki, mutsuz diye gözlemlediğim karelerdeki vatandaşın sorunları varmış. Muhtemel, kişisel sorunlar.
Ya torun işsiz, ya da oğlan gelin…
Politika zor diyorum ya. Hele iktidar partisinin bir mensubu iseniz, selam verdiğiniz anda başlıyor talepler.
Zor iş politika. Sabır gerek. İstenilene karşı, isteyeni mutlu etmesi gereken bir tavır gerek.
Herkesin bir derdi var şüphesiz. Kimin yok ki?
Alper başkanın da vardır mutlaka. Kim bilir bilinmeyen ne dertleri…
Öyle de olsa, böyle de; sonuçta politikacıysan, derdi kederi bir yana bırakıp, vatandaşın derdiyle dertlenmek gerek.
Seçim yok ortada, ufukta görülen bir durum da yok. Peki neden sahada bu insanlar.
Nasıl bir cesarettir ki bu, selam verdiğin her on kişiden 9’ unun derdini dinleme, sitemine kulak verme olasılığına karşın meydanda sahadasın.
Şahsen gazeteci olarak, zaman zaman bana aktarılan dertlerle, isyanlarla şişiyorum dakikalar içinde. Politika zor iş yahu…
Hep seçim dönemlerinde görürüz ya politikacıları sahada. Ve haklı bir tepkiyi veririz ya; ’Seçimden seçime sahadalar’ diye.
Politika zor iş arkadaş. Seçimden seçime dahi çıksan sahaya, öyle ya da böyle eleştirilensin sonuçta.
Bu noktada Alper başkan sanırım kötü örnek teşkil ediyor.
Yarın öbür gün, seçim olursa, sahaya inecek isimlere halk demez mi; ‘Alper hep sahadaydı, siz yenimi çıktınız?’ diye…
Nasıl yanıt verilir bilemem ama, genç başkan sanırım başına iş almayı göz önüne almışsın.
‘Reis’ in izindeyim’ diye verdiğin o yanıta gelince.
Şimdi aklıma bir soru daha geldi. ‘Sahaya çıkmayanlar, yoksa Reis’in izinde değiller mi?’ diye.
Kötü örnek oluyorsun Alper başkan. Ufukta Seçim yok ne işin var sahada, meydanda?
Belde yöneticileri ile birlikte çıktığı gezide, pazarcı esnafının kendilerine gösterdiği ilgi ve alakadan dolayı çok teşekkür ettiğini söylüyor Alper başkan.
Vatandaş nasıl teşekkür etmesin ki, Karşısındaki politikacı oy için değil, hal hatır sormaya gelmiş. Bundan iyisi Şam’ da kayısı misali…
Bu söylemine gelince Alper Başkanın. Aslında, birilerinin kulaklarını çınlatır türden bence. Yani sahada görülmeyen bazı siyasetçilerin.
"Bugün Belde yönetimimiz ile birlikte Pazartesi pazarını ve esnafımızı gezerek kendilerine hayırlı işler diledik. Kendilerinin bizlere gösterdiği yakın alaka ve ilgi bizleri çok mutlu etmiştir.
Her birine ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyoruz.AK Parti Kepez Belde Teşkilatı olarak çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz" sözlerinden bahsediyorum söylem derken.
Bundan böyle sahada kalacaklarının sinyalini veren Alper başkan, benden size küçük bir tüyo.
Vatandaş, seçimden seçime karşısında gördüğü politikacıya ‘Oy mu istiyorsun. Ondan mı geldin?’ diye sorar yüzene karşı, ama için için.
Sanırım sende bunun farkındasın ve eski bir seçmen olarak, oy vermesi istenilenin yanında, sadece seçimde olmamak adına sahadasın.
Seçmeni durduk yere şaşırtmayın derim bence.
Hal hatır sorma, dertle dertlenme de ne?
Güzel fikir aslında, farklı politikacı olmak.
Ondan ötürü ise sahada oluşunuz, tamamdır öyle ise…