Dünün tarihi oldukça önemli.. Her şey dün başladı çünkü..26 Ağustos...
Dünün tarihi oldukça önemli.. Her şey dün başladı çünkü..26 Ağustos...
Düne dönelim o vakit.. Sosyal medyada paylaşım rekoruna koşan şu ifadelere..
“Gece sabaha kavuştuğunda, ayaza kesti Afyon ovası.
Alacakaranlıkta dağlar, gözlerde belirirken ova da çıt çıkmıyordu.”
Sonrasında rakamla verilen detay geliyordu; 37 bir 687 atın üstündeki süvarilerimiz, ölüme dörtnala koşacak can yoldaşlarının yelelerini okşuyor, sessizce dualar okuyordu..
Ve dahası; 131 bin 409 yaya askerimiz, yere çömelmiş, biraz sonra kopacak kıyamette mutlak zafere ulaşmak için koşacakları yüzlerce kilometreyi düşünmeden sessizce gelecek emri bekliyorlardı...
Sayılar geliyordu sonra yine; 8 bin 658 subay birliklerinin başlarında, elleri kılıçlarının kabzasında, biraz sonra hücum diye bağırdıklarında ölüme arkalarından uçarcasına koşacak askerlerinin başında zafere kadar ölüm emrini bekliyorlardı.
Tarihe geçen Büyük Zaferin, kitaplarda da geçen özetine dair olsa da bu ifadeler, okur iken dahi, tüyleri kabartmaya yetiyordu vesselam.
Ben de alıntı yaptım, kolaycılığa kaçtım yani..
Bazen, kelimeler ne de güzel özetliyor yaşanılanı..!!!
Misal; “Topların batıya, ufka çevrilen namluları buz kesmişti zafer alevinden önce.”
Ardından; “Afyon ovasında bir dev sessizce nefes alıyordu…!” vurgusu.
Tarihten bir ana ilişkindi denilenler, yani yaşanılana dairdi ifadeler..
Misal; “Tek duyulan karıncaların sabah telaşının sesiydi. Ova da çıt çıkmıyordu.” Denilip verilen zaman.. Saat 04.45
Ve hafızalara kazınan söylem;
"Hakkınızı helal ediniz" dedi mavi gözlü dev Mustafa Kemal, çok kısık sesle süvarilerin komutanı zaferin kahramanlarından Fahrettin Altay'a.
Bir unutulmaz anı, bir unutulmaz temenni.. Geleceğe ilişkin bir baba dilek yani..
Ve sonrası anlatımlar; Kulaktan kulağa 200.000 kişiye sessizce ve saniyeler içinde ulaştı ve cevabı aynı hızda kulaktan kulağa geri döndü "helal olsun"
Bu arada, adını Sakarya olarak bildiği küheylan anlatılıyordu sanki, dün paylaştıkça paylaşılan benim de alıntı ettiğim yazıda.. Şöyle ki;
-Beyaz at, koca ordunun önüne iki adım çıktı.
-Tüm ova ayağa kalktı, metal sesleri, at kişnemelerine karıştı ova nefesini bırakmıştı.
-Beyaz atın süvarisi önünden geçen birlikleri selamlayarak izledi.
-Eyerde dikildi,
-Kılıcını kınından çıkarttı, "ordular ilk hedefiniz Akdeniz’ dir ileri" sesi ovayı kapladı.
-Mavi gözlü dev Başkomutan
-Mustafa Kemal, ya istiklal ya ölüm demişti.
-Ova şaha kalktı,
-Süvariler yalın kılıç atıldılar, nihai hedef İzmir'di.
-Ovadan yükselen toz, süngüleri alacakaranlığı delen binlerin ölümsüzlüğü idi.
Düşünüyorum da, sanki şöyle mi demeliyim; “Zafere koşar adım, Şahadete güle oynaya idi o gün ova’ da durum.. “
Büyük taaruzun başladığı Cumhuriyetin temellerinin atıldığı günü anlatır ifadeler, böyle idi kısacası..
Anlamı tarif edilemeyecek kadar büyük, o söze gelince; “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM…“