PALAMUT TAMAM, SIRADA DENİZİN PADİŞAHI VAR...

Nar'a bile adını veren, Padişah balığı... LÜFER
Mevsiminde olur Nar'ları, Nar gibi kızarmış Lüfer' in üzerine şöyle bir sıkılır.. Limon yerine, lezzeti ekşilendiren Nar' dır...
Değişik bir damak tadıdır aslında, anti oksidan etkisi ile birlikte, Lüfer' in yanak etlerine de ayrı bir lezzet gelir bu sayede.
Sardalya ' lar tam da Lüfer'in ağzına layık. Gerçi kilo fiyatı halen 59' lerde de, Lüfer için en hakikatlii yemdir kıyı balıkçısı için Sardalya...
Sabah suyunda da etkilidir, öğlende de, akşam suyunda da.. Lüfer olsun yeter ki, Sardalya onu tutmak için güzel yemdir.
Oltacılık yapanlar bilir. Lüfer zamanı, en pahalıya dönüşse de ona yakalayacak yem, gözde sıfır gibi sayılır satıştaki rakam.
Bir aralar hatırlıyorum da, İzmarit arar dururduk Lüfer avlayabilmek için. Sanıyorum, yıl 2004... Bir İzmarit demek, iki Lüfer demek.
İzmaritten  yaprak diye tabir edilen iki yönlü yemlik kesilir, bazen Lüfer öyle bir sarar ki bu yeme, aynı yemle ikide8n fazla Lüfer tutmak mümkün olur.
Sardalya fiyatını görünce, azıcık söz edeyim dedim.. Mangallık değil yemlik olsun da, en güzel hobilerden birini doya doya icraa edelim.
Çanakkale çocuğuyuz, çoğumuz bu yıl doya doya mangala yatıramadık Sardalyayı. Yalan yok, tane yemedim kebabını..
Hele bir Lüfer balasın, bak ne yapacağım Sadalyayı.. Kelle kuyruk kısmına makas atıp, tek parça yem yapacağım Lüfer için.
BEN YİYEMEDİM AFİYETLE, DENİZİN PADİŞAHI YESİN. ZERRE GÖZÜM OLMAZ VALAHİ....
Ben yiyemedim çoğumuz gbii, denizin Padiyahı yesin doya doya sardalyayı. Yesin ki, olta ile avlayalım Lüfer'i.. Biz onu afiyetle yemesini biliriz evellallah.
Lüfer, olta ile avlanması sırasında tarifsiz bir haz verir balıkçıya.. Şöyle gergin haldeki takımı önce bir tasmalar.. O sırada büyük heyacan başlar..
Tarifsiz adrenalin... Öyle titrer ki eliniz ayağınız, sanki oltanın ucunda bir Aslan parçası..
Porsiyonluk olsa da avlanan Lüfer, sanırsınız ki bir orkinos yakalandı.. Su üstü yapar bir ara, kurtulmak için takla atar Lüfer..
Öyle bir ses çıkarır ki su üstü yapıtğı o anda, öyle bir şapırtı bayşar ki, Sörf yaparcasına yaklaşır kıyıya..
İlk tasmayı attınız attınız, yakalanması için..  Bu sayede olta şöyle iyici otursun diye damağına yapılandır bahsettiğim tasmalama.
Bahsettiğim heyecan da zaten bu sayede bayşlar.. Marifettir çünkü Lüfari avlamak..
Saatini, yemini  bileceksin.. yoksa, ne takarsan tak oltanın ucuna nafile.. 
Bazı zamanlar, tam da ezan vakti başlar yemlenme saati.. Sanki mübarek hayvan oruç bozarcasına, tam da o satte baylar yemlenmeye.
Deniz kurudu malum.. Son durum ne, tam bilemiyorum da, hele bir akımı başlasın Lüferin, dolarız yine Donanma önüne, Şakirin yerinde sahil boyuna..
50 lira iken Sardalya'nın halen kilosu, başka ne hayal kurar ki insan oğlu. Lüfer avlamak için dört gözle bekliyorum şu akım zamanını. Ve biliyoru ki ben gibi, çok sayıda Çanakkaleli aynı hayali kuruyor günlerdir.,. Hadi hayarlısı, şimmiden herkese rastgele.