.
Bu haberi dün okudum, şaşa kaldım. Haklı olarak akla gelen bir soru oldu, başlıkta paylaştığım….
Türkiye turu atıyordum, Asıl amacım, MGK toplantısının detaylarıydı. Fakat o da ne…?
Başlık şöyle; “Antalya'da CHP'li meclis üyesinden şehidin isminin sokağa verilmesine şerh …”
-‘Hoppala, bu da ne ki?’ diye verdim tepkimi.
Hakikaten bunun bir haklılığı olabilir mi..? Ya da, nasıl bir neden haklı sayılabilir…?
Bahsettiğim yaşanmışlık, Antalya’dan. Hani o mükemmel yöre, dünyanın da gözdesi tatil cennetinden.
Okuduğum haberin spotunda; - MHP'liler şehit babasının katılımıyla düzenlediği basın toplantısında, şehidin isminin sokağa verilmesine şerh düşen meclis üyesine tepki gösterdi…. ifadesi geçiyordu.
Meraklanmamak, neden böyle bir şey yapılmıştır dememek elde değildi bu haber karşısında. Bahsettiğim gibi, asıl bendeniz de meraklandım.Ve de okudum devamını bu dikkat çekici haberin.
Antalyalı meslektaşım İsa Akar’ ın haberiydi bu. Oysa ki ben, MGK toplantısından söz edecektim ve de Milli Savunma Bakanı Hulisi Akar paşa’dan da… Neye niyet, neye kısmet..! Habercilik bazen böyle bir şey işte…
Yaşanılan şerh konusu, adaşı bizde de var olan Kepez’deydi. Yani Türkiye’nin en büyük beldesi Kepezimizin, Antalya’ daki adaşı Kepez ilçesi Belediyesinde.
Olay şu efendim; Antalya’da Kepez Belediyesi'nin bu gün yani 1 Ekim Salı günü toplanacak Ekim ayı meclis toplantısı öncesi bir araya gelen komisyonda; CHP'li meclis üyesi Mustafa İlhan’ ın, ilçede caddeye verilmek istenen ‘şehit Uzman Çavuş Erdoğan Sönmez' in isminin verilmesine yönelik teklife şerh düşmesi konusu.
CHP’ li üye İlhan, şerh koymasını, ‘İlçemizde cadde ve sokak isimleri verilirken özellikle şehit sıfatının kullanılması toplumsal psikolojiyi etkileyeceğinden şerh koyuyorum’ ifadeleriyle açıklamış.
Şehitler coğrafyası olarak bilinen Şehrimizde, böylesi bir nedenden bahsedilerek ‘şerh’ koyuyorum, denilmesine nasıl tepki veremezdim ki ben..? Elbetteki tepkim, kendimce bir tepki. Ne sözüm geçebilir ki Antalya Kepez’e…?
Haberin devamına göz attım sonra. Neler olmuş, meraklandım. Okudukça da, biraz rahatladım, biraz da, daha da gerildim.
Meslektaşım İsa Akar’ ın haberinde; Belediye meclis gündem maddelerinin ellerine ulaşmasıyla konudan haberdar olan MHP Kepez İlçe Teşkilatı’ndan söz ediliyor ve olanlardan. Yani; Meclis üyesi Mustafa İlhan’ın şerh düşmesine tepki gösterilmiş özetle.
Kepezimizin adaşı Antalya Kepez’ in MHP İlçe Başkanı Mehmet Seyyar konuşmuş, hem de şehit babasını beraberine alarak.
Sokağa ismi verilecek olan şehit Erdoğan Sönmez’in babası İlyas Sönmez, kim bilir neler hissetti bu anlarda..? Yaşayan bilir böylesi bir durumu. Bize laf düşmez elbet…
MHP’nin Antalya Kepez İlçe Başkanı Mehmet Seyyar, bugünkü konularının son zaman zamanlarda Türkiye ve aziz şehitlere yapılan hain saldırılar olduğunu dile getirerek başlamış vurgulu sözlerine.
Ve de eklemiş; “Allah yolunda canını feda edenlerin makamı olan ve aynı zamanda müminler için İslam dinindeki en büyük mertebenin şehitlik olduğunun altını çizerek”
Demiş ki; ”Senelerdir devletimizi ve milletimizi gerek harici gerekse dahili olarak tehdit eden terör belası ile ülke olarak mücadele etmekteyiz. Bu mücadelede sacın her ayağı büyük ehemmiyet arz etmekle birlikte siyasi ayağın son süreçte bizzat değerlendirilmelidir. Zira terörün kravatlı ve rozetli temsilcileri kendilerini senelerdir kılıktan kılığa sokarak kamufle etmeye hain emellerini gerçekleştirmeye çalışmaktan da vazgeçmemişlerdir”
Nasıl sessiz kalabilir bir insan böyle bir karara. "Şerh koydu" nasıl bir şey..? vallahi, merak etmemek elde değil..
Haberde bir detay gördüm bunları düşünürken. Aktarayım, belki sizin de detay diyebileceğiniz bir anlatım haberde geçen şu ifadeler.
‘önemli bir detay’ diyerek kendi kendime söylendiğim bölümdü, haberin şu bölümü. Şöyle kaleme alınmıştı dikkat kesildiğim ‘o’ ifade.
Kısacası haber metninde şöyle geliyordu sonrası kaleme alınanlar; “Antalya Kepez Belediye Meclisine CHP kontenjanından giren geçmişteki siyasi tercihleri ile birlikte güncel paylaşımlarıyla da terör örgütü PKK ve yandaşları lehine ifadeler kullanıp terör ve terörist propagandası yapan Mustafa İlhan’ın aslının gereğini yaparak bu ülkeyi, bu ülkenin mert insanlarını ayağını basıp havasını soluduğu şehri reddederek ülkenin ve milletin kutsalına dil uzattığını dile getiren Seyyar, “Kepez Belediyesi İsim Tespit Komisyonu'nun 10 Eylül 2019 tarihindeki toplantısında belediye sınırları dahilinde kalan bir caddeye Şehit Uzman Çavuş Erdoğan Sönmez’in isminin verilmesi konusu görüşülmüştür. Adı anılan CHP'li belediye meclis üyesi de ilçemizde cadde ve sokak isimleri verilirken öncelikle şehit sıfatını kullanılmasını toplumsal psikolojiyi olumsuz etkileyeceğinden şerh koyuyorum, şeklindeki ifadesini kendi el yazısı ve ıslak imzası ile tutanağa geçirerek bu ihanetini resmi olarak kayıt altına aldırmıştır”
Ne diyebileceğimi bir yana bıraktı zihnim. Haberin devamına odaklandım. Şöyle bir pot geliyordu sonrasında; "Yargı mensuplarına davet"
Antalya Kepez’ in MHP İlçe başkanı Seyyar konuşmasında; “Atatürk'ün partisi olduğunu iddia edenler partilerini Türk düşmanları ile ortak ederek ihanet odaklarına terör propagandası imkanı sağlayan parti ile diğer ittifak ortakları meydana gelen olayın vahamiyetini anlamalı ve bu yanlışlardan geri dönmelidirler. Görevini kötüye kullanıp yetkisini istismar eden şahısla ilgili olarak da ilgili yargı mensuplarını göre davet ediyoruz. Ne bayrağımızdan ne vatanımızdan ne de şehitlerimizin maneviyatindan vazgeçeriz. Türkiye bir bütündür parçalanamaz. Rabbim aziz şehitlerimizin şefaatlerine nail birliğimizi dirliğimizi daim eylesin.” diyordu.
Dahası da vardı dediklerinin, misal;"Onurlandırır" vurgusunun.
Bahsettiğim siyasetçi, yani MHP’ li Seyyar, her şehidin adının sokağa, caddeye verilmesinin MHP’yi onurlandıracağını belirterek, alınan kararların her dimdik arkasında duracaklarının altını çiziyordu..
Adı için şerh konulan Şehidimizden söz edeyim şimdi. Ruhu Şad, Mekanı da cennet diyeceğim şehidimiz; 3 Eylül 2002 tarihinde Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde, teröristlerin 4 farklı noktaya düzenlediği saldırıda şehit düşmüş..
Meslek hayatım boyunca, onlarca Şehit cenazesine katıldım. Lanetledim binlerce kez terörü ve destekçilerini. Sadece Şehit cenazelerinde değil üstelik.. aslına akarsınız her saniye lanetliyorum, o şerefsizleri…
