.

Haber Ajanslarına göz atarken rastladım, Liberya’da yaşanan bu faciaya. Tam 25 çocuk, okullarında çıkan yangında yaşamını yitirmiş. Allah korusun. İnsanın aklına, okuldaki çocuğu geliyor hemen.
Tatbikatların önemi geliyor birden akla. Öyle ya, cennet ülkemizde olduğu gibi, bu tür ülkelerde de tatbikatlar olsa, çocuklar bu konuda bilgilendirilse, maazallah yangın, deprem ve sel felaketi gibi durularda, ne yapacakları konusunda eğitilse çocuklar, böylesi bir facianı beki yaşanmazdı.
Eğitim her konuda şart vesselam. Bizde de benzeri tatbikatların yapılması ve daha da sık yapılması bence bu alamda elzem.
Önceki günlerde bir tatbikatın adresi olmuştu Çanakkale. Bahsedecektim lakin, vaktim olmadı. Salladım mevzuu, Keşke, o gün yazabilseydim içimden geçenleri.
Zararın neresinden dönersek kazançtır ya, belki de bir vesile oldu okuduğum bu ac baheri anlatır bilgiler.
‘Bu acıya yürek dayanmaz’ diye güne başlamamın nedeni, Liberya'da bir okulda çıkan yangında, 25 çocuğun can vermesi.
 Liberya’ nın Monrovıa şehrinde yaşanmış bu facia. Abonesi oludğumuz İHA’ nın, yut haberler servisinde rastladım bu acı olaya.
Üstelik, ‘En az 25 çocuk’ deniliyordu, can verenlerden bahsederken. Kahretsin, belki de sayı daha da fazla.. 
Batı Afrika ülkesidir Liberya. Az gelişmiştir de üstelik. Yani, öyle diyor kısa bir araştırmamın sonuçları.
Haber Ajansında çalıştığım yıllarda, çok sık duyduğum bir isimdi Liberya. Ya karaya oturan, ya batan, ya da çatışan gemilerin bandrasında işitirdim adını. 
Dün, ise en az 2 çocuğun can verdiği okul yangınında geçti ismi bu ülkenin.
Liberya’nın Paynesville bölgesinde bir okulda, üstelik gece saatlerinde çıkan yangındı, felaketin nedeni.
 İHA’ nın haberinde; “Yerel kaynaklar tarafından yapılan açıklamada yangında en az 25 çocuğun hayatını kaybettiği belirtildi.” Şelinde bir ifade geçiyordu fazla da değildi detaylar.
 Liberya Devlet Başkanı George Weah faciayla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile yaşadığı üzüntüyü dile getirmiş. Hayatını kaybeden çocukların ailelerine başsağlığı dilerken
 En çok etkilendiğim, gece yarısı çıkan bir yangın oluşu. Ne işi vardı çocukların acep o saatte. Orada mı kalıyorlardı birde.
Dahası, ‘Yangının neden çıktığı ise henüz bilinmiyor.’ Şeklinde bir ifade ile aktarmaya çalıştığım haberde geçen bir cümle vardı ki, şaşırmamak hakikaten ence elde değildi.
Vakit bulmadım, dile getirmedim dediğim tatbikattan söz edeyim şimdi. Hafta başı, Çanakkale polisi bir tatbikat yaptı. Senaryo,  taşkın, sel su baskını.
Yer, Barbaros ve öncelikle Atatürk mahallesi. 
Atikhisar kaynaklı taşkından kaynaklı, evleri sel suları altında kaldığı varsayılan vatandaşın emrindeydi Çanakkale polisi.  Tatbikatın senaryosu buydu kısacası.
Polis, 7 gün 24 saat mesaide olan bir teşkilat bilindiği üzere. Olmasalar vah halimize özetle.
Ne bayram ve seyran bilir bu anlamda Türk polisi. Her daim vatandaşın emrindedir kısacası.
 Belki, kendi evi de sel suları altında kalmış olsa bile önce görev alacağı yerde olmalıdır Türk polisi. Tatbikat gereği de öyle oldu. Her polisin bulunacağı yer belli, atacağı adım da.
60’ larda bir benzer senaryo gerçek olmuş, Çanakkale o yıllarda olmayan Atikhisar’ ın havzasından gelen sel sularına teslim olmuştu. Anlatırdı büyüklerim. Yaşanılanları, ortaya çıkan manzaraları.
Geçenlerde yine bu konudan söz ettik bir bilen ile. Dönemin Enerji Bakanlığını üstlenmiş, Çanakkale senatörü rahmetli Refet Sezgin’ in eseriymiş bizim Atikhisar. Yaşanmış sel felaketi yeniden olmasın anlayışı ile atılmış temeli.
Ne tuhaftır ki, o yıllarda, muhalefet partiden çok ses çıkmış, Atikhisar barajı karşıtlığı yaşanmış hallice. Deniyormuş ki, ‘O baraj yapıldıktan sonra patlar ise, Çanakkale’yi sel alır…’
Oysa ki,  planlanan ve amaçlanan, Çanakkale’ yi bir daha sel almasın mış. Bu niyetle yapılmış bizim Atikhisar.
Şimdilerdeki ne ne yaman çelişki. Bir aralar muhalif olanların, şimdiki çok sesli korumacılığı.
Nerede kalmıştık. Gevezelikten unuttum..!
Tatbikat diyordum. Çanakkkale polisi, senaryo gereği, olması gereken yerinde görevinin başındaydı. Gelecek yardımın çabucak ulaşması içinden tutunda, sel suları ile mücadele eden vatandaşa yardımcı olmak adına sanal anlamda hareket edildi ve harfiyen, Çanakkale polisinin elindeki senaryo üzerinden hareket edildi.
Sonuç mu? Tam olarak başarı. O halde,. Demeliyim; ‘Tebrikler Çanakkale polisi…’