PANDEMİ illetiyle ÇEVRİMİÇİ öğretiminden YÜZYÜZE eğitime geçerek, tavizsiz bir öğretim yılını geride bırakırken, bunu yılsonu BAHAR  Şenliği ve Mezuniyet Töreniyle öğretim yılını kapatmanın huzurunu..

PANDEMİ illetiyle ÇEVRİMİÇİ öğretiminden YÜZYÜZE eğitime geçerek, tavizsiz bir öğretim yılını geride bırakırken, bunu yılsonu BAHAR  Şenliği ve Mezuniyet Töreniyle öğretim yılını kapatmanın huzurunu yaşıyor…
Bahar Şenliği düzenlemek üniversitelerde bir gelenektir. Bu geleneğin içeriğini o üniversitenin etkinlikleri belirler.. Bu da o üniversitenin tüm çalışanlarıyla, öğrencilerin, ailelerin, çevrenin buluşma ve buluşturma etkinliği hailine dönüşür ki, üniversitenin halka açılmış, dönük yüzü olur….
İLK Bahar şenliğine Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi olarak, 1993’te ODTÜ’de Bahar Şenliğine tiyatro grubu öğrencilerimizle katıldık, uluslararası bir organizasyondu. İlerleyen yıllarda Gazi Üniversitesi’ne de katılmış, sonra bizler de Çanakkale’de düzenler hale geldik...
Eğitim-öğretim faaliyeti, her eğitim kurumunun asli görevi olduğu bilinmekle beraber, bunu güz ve bahar yarıyılında arzu edildiği gibi tamamlayarak, üniversitenin idari ve akademik kadrosunun bütünlüğü içinde gelecek öğretim yılına hazırlanırken, PANDEMİ sürecinde hem KKTC halkına hem kendi bünyesinde çalışanlar karşısında başarılı sınav veren Kıbrıs İlim Üniversitemiz, bu öğretim yılında YÜZYÜZE eğitimin yorgunluğunu  bu şenlikte attı diyebiliriz…
Günlük derslerin, ödevlerin-sınavların stresinden, geç gelen sıcakların, memleketlerine gitme heyecanı içinde olan arkadaşların, her gün ZAM yapmaya doyamayan GAMSIZ  ….. MAR-LARIN  yüzsüzlüğünden, CEPLERİNDE olmayan PARANIN güçsüzlüğünden BUNALAN öğrenci arkadaşlara bu şenlik MORAL güç vermiş, bilhassa AFRİKA  kökenli öğrencilerimiz danslarla, şarkılarla, halat çekme-çuvalda yürüme, yöresel oyunlarını sergileme, sporcu tarzlarını arkadaşlarıyla ve izleyenlerle paylaşma duygusu içinde kendilerinin hem üniversitemizde hem bulundukları KKTC’de YALNIZ olmadıklarını hissettiler ve üniversitemizin bu etkinliği içinde HİSSETTİRİLDİLER…
Bahar Şenliği törenini, İLİM Üniversitesi’nde MEZUNİYET töreni takip edecek (20.Haziran 2022, THE House AND THE GARDEN) bu törene VELİLERİMİZİ, siz KKTC’lileri BEKLİYORUZ , diye buradan duyurmuş olalım, İLİM’in bir akademisyen öğretim elemanı olarak…
 “Türkiye’de ve KKTC’de yeni üniversitelerin kurulması sürecinde, artan ve üniversite eğitimi almak isteyen genç nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak yanında yeni kurulan üniversitelerin kuruldukları şehirlerin gelişimine yapacakları katkı da göz önünde bulundurulmalıdır.
Üniversite öğretimine başlamak, üniversiteli olmak bizim öğrenciliğimizde ve bizden önceki nesilde hayata atılan önemli bir adım; geleceğe hem kişisel hem toplumsal hem de iş, aş, eş açısından farklı bir yaklaşımdı.
Anadolu insanında çocuğunun üniversiteli olması, ona bir anlamda sorumluluk yüklerken, bir anlamda da statü sağlıyordu. Üniversitemizin sayısı az, üniversiteyi kazanmak çok zor, kazansanız bile kayıt olmak ayrı bir dertti, devam ettirmek ise; sabır, imkan (barınma ve beslenme), çalışma, bol okuma ve araştırma isteyen  bir işti.” (gazetevitamin)
Mezun olmak, İZİNLİ olmak demektir. Öğrencilerimize siz artık İZİNLİSİNİZ derken, son yüzyılın EŞSİZ lideri olan M. Kemal ATATÜRK’ün izinde olmaları gerçeğini de hissettirmek gerekir…
 “Cübbe giyip kep atmak da, her üniversiteye ve üniversiteliye nasip değildir; çünkü, cübbe giymek; hem kişilik kazanma hem alışkanlık hem teamül hem de mezuniyet töreninde üniversite yönetiminin haklı gururuydu
İlimde mezuniyet olur mu ? derseniz,  -son bulmak adına değil; ama  aksine  süreklilik adına- elbette deriz, bu da eski tabirle (deyimle) icazet (el verme) anlamına gelir ki, İlim’den beklenen de budur… İlim’e giren, bilimle tanışır, bilimin içinde harf ve ses silsilesi bakımından da bir akrabalık vardır
Değerler sistemiyle, kıyafetlerin güzelliği ve özelliğini karmaşaya, kargaşaya yol açmadan,  saygı ve sevginin esas olduğu, Kıbrıs İLİM Üniversitesi, önlisans-lisans mezunlarını çoğalttığı için BUTİK üniversitemizde mezuniyet heyecanı yaşanacak, kepler havaya yapılacak…”
Cübbe giyip kep atmak da, her üniversiteye ve üniversiteliye nasip değildi. Çünkü, cübbe giymek; hem kişilik kazanma hem alışkanlık hem teamül hem de mezuniyet töreninde üniversite yönetiminin haklı gururu olacaktı.
CÜBBE neden giyilir, KEP neden atılır?
Üniversitelerde ve kolejlerde mezuniyet törenlerinde ve öğrenci yıllığı için çekilen fotoğraflarda öğrenciler, normal kıyafetlerinin üstüne özel bir giysi giyer ve kep takarlar.
Aslında bu giysiler, yıllar önce sadece mezuniyet törenlerinde değil, öğrenim sırasında da giyilmek üzere tasarlanmıştı. Bu giysiler, 12. ve 13. yüzyıllarda, ilk üniversitelerin oluşmasıyla ortaya çıktılar ve bir çeşit papaz cübbesiydi. Ortaçağ öğrencileri eğitimlerine başlamadan önce, kiliseden uymaları gereken bazı emirler alıyorlardı. Öğrenciler de,  bu emirlere uyacaklarına dair yemin ediyor ve cübbelerini giyerek eğitime başlıyorlardı.
Kep fırlatma
Amerikan Deniz Harp Akademisi’nin. Amerikan Deniz Harp Akademisi’nin mezuniyetinde, 1912 yılından itibaren, seremoninin sonunda kep fırlatma törenleri yapılmaya başlandı. Yeni göreve başlayacak olan mezunlara memur şapkaları verildiğinden, mezunların önceki 4 yıl boyunca taktıkları keplerine ihtiyaçları kalmadığını simgeleyen bir törendi, bu.
Bizde mezuniyetler yaklaştıkça, anaokullarından tutun, ilkokul, ortaokul, lise (olmaması gereken şımarıklıkla)  ve üniversiteler olmak üzere mezun olacak birçok genç cübbe giyip kep atmanın heyecanına giriyorlar.
Yıllarca verilen emeğin “bakın, görüldüğü üzere ben mezun oldum” deme şekli cübbe ve keple oluyor. Daha açıkçası mezuniyet alanında göğsünü gere gere salınmanın sözsüz bir eylemi… Üzerine giyildiği anda insana birçok duyguyu aynı anda yaşatan tarifsiz bir duygu karmaşasıdır; cübbe ve kep
Kep ve cübbe bir semboldür. Kişinin ne olduğu konusunda bilgi verir. Birincisi, okulu bitirdiğinin kanıtı, ikincisi, rengi itibariyle hangi bölümden mezun olduğunun göstergesidir. Cübbe renkleri öğrencinin bölümüne göre değişir.” (Parlakyıldız, 2018;  gazetevitamin)
Yazımızı mezuniyetin heyecanı, CÜBBE giyenlerin (önlisans-lisans öğrencilerinin ve akademisyenlerin) neden giydiğinin farkındalığı içinde olmalarını;
Kaynak-SIZ mezun olmanın, HESAPSIZ yaşantının başlangıcı, olduğunum bilinmesi dileğiyle; SEVGİLER…
12.06.2022 
Dr. Hayrettin Parlakyıldız 
Kıbrıs İLİM Üniversitesi
E-posta: hparlakyildiz@mynet.com