Sayfalarımızın konuk yazarı, duygularını aldı kaleme.

Sayfalarımızın konuk yazarı, duygularını aldı kaleme.
Kayseri 'li mesleki büyüğüm, Çanakkale Ruhu ile yüklü yüreğinden gelenleri döktü sayfaya.
 Ruh Çanakkale olunca, hadi gel de duygulanma...!
O halde buyurun. Bir solukta okunacakları.
………
Mehmet Uzel güne özel seslendi. İçinden geçenleri döktü yazıya.
 
“ATATÜRK’Ü,ŞEHİT VE GAZİLERİMİZİ MİNNETLE ANIYORUZ"
 
Bugün dünyanın önde gelen ülkelerinin başarılarının ardındaki sır, şahsi çıkarlarından ziyade ülkelerinin çıkarlarını önemsemeleridir. Gıdadan otomotive, teknolojiden ihracata kadar her alanda karşımıza çıkan bu ülkeler, birlik ve beraberlikle başarı merdivenlerini koşar adım çıkmaktadır.
            Birlik ve beraberliği ile bir çok zorluğun üstesinden gelen Türk Milletinin hiç bir zaman esaret altına girmediğini ve her zaman parlak zaferlere imza atmıştır. Çanakkale Zaferinin 106.yıl dönümünü millet olarak büyük gurur ve heyecanla bu senede idrak ediyoruz.  Çanakkale Zaferi Vatanı, dini, hürriyeti ve istikbali  söz konusu olduğunda Türk Milletinin  neleri göze alabileceğini, neleri başarabileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Bu yönüyle Çanakkale dün olduğu gibi bugünde milletimiz, ülkemiz ve geleceğimiz üzerine plan kuranlar için hiç bir zaman unutulmamaları gereken bir derstir. Bizler millet olarak imkansızlıklar içindeyken bile dünya ya Çanakkale geçilmez dedirten  sağlam bir amacın  ve sarsılmaz bir ruhun mirasçılarıyız..
Kişiyi, aileyi ve ülkeyi bitiren ve batıran en önemli unsur,  benliği öne sürmektir. Benlik zehrini soluyan kişi ve kurumların bir adım ileri gittiği ne görülmüş ne duyulmuştur. Bu kural aile içinde geçerlidir. Yalancı bir kaç zafer, kişiyi sonuca götürmez. İlerleyen aşamalarda daha hızlı batmasına sebep olur...
Ülkemizin, kurum ve kuruluşlarımızın  ileri seviyelere ulaşması için bugün yediden yetmişe herkesin benlik ve bencilliği bir kenara bırakması hatta tamamen terk etmesi gerekmektedir. Bir kişinin başarısı sadece kişinin benliğini okşar, gururunu yüceltir. Millet olmak şahsiliği değil geneli düşünmeye gerektirmektedir. Aksi halde millet olmak mümkün değildir..
Millet olarak bu coğrafyada yaşayan, Türkiye topraklarını vatan bilen Türk, Kürt  Arap, ırkı ne olursa olsun ortak paydamız Türkiyedir.  Nasıl ki Çanakkale de bu vatanın birlik ve beraberliği için can verdiysek yine aynı şuurla birlik ve beraberliğe önem vermeliyiz. Bu kahraman insanların torunları olan bizler yine bir olup diri olacağız, ilerlememizi istemeyenlere karşı birlikte mücadele edeceğiz. Birlik ve beraberlik silahını silahlanan milletler geleceğe umutla bakar, emin adımlarla yürür. Bizim bu silahı çok iyi kullanmamız gerekmektedir.
          18 Mart Şehitler gününde bu topraklardan bize mukaddes bir vatan emanet eden tüm şehitlerimizi başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmet ve şükranla anıyoruz...