Değme keyfime.. Eskiden, ilkokullu yıllarımızda kutlardık Yerli Malı Haftasını.. Yerli üretim ne varsa onları tüketirdik. Adı üzerinde; Yerli Malı Haftası.
Misal, çikolatayı gurbetçi komşular geldi mi yerdik çocukken. Yoktu ki öyle lezzetli çikolatalar bakkalda. Birkaç markaydı rafta olan.
Bolca, doya doya değil, tadımlık tı biz çocukken çikolata..
90’ lar sonrası özellikle, türlü türlü markalar, hem bakkal amcanın rafında, hem de süper marketler, ultra marketler ve dahasında..
Yerli ve Millilik önemli mesele elbet. Teknoloji ile birlikte, coştu Türkiyem de hem Yerli hem Milli projeler..
Özellikle, savunma sanayinde gelinen nokta muhteşem ötesi. Gözlem ve gözlemleme unsurları da bir diğer harika..
Yerli üretim silahlarımız içinde, en çok sevdiğim markaları sıralayacağım lakin aşırı reklama kaçacak. Bir çoğundan edindiğim yerli üretimlere baktıkça, “Nereden nereye..” diyorum.. Çünkü ben, tam bir silah tutkunuyum.. Benzeri üretimleri kataloglarda görür, kedinin ciğere baktığı gibi bakardık vesselam..
Şimdi, bütçene göre envai türlüsü Av bayilerinde.. Otomatik, yarı otomatik, poze, çifte vesaireler..
Yerli ve milli Üretim denince, genlerimden midir nedir, ilk silah düşüyor aklıma. Savunma önemli mesele.. Yerli üretim motorlar ve araçlar.. Pek yakında yollarda olacak bildiğim. Ne var ki, benim için Yerli ve Milli projeler her nedense, savunma odaklı olduğunda hep ilgimi çekiyor..!
Savunma sanayinde geldiğimiz noktayı, o ya da bu şekilde yakından takip edebiliyoruz ana haber bültenlerinde.. Geçenlerde edindiğim bu bilgiden söz edecektim, fakat aylardır es geçtim.. Unuttum gitti, ilgimi çeken bu önemli bilgiyi sizlere aktarmayı..
Teknoloji sayesinde, izleme, gözlemleme konusu da her geçen gün gelişti, yenilendi. Ne dikkat çeken aygıtlar üretti zihinler.. Yüzde yüz Yerli ve Milli düşünen Mühendislerimiz, Türk’e yakışır buluşlarıyla, şehrimizi de ilgilendiren önemli çalışmaya imza atmışlar.
Bilindiği üzere, Dünyanın gözdesi İstanbul’ dan sonra, bir çok ülkenin kıskandığı boğaza sahip bir diğer Şehir, bizim Şehrimiz. Yani Çanakkalem.
İstanbul ve Çanakkale boğazlarına kurulan, Kesintisiz izlemeyi sağlayacak Yerli ve Milli üretim diyeyim şimdi.
Gözbebeğimiz ASELSAN imzalı önemli konudan söz etmeye, nihayet geldi sıra..
Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Sistem Yükseltmesi ve İlavesi Projesi kapsamında, Şehrimiz gibi, İstanbul boğazında elektro optik sistem kurulumları sonlandı geçenlerde.
Bu sayede, Türk boğazlarındaki gemi trafiği Yerli ve Milli teknolojilerle takip edilecek, boğazlarımız daha da güvenli şekilde transit gemilere suyolu olacak.
ASELSAN, gemi trafiğinin yerli ve milli teknolojilerle kesintisiz izlenmesine imkan sağlayacak proje kapsamında, hem Çanakkale’ mizin, hem de Megakent İstanbul’ un boğazına, elektro optik sistemleri kurdu.
Bir tıkla, santim santim, metre metre boğazda yol alan deniz taşıtlarının konumlarını, gece gündüz fark etmez izleyecek olan, kısa adı VTS yani Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi Müdürlüğü’nün, hepsi uzak yol kaptanı olan Operatörleri, güvenli geçişlere daha da güvenle kılavuzluk edecekler.
Bir süre önce; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü ihtiyacına yönelik HAVELSAN ile imzalanan Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri (TBGTH) Sistem Yükseltmesi ve İlavesi Projesi'nde, sistem ve cihazların kurulum aşamasına geçildiği duyurulmuştu kamuoyuna.
Haber Ajansı Muhabirliği yaptığım 1996-2013 yılları arasında, 36 Mil uzunluğundaki boğazda kuş uçsa haberim olurdu. Gözlem yoktu anlık, lakin dinleme vardı. Bir elde telsiz olmadan, çıkmazdık sokağa abi.. MFÖ’ nün; “Şapkasız çıkmam abi..” ifadesi düştü aklınıza değil mi..?
Bu sayede, Mashar, Fuat, Özkan’a da kocaman ve yürükten selamlar öyle ise..
Gözlemden ziyade, dinleme de pek beceriliydik o yıllarda. Şimdilerde öyle mi ya..? Becerikliydik der iken biz gazetecilerden söz ediyorum. Deniz telsizlerini, yani VHF bandı zorunlu dilerdik, boğazda ne olup bitiyor, sürüklenen var mı, çatışan var mı, karaya oturan var mı..?
90 sonları, Türk boğazlarının güvenliliğini arttıran öylesi çalışmalara tanık olduk ki, çok da telsiz kanalı dinlemeye gerek kalmadı. Sadece VTS’ nin anonslarına odaklandı bizde kulaklar..
Öylesi berecili bir çalışmaydı ki bu çalışma, geminin hızı, nerede yükseltmesi gerektiği, yavaş ise hızlanması istemi başta, olacağı görmek te eklendi VTS’ e..
Buyurun size çarpıcı bir örnek. Dakika ve saniye şimdilik uydurmadır, paniklemeyin yani.
VTS operatörleri; “üç dakika, 25 saniye sonra çatışma pozisyonuna gireceksiniz. Rotanızı, şu dereceye getirin, hızını kesin/arttırın” gibisi anonslar ile, saniye saniye izledikleri gemilerin seyrine, oturdukları yerden en güvenli geçiş için kılavuzluk edebiliyorlar. Bizler uyur iken onlar gözemde, Bizler yemekte iken onlar takipte. Bizler, relaks iken, onlar heyecan içinde.
Ömürleri hep bizlerin güvenliği için. Çünkü, boğazlarda oluşabilecek bir deniz kazası, maazallah tanker çarpışması, çıkacak yangın veya infilak hali, düşünemiyorum olacakları. İşte bu kötü senaryolar asla yaşanmasın derdindeki VTS çalışanlarına, bence bir büyük teşekkür etmeliyiz.
Bahsettiğim Yerli ve Milli sistemin İstanbul bölgesinde Ahırkapı, Üsküdar, Kandilli, Kanlıca, Beykoz, Yomburnu, Garipçe ve Rumeli Kavağı'nda bulunan trafik gözetleme istasyonlarına bahsetmemin, Çankkale yaşayanları için belki bir alamı yok.
Lakin; Çanakkale bölgesinde Zincirbozan, Gocukburnu, Kepez, Kumkale ve Poyraztepe der isem, başta işi denizcilik olanların kulakları pür dikkat olacak.
ASELSAN ürünü Ekinoks kameralar entegre edildi ve başarı ile görevdeler. Sizleri de kutluyoruz ASELSAN. İyi ki varsınız...
Bu arada, küçücük bir detay; Sabit ve hareketli görev yapabilen kameralar, 30X'e kadar optik zum, kızılötesi led ve lazer aydınlatma kabiliyetlerine sahip bulunuyormuş. Öyle başı boşluluk yok yani boğazlarda. Kim ne yapıyor, ne amaçta, an be an takipte..
Önemli bir diğer görevi daha var bu sistemin.. Sisteme entegre, ASELSAN'ın Reis Sahil Gözetleme Radarı da kullanılıyor.
Sabit bir kara platformu üzerinde kullanılabilen radar, su üstü deniz hedeflerini ve su üstünde alçak irtifaya sahip hava hedeflerini tespit ve takip edebiliyor.. Bilmem anlatabildim mi..?
Gelişmiş hedef tespiti ve ayrışımı yapan ve arıza durumunda otomatik olarak kesintisiz çalışma sağlayan yedekli gönderme/alma yapısına sahip bir sahil gözetleme radarı olan Reis, gemi trafik hizmetleri, liman ve göç kontrolü gibi uygulamalarda da kullanılıyordu.
Gerçi, göç ihlallerine ilişkin serbest geçişler başladı, sistemin görevi bir nebze azaldı. Fakat durmuyorlar, 7 gün 24 saat, yani 365 gün 6 saat, hep görevdeler..
Dünyanın en önemli su yollarından birisi olan Türk boğazlarında, seyir, mal, can emniyeti ve çevre güvenliğinin sağlanması, gemi trafiğinin emniyetli şekilde sürdürülmesi amacıyla kurulan TBGTH Sistemi, gemi trafiğini yerli ve milli teknolojilerle 7/24 esasına uygun olarak kesintisiz izleme imkanı sağlayacak oluşu bizlerinde evlerinde güvenle uykuya devam etmesi anlamına geliyor ayrıca.
Çünkü olası bir deniz kazasının oluşturacağı, biz evlerinde yaşayanları hedef alacak olası büyük tehlike, bu sayede ortada kalkıyor. Oooh beee..!
