Senelerdir TÜİK eliyle gerçek enflasyonun çok altında gelir artışı sağlanan ücretli ve emeklilerin halini yazıyoruz da ne oluyor?
Rüşvet ve yolsuzluklar çarşaf çarşaf ifşaa ediliyor da ne oluyor?
Dünyanın azılı suç örgütleri Türkiye’de cirit atıyor da ne oluyor?
Adam kayırma ve torpilin gırla gittiği biliniyor da ne oluyor?
Devlet ihalelerin sürekli aynı iş insanlarına verilmesi biliniyor da ne oluyor?
Yargının, polisin, askeriyenin AKP siyasallaşmasının aşırı etkisi ve tesiri altında girdiği biliniyor da ne oluyor?
Doktorlarımız bölük bölük yurt dışına gittiği biliniyor da ne oluyor?
Aşırı biriken ve hızla armaya devam eden dış borçların, Türkiye’yi Osmanlının düyunu umumiyeli günlerini getireceği endişesi taşıyor da ne oluyor?
“FETÖ’cüler devlete askere düşmandır” dendiğinde inanmayanlara şimdi de kimi cemaat ve tarikatların FETÖ’yü mumla aratacağı söyleniyor da ne oluyor?
Atatürk’e, laikliğe, milli birlik ve beraberliğe, Türklüğe ve Türk Milletine açık açık düşmanlık edenler, ulu orta konuştukları, propaganda yaptıkları biliniyor da ne oluyor?
Milli gelir dağılımındaki adaletsizlik açık açık belli oluyor da ne oluyor?
Milli Eğitim sisteminin millilikten, laik eğitim düzenden hızla uzaklaştığı yazılıp çiziliyor da ne oluyor?
Yirmi yıllık aşırı yıpranmış AKP iktidarı karşında muhalefet partileri hala burun farkında öne olduğu biliniyor da ne oluyor?
Aslında AKP iktidarı ve uygulamaları ile ilgili çok şey biliniyor da ne oluyor?
Ama sakın üzülmeyin “hiç bir şey olmasa bile bir şey oluyor”, altılı masanın cumhurbaşkanı adayı yüzde on veya on beş gibi farkla cumhurbaşkanı oluyor.
Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti için kader anı, on dört mayıs seçimleridir.
Ve o tarihte takke düşüyor kel gözüküyor.