Çanakkale’mizin adeta havaalanı kıvamında muhteşem bir yarış pisti olduğunu biliyor musunuz?
Motosikletler, binek araçları, kamyonetler, minibüsler, kamyonlar ve tırların şoförleri o kadar heyecanla yarışıyorlar ki gerçekten izlemeye değer. Bu yarışa bazen beton mikserleri de katılınca seyre doyum olmuyor!... Hatta ambulanslar bile bu yarışta nal toplar diyebiliriz.
İki gidişi iki de gelişi olan bu yarış pistinin başlangıç ve bitiş noktaları da çok net olarak belidir.
Çanakkale- İzmir istikametinin yarış başlangıç noktası Çanakkale Kolej kavşağı,
İzmir-Çanakkale istikametinin yarış başlangıç noktası ise Karanlık Liman hizasıdır.
Ortalama iki kilometre uzunluğundaki bu yol, adeta yedek bir havaalanı pisti gibi dümdüzdür.
Yolun orta peyzaj refüjlerindeki elektrik aydınlatma direkleri olmasa, usta pilotların kullandığı her türden uçak bu Güzelyalı yarış pistine iniş yapabilir.
İşte bu yolda adeta Azrail’le ölüm yarışlarına girişen araç sahipleri ve şoförlere rastlıyoruz. Aşırı süratle kullanılan her türden araç ve özelliklede motosikletler bu pistin vazgeçilmez yarışçılarıdır.
Bu yolun trafik yoğunluğunu tehlikeye düşürecek şekilde, 150 kilometreden daha hızlı giden taşıtlara rastlamak mümkündür.
Öyle günler oluyor ki araç trafik yoğunluğu yüzünden insanlar ne araçlarıyla ne de yaya olarak karşıdan karşıya geçememektedir.
Yaya geçiş işaretlerinin olmadığı bu ölüm yolunda ,ölümü göze alarak market alışverişlerini yapmak için yolun karşına geçmeye çalışan yayalar ve karşı şeride geçerek yoluna devam etmek isteyen araç sahipleri ölümle burun buruna gelmektedir.
Bu yolun en tehlikeli noktaları; Jandarma kampına ve Güzelyalı’ya dönüşteki yol ayrımı ile Çanakkale Koleji’nin önündeki kavşaktır. Hızlı ve kesintisiz akan trafik yoğunluğunda tali yoldan gelip ana yola çıkmak isteyen araç için büyük tehlike az etmektedir.
Gerçi yolda trafik hız uyarı levhaları var ama kimsenin bu işaretleri pek ciddiye aldığı söylenemez.
2023-2024 eğitim öğretim yılı döneminde aynı bölgede faaliyete geçecek olan TED Kolejinin de açılmasıyla işler iyice Arap saçına dönecektir.
TED Kolejine çocuğunu bırakacak ailelerin ve servis araçlarının Çanakkale istikametine geri dönmesi için iki alternatif bulunmaktadır. Birincisi Çanakkale Koleji kavşağından Dardanos yan yolundan Kepez istikametinden ana yola çıkmak veya Çanakkale Kolej sapağından U dönüşü yapmak.
İnsanların çoğu tehlikeli olduğunu bilmelerine rağmen genellikle Çanakkale Koleji kavşağında U dönüşü yaparak şehre geri dönmektedir.
Bir hatırlama da yapmakta yarar görüyorum.
Neredeyse bir yıl önce birileri gelip Çanakkale -İzmir yolunun Çanakkale Koleji kavşağında ölçümler yaptı. Sorduğumuzda “buraya bir köprülü kavşak veya bir göbek” yapılacağını söylediler ama ne gelen oldu ne de giden. İş yerlere çizilen ve sağa sola çakılan kırmızı başlıklı kazıklarla kaldı.
Fakat daha sonra bu kez Karayollarından olduğunu söyleyenlerin olduğu birileri daha gelip yine Çanakkale Koleji kavşağında ölçümler yapıp gittiler. Gelenler “önceki ölçümü yapanların işi bıraktığını ve işi artık karayollarının yapacağını” söylediler. Hatta “Karanlık Liman sırtlarındaki heyelana engel olmak için yol kenarlarına fore kazık çalan firmanın bu işi yapacağını” bastıra bastıra söylediler.
Ama gelin görün ki geçen zaman içerinde ne gelen var ne de giden.
Buradan duyuyorum;
Çanakkale Koleji önündeki çevre yolu kavşağına çok ama çok acil olarak el atmak gereklidir.
Bu kavşağa trafik ışıkları mı konur, hız radarları mı konur bilemem ama acilen tedbir alınması gerekir.
Bu yıla kadar trafik ekiplerimiz, Çanakkale Kolejinin açılış ve kapanış saatlerinde trafiği düzenlemek görev yaparak, kazaları önlemeye çalışıyordu.
Bu kontrolsüz kavşakta şimdiye kadar hiçbir çalışmanın yapılmamış olması nedeniyle Çanakkale Koleji ve TED Kolejinin öğretmen, öğrenci ve velilerinin hayatları büyük riske atılmış olmaktadır.
Çanakkale Koleji ve TED Kolejinde okuyan çocuklarımızın bir trafik kazasına maruz kalmamaları için derhal ve acilen Çanakkale Koleji kavşağının ıslah edilmesi, elektronik hız radarlarının konulmasını, hız kesici göbek yapılarak trafik ışıklarının konulmasını veya köprü yapılmasını bir vatandaş olarak şart görüyorum.
Buradan Çanakkale Valisi Sayın İlhami AKTAŞ’a seslenerek konuya acilen el atmasını istirham ediyorum. Tabi ki bu işlerden sorumlu etkili ve yetkili kişileri de göreve çağırıyorum.
Burada meydana gelecek olası ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarını önlemek iki dudağınızın arasında çıkacak bir talimata bakar.
Çocuklarımız bizim için çok değerlidir.
Valimizin bu konuya hassasiyet göstereceğini de tahmin ediyorum.
Bile Bile Lades
AKP iktidarının memur, emekli ve çalışanlarına her seferinde düşük zam yaptığı hepimizin malumu.
Bunun için öncelikle TÜİK isimli kurumu siyasallaştırdılar.
TÜİK piyasanın gerçek enflasyonunu hesaplamaktan çok, AKP iktidarının ihtiyaç duyduğu enflasyon oranlarını ilan etmeyi vazife edinmiş durumda izlenimini veriyor.
Bunu neye dayanarak yazıyorum?
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ile TÜİK’in aylık enflasyon hesaplama sonuçları arasındaki dev uçurum bunun açık kanıtı değil midir?
Yine İstanbul Ticaret Odası (İTO)’nın açıkladığı enflasyonla TÜİK’in açıkladığı enflasyon arasındaki farka ne diyeceksiniz?
Devlet yani AKP, TÜİK vasıtasıyla enflasyonu düşük tutarak devletten ve patronajdan yana tavır alırken, halkımız yıllar yılı daha fazla yoksulluğa mahkum edilmektedir.
İşte buyurun;
İTO’nun ve ENAG’ın 2023 yılı içerinde aylara göre enflasyon oranlarıyla aynı dönemdeki TÜİK enflasyon oranlarını karşılaştırınız.
Gelelim Memur ve emeklilere verilecek zamlara
Hükumet yetilileri ile memur sendikaları arasında bir aydır süren 2024-2025 zam görüşmelerinde dağ yine her zamanki gibi fare doğurdu.
Merkez Bankasının bile 2024 yılı için tahmin ettiği enflasyon oranı % 33 iken, AKP hükumeti memur ve emeklilerine 2024 yılı ilk altı ayı için %15 ikinci altı ayı için ise %10 zammı uygun bulması bir garabet değil midir?
Merkez Bankasının 2024 yılı için belirlediği %33 enflasyon ile AKP hükumetinin memur ve emeklilerine 2024 yılı için dayattığı ücret arışı %25 arasında neredeyse yüzde olarak ciddi bir fark vardır. Bu oran yıl bazında %25 olarak memur ve emeklilerin aleyhinedir.
Olasılıkla AKP hükumeti, piyasanın altında enflasyon hesaplamayı hüner sayan TÜİK verilerine dayanarak memur ve emeklilere zam açıkladığından memur ve emeklileri sürekli olarak mağdur olmaktadır.
Ama AKP ne yapıp edip vatandaşın gözünü yine boyayacaktır.
AKP iktidarı OCAK 2024 yılında memur ve emeklilerine olasılıkla sözleşmeden doğan %15 zamma ilave olarak TÜİK enflasyon farkını ve olasılıkla da Merkez Bankasının enflasyon tahminini yakalamak içinde %4 ila %5 arasında ekstra bir zam yapacaktır. Yani işin özü AKP 2024 ocak ayında memur ve emeklilerine olasılıkla %30-40 civarında zam yapacaktır.
Bu çakma zamma bakarak bazıları da çıkıp “vay be AKP ne biçim zam yaptı?” Diyecektir.
Ama aynı vatandaş bir anda 5 liraya aldığı domatese 40 lira ödediğinde de afallayıp şaşırmaya devam edecektir.
Değerli okurlarım çok daha büyük sıkıntılara hazır olun.
Borca girmeyin.
Eskilerinizle idare edin.
Gezmeyin, eğlenmeyin, düğün derneğe gitmeyin, ölmeden hayatta kalmaya çalışın.
Düğün yerine nikahtan evleniniz.
Benden demesi.