Şahit yok, ispat yok.. Binlerce yıl öncesinden böylesi söz etmek..
Şahit yok, ispat yok.. Binlerce yıl öncesinden böylesi söz etmek..
Arekeoloij böyle bir şey zaar.. bazen taşa yazılanlarda hareketle, bazen de hayal gücü..
Kim nereden bilebilir ki, bilmem kaç bin yıl önce yaşanmışlıkları..?
Hatta, adı çok bilindik biri için; onun anne babası kardeşti denilmesi..
Binlerce yıl öncesinden sö edilenlere taktım dün... Biraz aktarayım istedim kaleme alınanları.
Sosyal medaydan, benzeri konulara yönelik birçok paylaşıma imza atılıyor.. İlgmii çekiyor ve göz atıyorum..
Bir gösel eşliğnide; "Bu piramit Mısır’da bulundu..." deniliyordu..
Buluntu denilen, öyle gizli kapaklı bir bölümde değil dir ebet.. Muhtemelen bir arkeolojik kazı sarısanda ortayı çıkmıştır.. Gün yüzüne mi demeliydim yok sa..
Bir vurgu: "Mermer değil, Demir de değil" diye geliyordu..
Şaşırıyor insan tabi bu anlatım durumunda..
Demir değil Memer değli, ne olabilir diye..!
Dahası şu ifade; "Veya başka bir metal de değil...!!!"
Dile gelen göre, Taş'tan mış bu Piramit.. Bildiğniiz Taş...
Ama bu taştan alınan örnekler, denilene göre herkesi şok etmiş.
Çünkü taşı oluşturan elementler dünya da ki hiç bir elemente uymuyormuş!
Akla geliyor tabi an itibari ile bir 'baba' soru...
İyi de o zaman bunu kim getirdi? Ne ki bu..?
Hele hele, bu taşı, 'Kim yonttu bu hale soktu?' şeklindeki olası soru...
Hatta hatta; Bu tasarım bu işçilik kimin ?
Dahası da var, merak ya.. Merak geçemi, biter mi hiç.. Bu parimit oluşturulur iken, amaç neydi,..?
Ne amacı canım, ortada duran ürün bir sanat eseri işte.. Kim bilir, kim niye yaptı..
Allahın Mısırlısı.. Boş vakti çok olmalı, uğraşmış Taş ile.. Belki de, derilidği, athimin edilidği gbii dünyadan değildir yapan ya da yapılanın malzemesi dünya malı değlidir..
Bu arada, bilmeden, tanığını görmeden, şahiti bulunmayan konulara ilişkin de paylaşımlar yapılır hep sosyalden..
Kötü olan şu,pekçok paylaşıma ciddi ciddi inananlar var..
Ben mi..? Ben, sorgulamayı bir kenara bırakıp, işi dalgaya vuruyorum.. Öyle düşündğümü ciddi ciddi belli ediyorum.. Bu sayede keyifli anlar yaşıyorum.. Tadını çıkarıyorum anın.
Hadi gel de, sorgulama dedirten bir anlatım..
"Ortacağ ve Yenı cağ Avrupa Kraliyet Ailelerınde birbiri arasında özellıkle kuzen evlılıklerı oldugu ıcın vucut anormallıkları fazlaydı."
Benzeri durumu biliriz, çünkü örnekleri vradır.. İyi de, buraya nasıl gelinmiş.. nden o yıllara dönülmüş.
Yakın tarih denilebilir, 150 yıl., 200 olmadı biraz daha evvceli.. hani gören eden var.. Yazılan çizsilen, resmedilenler var.
Bu noktada, bahsedeceğim ve üzerine tii geçtiim alatım en sonlarda.
Gelelim, başlara.. Hasburg cenesı denilen cene Litarürde bu adla geçmiş.
Sivri cene onların doğru dürüst yemeklelerı ciğneyememe, konuşamama gibi anormalliklere sebeb oluyormuş..
İlk çağda ise evlilikler kardeşler arasında oluyormuş..
Bakı buraya dikkat işte.. !du.
Mısır Fravunu Tutankamun, buna bir örnek, gösetriliyor.. İddia bu ya..
Fravunun vucut anormallıkleri fazlaymış.. kim nereden gördü yahu..,
Mumyalanmış bedeninden hareketle mi bu kanıya vaıldı.. Vardırn, bilimin bir bildiği sorgulamayı kestim.
Bu örneğe ise bittim..
Diğer örnek veriliyor. Ve Kleopatra ile geliyo o örnek.
"Kleopatranın Annesı ve Babası kardestı.."
Aile içi evlimikten, öyle güzel bir hatun çıksın.. pes yani..
O vakit, bazı tezler çürüyor.. yok sa, ben mi yanlış yorumluyorum mevzuuyu.
Anne Baba kardeş, Kleopatra gibi bir şey nasıl oluyor.. çene yapısı düzgün, yemekte yiyebiliyor falan..
Eskilerden söz edenlere: “gördün mü..? nereden biliyon?”sorusunu sormakta, haksız mıyım şimdi ben..!!!