Bu arayıştan bir türlü vazgeçemedik gitti!...
Yaz aylarında, sıcaktan şikayetimiz hep sürdü.. Kış gelince de, soğuk ve kapalı hava psikolojimizi bozdu.. Hep bunu savunduk.
Yaz geldiğine kimimiz sevindi, kimimiz öfleyip püfledi.. Tatil amaçlı sahil şeridine varanların keyfi hep yerinde oldu..
Peki ya; yaz sıcağında tarlada, bahçede, inşaatta , insan gücü isteyen iş dallarında çalışanların hali?!..
Sıcaktan , yakıcı güneşten en çok onlar şikayetçi olmalılardı ya, neyse..
Kısa adı: RA.. Yeani Güneş..
O olmasayıda hiç.. Ya da, hep tepemizde olsaydı?!..
İki durumda da tehlike çok büyük olacaktı..
Merak ettiniz mi hiç; Güneş hiç batmasaydı yaşam nasıl olurdu?..
Akşamları yıldızları seyretmeyi çoğumuz pek sever..
Peki ya, hep akşam olsayd!ı..
Yıldızlar hep gökyüsünü süslüyor olsalardı. Sever miydik gene onlara bakmayı?
Uzay sonu olmayan bir boşluk.. Ve hep gizemli oldu bizler için çocuk iken ökyüzü..
Hatırlarmısınız, akşam üstleri ay doğduğunda, koşardık sağa sola, Ay dede de, bizimle koşuyor sanardık o özlemin çektiğimiz yaş diliminde.
Çocuktuk, herşey gizemli idi aslında bizlere.. Gizemli şeyleri bugün dahi sevmemizin nedeni, belki de çocukluk alışkanlıklarımızdan kaypnaklı.
Yaz geldiğinde, sahile koşan çoçuklar olduk biz.. Çanakkaleliyiz ya.. Deniz önemli eğlence..
Güneşlenmeden yandık hep.. denizin içinde oynar iken cübmbür cemaat, gün boyu tepemizdeki güneş ayrı bir yaktı bizi.. Kara çocuklar olduk o dönem.. Hep bir koyu ten..
Şöyle şimdiyerdeki gibi, kumsala yat, güneşlen derdimiz hiç olmadı..
Oysaki, güneş önemli şey.. Güneşin yokluğu da, sürekliliği de dünya ve tüm canlılar için tam bir felaket.
Faydası kadar, zararı da çok elbet.. Kısa adı: RA.. Mısar hep öyle bildi güneşi.
Çıplak göz ile bakmak güçtür güneşe.. Uzun süre çıplak bedenle kalmak da altında sakıncalıdır.. Gütneş çarması denilen durumdan hiç bahsetmeyeyim.
Öleliçok oldu ve halen çok güneş altında çok kalanlar için o söz söyleniyor.. "Ayhan Işık gibi olursun!.."
Hep aynı sıcakılğı veren , aynı zamanda hayat kayanğı güneş, ya söner ise?
O vakit, ne para ne pul.. Hiçbir şeyin kıymeti kalmayacak. Her canlı, aynı kaderi paylaşacak.
Güneş sönerse; söndükten sekiz dakika sonra dünyaya ışıkları artık ulaşmaz olurmuş.. O vakit başlar kıyamet.
Dünya sonsuz bir karanlığa hapsolur ise ne olur?
İstediğmiz kadar aydınlatma görevi üstlenen cihazları kullnaalım.. Nafile..
Üstelik, güneşin sönmesiyle birlikte onun yörüngesinde yer alan tüm gezegenler yörüngeden çıkarlar imiş.. Bilim öyle diyor.. Bu tam bir felaket..
Bu arada, çok sevidiğimiz Ay dede.. Güneşin ışıklarını yansıtan ay dede, güneşin sönmesiyle birlikte görülmez olur imiş.. Bu da, ayri bir mesele..
Gökyüzü karanlığa gömülecek.. Peki ye, bu durnumda saman yolu.. Yıldızlar ne olacak?
Ay dede ışığını yansıtmaz ise şayet gürneşin, Okyanusların ilk 1 km'lik derinliğine kadar yaşayan tüm canlılara mezar olacağını da savunuyor bilim insanları..
Şöyle de bir ayrıncı var aslınad. Okyanus diplerinde, volkanik etkiler sonucu oluşan termal bacalar, Güneş ışığının yokluğunda çevrelerinin ihtiyaç duyduğu ısı enerjisini sağlayabildikleri için, bu şekilde hayat milyarlarca yıl kesintiye uğramadan sürebilir imiş.. Okyanusun dibine mi insek ne?!...
Bir de diğer mesele.. Diğer bir durum.Güneş hiç batmasaydı neler olurdu acaba?
Dünyaya ulaşan enerjisi, yaklaşık 2 katı olurdu. Klorofili bulunan bitki ve bezeri varlıklar geceleri oksijen tüketemeyecekleri için, fotosentez oranı artacak, havadaki karbondioksit azalacaktır ve havadaki oksijen artacak.. Fazlası zaten ölüm.. Migren ağrılarım için, kullanıdğımdan iyi bilirim hastane oksijenini.. Fazlası hakikaten zararlı..Beyin hürcerelir nakavt.
Bir deli soru daha.. Güneş hiç doğmasaydı?!..
Dini bütün insanlar bilir, felaket günü, doğudan değil de batıdan doğacakmış güneş..
Hiç doğmamış olmasını tercih edenler olabilir bu durumda..
Bilimsel bir gercçek daha. Güneş ortada hiç yoksa, dünya hızla soğumaya başlar ve canlıların büyük bir kısmı hipotermiden gider.
Şu ölümle ve gizemli dünyada, bence hiç hırs yapmamak gerek.. bu soruları ara ara sormak, yanıt aramak, bence tüm problemleri azaltır.. Haksız mıyım?..
Besin zincirini değişirme etkisine de yol açacak güneşin olmayışını akla getirin bir kere. Hani, çok fatura ödeten o mükemmel masa donatımlarını,bir kez daha düşünmeli bence insan..
Tüketmek yerine, stokçuluğa başlarmışız.. Hadi buyur, bu da ayrı bir mesele..
Stok yüzünden piyasadan çekilen gıda maddelerine bağlı, temin edemeyenlerin açlıktan ölümü..
İyisi mi; fazla da sorgulamamak gerek.. Dünya dönüyor, buna şükredelim yeter.
Düşünmenin fazlası, ayrı bir gizem, ayrı bir muamma..
Güneş tutulması vardı dün..Belki de ondan düştü aklıma güneş ve dahası.
Bu arada, WhatsApp çöktü.. Teknoloji gitti, hayat bitti sanki bir anda.. Herkesin ortak derdine dönüştü bu çökme durumu..
Ne de bağmılı olduk teknolojiye.. O Yoksa , hayatta bitti sanki !?..