Sevgili okuyucularımız, sevgili insanlarımız, sevgili ve sevgili arkadaşlarımız - dostlarımız….
Sevgili okuyucularımız, sevgili insanlarımız, sevgili ve sevgili arkadaşlarımız - dostlarımız….
Sevgili sıfatını biraz fazla biraz yersiz mi kullandık !? Biz mi gecenin bu vaktinde “gaza mı geldik de sizleri de gaza mı getirmek” istedik, bilemem… Bildiğim bir şey var, uykumu aldım, 2023 ‘ün ilk yazısı olması için hem kendimizi eleştirirken hem de gelecek günlerimize bakalım dedik…
Bütün sıkıntılarımızı YILLARA, yollara-yallara yüklemeyi âdet haline getirdik; bizleri suçsuz kılarak, bir suçlu bulduk, kendimizi kurtardık…
“Yıllar, yaşadıklarımızı anımsayabilmek için uydurulan zaman dilimleridir. Oysa hayat, ona rağmen akıp gider… Geçen zaman bizim zamanımızdır, onu sevin…” diyen, Necdet Neydim’e katılmamak mümkün mü?!...
Yılları-yolları kirlettik, sanki kendimizi kirletmedikJ ?... Asıl kirli olan biz, papuç gibi dilli olan da biz, her yaşadığımız yıllar içinde aşırı beklentisi olan da biz... Yılları aptal yerine koyan biz, yıllar içinde insanları soyan biz, soyduğumuz insanlarla hiçbir şey olmamış gibi sonradan oturup arsızlık içinde sohbet edip tekrar soymaya hazırlanan yine biz…
Ne kendimizi, bireysellikten kurtardık ne de yılları kirletmekten, ne biçim ne anlaşılmaz İNSANIZ biz !?..
Yılları yalanlarla, yılları yemelerle, yılları yalakalıklarla, yılları hep yutkunarak-yeme rezaletine, arsızlığına hazırlıklarla, yıllar içinde birbirimize düşerek cinayetlerle, dürüstlük-doğruluk içinde olmak isteyip de bir türlü olamamakla, çıkarınıza dur dememekle, siyasetinize-ticaretinize mağlup olmakla, ULUSALCILIĞI kısırlaştırarak, manevi duygularımızı kusurlaştırarak, aldatmayı Yaradan’a sığınarak yaptınız, KİRLETTİNİZ…
Yıl diyor ki;
Sevgili insanlar-insancıklar, lütfen beni kullanmayın, ben nezaketsiz davranarak, saygısızlık yaparak, sizleri kullanmadım. Ya sizler ?!... 365 gün sizi sırtımda taşıyıp 52 hafta evimde misafir ettim, dini-kutsal gecelerle buluşturdum, tövbe edersiniz diye (onu da beceremediniz) !?.. Sizler ev sahibi olan bize “akıllıca-vefalıca” davranmadınız, her olumsuzluğun nedenini bize yüklediniz, bir köşeye çekildiniz…
Bizler, sizlere her yıl yeni-taze sayfa ayırdık, siz ayrılan sayfaya bile sahip çıkamadınız ?!
“Her yeni yıl bir beklentidir, insanlarımız ve hele geleceğimizin teminatı olan gençlik için… Hep bekleriz umutla, heyecanla, bitmek bilmeyen beklentilerle geleceğimiz ne olacak diye..?! Aslında haksız da değiliz; insan olarak, genç olarak, günümüzdeki ilkesizliklere, kuralsızlıklara, güvensizliklere bakarak…
Çaba sizden, çalışmak sizden olursa, para da sağlık da yeni yıldan olur… Yeni yıl gençlere, hepimize sorumluluk yüklemek için sabırsızlanıyor. Gençleri arıyor, kendinin de hep genç kalmasını, her yıl sonu dileyerek, vefasızlığı kabul etmiyor...
Yeni yıl diyor ki, önce sağlık, önce huzur, sonra varlık… Huzur ne parada ne karada, huzur insanda !...
Yeni yıl, yeni başlangıcınızdır; yeni başlangıcınızın iletişimli, özgüvenli, "BEN"den uzak, "BİZ"le dolu olduğunu; kıskançlık ve hasetlik duygularımızın azaldığını, çocukların savaşlarda ölmediğini, savaşlı bir dünyanın akıllı yöneticilerle çözüleceğini, ülkemizin geleceğinin tehdit altında olmadığını, kişilerin birbirine güven duygusu içinde yaşayarak, birlikteliğimizin güçlü olduğunu görmek en önemli en doğal hakkımızdır..
İdeal devrelerin bittiği, DÖNME devrinin başladığı; dönmelerin dönüş hızından, milletin başının döndüğü yılların sona ereceği içine giriş yapacağımız Cumhuriyetimizin 100. Yılı olan 2023 yılının buna fırsat vermeyeceğinin ümit edildiği bir yıl olması, diye dileğimizi gönderiyoruz. Nice ANLAMLI yıllara !..” (gazetevitamin:2017)
KKTC-Girne’den SEVGİLERLE !...
01.01.2023
Dr. Hayrettin Parlakyıldız
Kıbrıs İLİM Üniversitesi
E-posta: hparlakyildiz@mynet.com