Daha öncede bahsettiğim konuya ilişkin, kimseden çıt çıkmadı... Demek ki, kimse için bir önemi yokmuş, o tadın...
Troya Yılı diye isimlendirdiğimiz o yılı hatırladınız mı..? Yoksa, herkesin aklından çıkıp gitti mi o yıl..!
O yıla ilişkin, Lansmanı da hayli görkemli gerçekleşen bir de tatlı vardı.. Troya tatlısı..
Öylesine akla gelip, yıla yakışır dişe düşünülmüş olsa gerek..
Bayramda, misafirlerimiz vardı il dışından...
Troya yılına özel, Troya tatlısı haberlerini izlediklerinden TV ekranlarından, 'O tatlıdan yiyelim..' talebinde bulundular..
Ara ki bulasın.. Çanakkale kazan, ben kepçe..
Adı varda, satan tek bir yer yok.. Zaten bayram, işyerleri randımanlı çalışmıyor..
Tatlı da zaten sırra kadem basmış..
Bahsettiğim bu tatlı gibi, unutulup giden bir lezzetimiz daha var..
Eskiler hemen hatırlayacak..
Adı: 'SOMATA'
80 evveli yılarda, tüm köy kahvehanelerinde olmazsa olmazdı SOMATA...
Çocuktum, Kilitbahir Park çay bahçesini işleten rahmetli İbrahim amca, sonrasında Necmi amca.. Çocuktum ya, hemen masaya bir SOMATA...
Tadı halen damağımda.. İçeriğinde acı badem ve dahası.. Kısacası pek lezzetliydi bu şu SOMATA...
O yıllarda, Çanakkale'de yaşayan Yahudi asıllı bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı yaparmış SOMATA' yı..
O üretirmiş bu eşsiz tadı. Yanında çalışanlardan biri, yıllar sonra göçmüş gitmiş Çanakkale'den.. Sonra da, ilk üreten isim gibi, rahmete kavuşmuş o da..
Bu durumda, eşsiz lezzet SOMATA, yok olmuş gitmiş..
Şimdilerde yaşı 70'i geçmiş dedelerden bi kaç avcı arkadaşım var..
Geçende konuştuk, oradan buradan.. 'Çay içer misin..?' sorusunu yöneltme sırası bana geldi takıldığımız kafede..
Aklıma birden SOMATA geldi.. Bendeki soru tabi tak diye:
"Dede, SOMATA içer miyiz..?" oldu..
Dededen gelen yanıt: "Le oğlum SOMATA mı kaldı..!"
Sonra da: "Nereden geldi şimdi senin aklına SOMATA..
Bak şimdi canım çekti.. Allah iyiliğini versin emii.." diye mırıldandı benim avcı arkadaşım dede..
Yıllar öncesine gittik bir anda.. O da, SOMATA için laflar etti, hem de tonla..
Geçmişteki tatlardan söz ettik sırasıyla.. O vakitler, hemen her hanede her kurban bayramı sonrasında doldurulan Bumbar' lardı mesela hatırladığımız bir başka eşsiz lezzet..
Geçmişten söz ediyor, o eski tatları anıyorsak, demek ki yaş ilerlemiş.. Ben mesela, 50' yi geçtim gitti. Yarım asırlık olsam da, eski tat' lar halen damağımda..
Sanıyorum ki öylesine dile gelen, lansmanı da hayli görkemli olan Troya tatlısı bir daha üretilmeyecek bu şehirde.. O yıl için var olup, yıl bitince yok olan tatlı, sana da selam olsun.
SOMATA' ya gelince..
Eyy SOMATA, seni ileriki yıllarda hatırlayacak kimse kalmayacak..
Yat kalk dua et, bizler halen hayattayız.. Sen de hep aklımızdasın..!
Çanakkale’nin, halen akılda kalan, ancak bir bir yok olan tatları, belki bir girişimcinin de aklına düşer de, gelecek nesiller de o tatları tatsın diye ürettirir. Kim bilir, belki da duyar bir duyarlı kişi sesimizi.. Hadi inşallah..
