BEN DE ANIMSATTIM O SÖZÜ. HEM DE DÜN;

“SİYASETTE, 24 SAAT BİLE UZUN ZAMAN…”

Bu anlatımı bilmeyen siyasetçi yoktur vurgusu ile bahsettim bu sözden..
Konuyu açamaya çalışır iken, “Seçim, erkek seçim baskın seçim vesaire seçim lakırdıları yine son günlerin gündeminde önem sırsında ve de üstelik bir numarada.. Peki ya, ittifak hesapları..!” şeklindeki yorumumu da açık açık dile getirdim, ayyy pardon yazıya döktüm.
İTTİFAK KARARI İÇİN BEKLENEN PAKET: “HUKUK VE EKONOMİ REFORMU..!” şeklinde de özetledim Başkentte denilenleri.
Bahsettiğim konuda açıklamada bulunan isim,  Yeniden Refah Partisi Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Av. Bayram Sakartepe idi.
Dün ise, yani denilenlerin üzerinden henüz 24 saat geçmiş iken, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan’dan 'üçüncü ittifak' sinyali geldi.
 Genel Başkan Erbakan: “Üçüncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım görüşmeler yapıyoruz”  ifadeleri ile sürecin başladığını da anlatıyordu aslında.
Abonesi olduğumuz İHA’ nın bülteninde gördüm dikkatimi çeken açıklamayı. Meslektaşlarım İHA’ nın acar politika muhabirleri Mevlüt İşli  ile Yunus Özkan ‘ ın haberinde yer alıyordu detaylar.
Haberin giriş bölümünde; -Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, ”Bugün itibarıyla Yeniden Refah Partisi olarak seçimlere tek başımıza girebileceğimiz gibi aynı zamanda 3’üncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım görüşmeler, değerlendirmeler, müzakereler yapıyoruz. Bu iki seçenekten bir tanesini uygulayabilmemiz mümkündür” dedi.- denilerek anlatılıyordu özetle söylenilenler.
Döneyim detaylara.. Edilen sözlerin tam şekline..
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, partisinin Olağan İl Başkanları Toplantısı öncesinde genel merkezde basın toplantısı düzenliyor ve sorular üzerine de hemen herkesimin merak ettiği ittifakla ilgili ifadelerini kullanıyordu.
Olası erken seçim tartışmaları ve ittifak değerlendirmesi yapıyordu oğul Erbakan. Böyle diyorum, çünkü rahmetlik babası eski Başbakanlarımızdan Prof. Dr. Necmettin Erbakan hoca’nın Türk siyasetine kazandırdığı isimlerden biri kendisi.
 Erbakan; "Biz seçime girme yeterliliğimizi en kısa süre içerisinde ve milletvekili transferleriyle değil bileğinin hakkıyla kazanan bir siyasi partiyiz.” Diyerek, bence pek göndermeli bir söz etmiş ya neyse..
Bakalım, tepki kimden kimlerden gelecek.
Başkentten ses veren, siyaset gündemine olasılığı yüksek,  yeni tartışma konusu kazandıracak ifadelerin sahibi Erbakan;
“Yeniden Refah Partimiz içinde bulunduğumuz noktada Türkiye’nin en genç, en dinamik siyasi parti oluşumu, siyasi parti niteliğindedir.
Teşkilatlarımızın, üyelerimizin yaş ortalaması 40’ın altındadır. Bu çok muazzam bir güçtür ve avantajdır.
Bugün itibarıyla partimiz seçimlere tek başına katılıp büyük bir başarıyla çıkabilecek güce ve potansiyele heyecana sahiptir. Siyasette özellikle Türkiye siyasetinde 24 saat çok uzun bir zamandır. Bugünden yaptığınız değerlendirmelerin gelecekte çok fazla bir karşılığı olmayabilir. Dereyi görmeden paçayı sıvamamak gereklidir. Bugün itibariyle Yeniden Refah Partisi olarak seçimlere tek başımıza girebileceğimiz gibi aynı zamanda 3’üncü bir ittifakın omurgasını oluşturmak üzere de bir takım görüşmeler, değerlendirmeler, müzakereler yapıyoruz. “ diyerek haylice anlatmış çalışmaları..
Sonra açık açık sözlerini sürdürmüş kendisi. Demiş ki mesela;
“Bu iki seçenekten bir tanesini uygulayabilmemiz mümkündür.”
Dahası da var.. Başka sözler de etmiş kendisi. Misal;
“Bu değerlendirmelerimizde en önemli mihenk taşı vatanımızın ve milletimizin selametidir, kurtuluşudur.
Biz parti olarak bulunduğumuz noktada pek çok seçeneği değerlendirme pek çok alternatifi değerlendirme potansiyeline, imkanına sahibiz. Bundan dolayı inşallah önümüzdeki seçimlerin en etkin ve belirleyici partisi Yeniden Refah Partisi olacaktır"
Bence de pek doğru bir söz.. Hangi söz mü..? İşte edilen bu söz; "Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz"
 ABD’nin yeni Dışişleri Bakanı Blinken’ın Türkiye için ‘sözde stratejik’ açıklaması hakkında değerlendirmede bulunur iken oğul Erbakan;
“Bizim yıllardan beri bir platonik aşkla bağlı olduğumuz aşkımızın aslında karşılıksız bir aşk olduğunu bir kez daha ortaya koyan Amerika’nın gerçek niyetini, gerçek yüzünü, milli görüşün 50 seneden beri söylediği gerçekleri bizzat ortaya koyan, itiraf eden gerçekler.
Amerika’nın yıllardan beri Türkiye’ye uyguladığı samimiyetsiz ikiyüzlü ve hatta düşmanca tavrı nedeniyle bizim aslında Yeniden Refah Partisi olarak, Milli Görüş olarak haklılığımızı ispatlamaktadır. Bizim yıllardan beri söylediğimiz Amerika’nın Türkiye’nin bir sözde stratejik ortak olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır.
Özellikle Blinken’in Türkiye’yi sözde stratejik ortak olarak nitelemesi son derece samimi ve dürüst açıklama olmuş. Biz zaten bunu biliyorduk. Biz de Amerika’nın bizim için bir sözde stratejik ortak olduğunu biliyorduk” şeklinde konuşmuş..
Amerika yönetiminden Türkiye’ye İslam alemine, mazlumlara herhangi bir hayır gelemeyeceğini vurgulamış bir de..
Demiş ki  Erbakan; “Amerika yönetiminin arkasındaki asıl güç dünya siyonizmidir. Amerika yönetimi de dünya siyonizminin bir kuklası ve maşasından ibarettir. Bu gerçeği son 50 seneden beri haykırıyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi Amerika’da bir siyasetçinin bırakın başkan olmayı, başkan adayı olabilmesi bile dünya siyonizminin onayı olmadan mümkün değildir. İşte bu yüzden biz Amerika’ya karşı duyduğumuz karşılıksız aşktan vazgeçmeliyiz. Biz bin senelik muhteşem bir geçmişe, muazzam bir manevi mirasa ve çok önemli bir tarihi sorumluğa sahip ülke olarak Amerika ve dış güçlere mahkum değiliz. Yeniden büyük Türkiye’yi inşa etmeliyiz”
Siyaset gündeminde olası çok konuşulacak iadeler böyle idi Başkentte edilen..
Ne diyelim. Hayırlısı olsun.. Haydin hoşça kalın.. Sağlıkla kalın..