.
Bu çığlığa kulak vermek gerek. Ayrıca da, sokaktaki dramı da görmek gerek..!
Sokakları, az sayıda insan gezintide olsa da resmen boşalttık. Sokak yaşayanı can dostları hatırlayan sayısı da haliyle parmakla gösterilecek kadar aza indi.. Kediler ve köpekler.. Öyle bir bakıyorlar ki gördükleri insanın yüzüne; “Medet yahu..” der gibi.. Açlar çünkü..
Düne kadar, o ya da bu şekilde besleyenleri vardı. Misal belediyeler.. Ve de gönülden hayvan severler.
Şimdi öyle mi ya..?İnsan evine çekildi, sokaklarda yapa yalnız kaldı can dostlar..
Aklına düşer ise birilerinin, bir iki yudum su ya da kuru mama bulabilir duruma geldiler..
BU ARADA SÖYLEMEDEN EDEMEYECEĞİM..!
Bizim artmanda durum yine aynı.. Bir iki komşu dışında, apartman önündeki bahçeyi evi kabullenen kediye karşı düşmanlık sürüyor.
Nasıl mı? Kartondan yuva yapıyorum, birileri rahatsız oluyor, atıyor çöpe.. Ne diyeyim, sizi Allah ıslah etsin..
Bahçede, balkon altına bırakıyordum karton yuvaları rahatsız oldu birileri. Eyvallah..!
Sonra, bahçe dışına, yol arasına duvar dibine koydum, yine aynısı.. Lakin, sabrın da bir sınırı var.. Bu nasıl bir düşmanlık.. Bu canı Allah vermiş o kediciğe.. Biraz olsun sevin yahu..
Kendi derdimden söz ettim kusura bakmayın ne olur.. Şimdi dönüyorum, “YETEMİYORUZ..” şeklindeki vurguya..
“Sokak aç, lütfen kapınızın önünü besleyin.” deniliyordu yapılan çağrıda.
Sonra da; “Her gün besleme yapmamıza rağmen doyuramıyoruz, mevcut kalabalık.” Diye özetleniyordu gözlenen ve gerçekte var olan durum.
Ece Hayder’ in sesiydi sosyal medyadan yükselen. Eceabat’ ta ki hayvan sever dostlardan geliyordu vurgu..
“Kediler köpek mamasına saldırıyor. İnanın açlığı gözlerinizle görmeniz lazım.” İfdaesiyle..
Ve de dünden bahisle; “Bu gün Eceabat, Kilitbahir, Kabatepe, 57.Alay, Similasyon, Conk bayırı, Mimoza ve ormanda beslediğimiz 150 köpeğimiz doydu 8 x 15 kg mama dağıtıldı.” Bilgisi veriliyordu insanlığa..
Şu dile gelen de dikkat çekiciydi bence; “Mama yardımında bulunan Eceabat belediye başkanı sayın Saim Zileli, Arzu Demiryay Başçı, Kübra Esin Korkmaz, Fatoş Gürleyenuğuz, Yıldız Mavuş.” İsimleri..
Destek olan duyarlı insanlar. Bence de siziler hep sağ olun var olun..
Ece Hayder de bu isimleri sıralayarak ediyordu bir güzel söz; “Hepinize ayrı ayrı sonsuz teşekkürler. Yüzlerce can, siz güzel insanlar sayesinde bu gece tok yatacaklar.”
Simit ve bayat ekmek verip beslemeye alıştırdığımız Martılar da pek zor durumda bu aralar. Kordon boyunda, onlara uzanan birkaç şefkat eli dışında, Martılar da bu ara pek bir aç..
Kuşlara bazı balkonlardan sunulan ekmek kırıntısı ve buğdaylar en azından minik dostları memnun ediyor. Bu da bence en güzel haber..
Gelelim, “zor durumda insan çok, ne hayvanı ..” şeklinde düşünenlere. Onlar da bence biraz haklılar. Görüyorlar fakat görmezden geliyorlar. Duyuyorlar, duymazdan.. !
Yüce Devletimi dimdik ayakta ve dar gelirlinin gördüğüm kadarıyla sürekli yanında.. Evde kalanlara hizmet hat safhada.. Alamıyoruz diyenler, bence evde kalmayı bir denesinler.
Polis olmazsa Jandarma, o da olmazsa Vefa Destek Hattı hep kapıda.. Yardım da geliyor, hakkı olan maaş da..
Bu günler elbet geçecek. Ve geçmeyecek olan tek şey, gösterilen bazı vefasızlık.
Doğa’ ya vefasızlık, insana vefasızlık. Yaban hayata, evcil yaşama vefasızlık..
Ve en önemlisi; Devlete gösterilen vefasızlık..