Siyasetin dilinde hep varsın… Söylediklerin ‘deve dişi’ gibi ifadelerdi, icraatlarına dair, tepki gösterilenler üzerine..

Geçende, bir paylaşıma konu oldun yine, ‘Benim vatandaşım’ diye hitap ettiğin, senin vatandaşının dilinden geliyordu yüz gülümseten ifade..
Diyordu ki vatandaşın; “Bugün yaşasaydı ‘Baba’; ‘Sosyal medyayı kapatalım da, vatandaş bize mi tıklasın’ derdi”
Yaşasaydı böyle derdi diye, senin vatandaşın,  sana olan özlemi dile getiriyordu özetle..
“Tencerenin götüremeyeceği hükümet yok..” sözünü, bu aralar sık işitir oldu Türkiye..
Her gece zam beklentisi var, bu beklenen de oluyor iken, trafik acayip rahatladı bu arada..
‘Benzin vardı da biz mi içtik!’ sözün düşüyor har an aklıma.. Benzin var da, biraz pahalandı bu aralar..
Trafikteki rahatlığın nedeni, pahalılaşan benzin sanki..
Yürüyenler çoğaldı, senin de dediğin gibi, “Yollar yürümekle aşınmaz” Bu sözün de sık tekrar da bu aralar..
Öyle çok anıyor, öyle çok hatırlatıyoruz ki dediklerini, hemen her gün Bizim Ofisin ziyaretçisi olan Kır atçılar, bizimle birlikte, hep yad ediyorlar seni..
Misal dün, İneklerini satıp, Milletvekili adaylığına soyunan Dümrek eski muhtarı Celil Yavuz geldi ofise.. “Kartal yuvası  ahalisi, selamünaleyküm” diye seslendi kapıdan girer iken..
“Biz ‘İZ’ bırakanları anarız hep, ‘İS’ bırakanları değil..” diye çıktı ağzından ilk sözü..
Ve ekledi hemen ardından da; ‘Baba’ dedi, olsaydı bu gün diye..!!!
Ölüm yıl dönümünde, yine andık seni hallice.. Bizim ofisin sık ziyaretçileridir sen gibi Demokratlar..
Kır atçılar, Demirelciler diye anılanlar gibi, bir dönem karşı siyasetin tarafı kim var ise, hep seni bu gün özlemle anıyorlar…     
Hemen her gün gündemimizdesin ‘Baba’  Bir değil ki tarihe geçen sözlerin, bini aştı.. Her biri de, konuya göre hep tekrarlandı.
Tarihe geçen sözler eden kaç kişi vardır ki şu fani dünyada.. Saysak, belki de iki elin parmak sayısı kadar hatırlananlar, ilk anda..!
Ve o İlk anda, ‘Baba’, rahmetli Demirel deniliyor sözün başında..
2015’ in Haziranı. Tarih; 17 Haziran.. Bir efsane politikacı ebediyen göçtü bu dünyadan..
Kabinede Bakanlık etmiş, Başbakan yardımcılığı yapmış, seninle birlikte pek çok programda yanında yer almış Çanakkaleli siyasetçi de seni özlediğini beyan etti dün.
Biraz da ondan bahsedeyim kısaca..
Ersümer’ de sana olan özlemi, birkaç cümlede özet geçen ifadeler geldi dün.. Çanakkaleli siyasetçi, Hukuk adamı Mustafa Cumhur, şöyle diyordu ‘Baba’
Ebediyete geçtiğin tarihin yıl dönümünde, 17 Haziran’ da ses veriyordu Ersümer.
Bu arada, demeden edemeyeceğim: 20f5’ in üzerinden, jet gibi geçti zaman..
San ki dün gibi söylediklerin ve hep kulağımızda ‘Baba’..
Isparta’nın gülü; Politikanın Sümbülü olmak kolay değil elbet.. Belki de bundan dolayı, sana olan bu büyük hasret.
Ersümer dedim de, Ersümer’ in dediklerinden bahsetmedim.. Çanakkaleli Mustafa Cumhur, şöyle diyordu:
“Sayın Cumhurbaşkanım; saygınızla, sevginizle, tevazu ve  hoşgörünüzle, bilginin tecrübeyle yoğrulduğu sözleriniz, hep özgürlükçü, hep Demokrat duruşunuzla özleniyorsunuz..
İlelebet Rahmetle, minnetle anılacaksınız, mekanınız cennet olsun, kabriniz nurla dolsun..”
Şu tartışmasız  bir gerçek bu arada..
Sadece ölüm yıldönümünde değil, her günün, her saatinde, her dakikasında, hep anılansın sen ‘Baba’
“Bugün yaşasaydı..!” diye başlayan her cümlenin içindesin..
Siyasetin bir başka idi.. Her bir sözün tarihe geçti. NOKTA!!!…
İç politika gibi, Dış politikaya ilişkin değerlendirmelerin de bir başka idi.. Her vakit  gülümsetendi sözlerin, tabii ki her zamanda düşündüren..
“Benim vatandaşım” diye başlayan cümlenin içinde yer bulan ifadeler, en okkalı cevaptı sana gelen eleştirilere.
Düşünmeden ettiğin sözün yoktu, bu kesinlikle belli. Çünkü, bugün dahi dediklerin, halen düşündürüyor..
“Senin vatandaşın, sana olan özlemi ve seni arayışı her an daha da büyüyerek artıyor” desem, sanırım doğru bir lakırdı etmiş olacağım.
Yaşanan her kriz, hissedilen her acı, dahası BÜYÜK TÜRKİYE’ nin her anı, sana ayrı bir özlem..
Siyasetin ve siyasetçinin dilindesin her an..  Kimsenin aklından da çıkmıyor o söylemlerin..
Tepkilerin, tepkilerin üzerine dediklerin, bu gün en zor zamanda, akla geldiğinde anlık da olsa, gülümsetiyor Senin vatandaşını.
Rahmetin bol olsun, Mekanın cennet olsun.. Çanakkaleli Mustafa Cumhur’ un da altını çizdiği gibi;  
“Saygınızla, sevginizle, tevazu ve  hoşgörünüzle, bilginin tecrübeyle yoğrulduğu sözleriniz, hep özgürlükçü, hep Demokrat duruşunuzla özleniyorsunuz..
İlelebet Rahmetle, minnetle anılacaksınız, mekanınız cennet olsun, kabriniz nurla dolsun..”