Gelecek için, birlikte savaşmak.. Verilen ismi ile İttifak…
Günümüzde de ititfaklar yapılmıyor değil. Mesela: NATO.. Kime faydası var, kim ne kadar çok fyada asğlıyora deinmeyeceğim. Leakin, şunu da dile gterimeden edemeyeceğim.
Ukrayna’ nın, şu günlerde NATOya ait mühimmat stoklarını tükettiğinden bahsediliyor.
Rusya’ ya karşı, NATO yardımı mühimmatdları kullanan Ukrayna, böylelikle NATO stoklarını eritiyor ise şayet,yarın bir gün Rusya, Avrupa’ yı da hedef alan saldırılara başlar ise şayet, NATO üyesi Avrupa ülkeleri ne yapacaklar acaba?!..
Belki de diyorum; Putin tam da bunu hedefliyor. Belki de şşlye düşünüyor; “Stoklarınızı sürdürdüğünüz yardımla bitirin de, sizin de karşınıza öyle çıkayım!..”
Benim ki sadece bir teori. Fakat bu teorim doğru çıkar ise; olacakları Avrupa ülkeleri düşünsün diyerek, tarihe not düşmüş olayım şimdiden.
İttifak demiş iken, sözü ittifaka getirmiş iken, siyastteki ittifaklardan da söz etmeden olmaz elbet.
Lakin, şimdi buna ne gerek?!.. Olanca çıkplaklığı ile gelişmeleri zatten medyadan takip ediyor herkres.
Oluşan masa ve o masada belirgin şekilde gözlenmeyen başlayan bazı gergnilikler bir yana, siyasetin ittifakları daha uzun süre gündemimizde olacağa benziyor. Bu konuda da bazı öngürülerir var fakat, siyaseti başka bir günki yazımda kaleme almak niyetindeyim şimdilik…
Tarihteki ilk iittfak diyerek, devam edeyim güne.
İttifak, Talas Muharebesi sırasında kurulmuş....
Bu ittifaka ilişkin detaylara dönecek olursam, tarih vermem greke önce. Yıl; 751
Türkler ile Müslüman Arapların, tarihte ilk kez ittifak oluşturdukları tarih bu..
751 yılında Talas Irmağı kenarında gerçekleşen savaş sırasında, Arap ve Türk orduları Çinlileri ağır bir yenilgiye uğratmışlar.
Talas Muharebesi bu anlamda önemli., neden mi? çünkü; Türk-Müslüman ilişkilerinde ve Türklerin Müslümanlaşmasında bu ititfak bir dönüm noktası olarak gösteriliyor tarihçilere göre.
571 yılı, bir dönün noktası Kabul ediliyor anlayacağnıız. Türklerin İslam'a geçişi de bu tarihle başlıyormuş.. ben de yeni öğrendim.
Dahası; Türkler, İslam dininden önce Tengricilik dinine mensuptular , öyle biliriz değil mi?..
Ve, yaklaşık 10. yüzyıla kadar Tengricilik dini Türkler arasında en yaygın din olmuştu.. Tarih öyle yazıyor.
İslamiyet öncesi Türkler ile Müslüman Arapların ilk karşılaşması ise, 7. yüzyılda İslam Halifesi Ömer bin Hattab döneminde gerçekleşmiş… Bu bilgi de tarihte yer almakta.
Dört Halife'den sonraki Emeviler döneminde İslam daha çok Arap milliyetçiliği ekseninde gelişmekte olan bir dindi denilse de, ben okadar ısrarcı olmayacağım.. çünkü o dönemi yaşamadım…
Yaşayanların veridği bilglier ile tarihe geçen şu; İslam Devleti yeni fetihlerle oldukça genişlemişti.. Ayrıca da, Maveraünnehir' e kadar ulaşmış… Bu bilgiye de, ilk ittifak üzerine araştırma yapar iken ulaştım..
571 ‘ den, dönelim 700'lü yılların başına. O tarihte, cihat ilan ederek Türklerin yaşadığı şehirlere giren Arap-İslam devleti Emevîlerin komutanlarından olan Kuteybe bin Müslim, saldırı düzenlediği yerlerde Müslüman olmayan Türklere karşı oldukça sert mücadelelere girişmiş.. Ne ayıp… Ve de günah bence..
Böyle düşünüyorum çünkü, çk sayıda insanı öldürüp şehirleri yağmaladıktan sonra elde ettiği ganimetlerle ilerleyen Kuteybe bin Müslim, her ne kadar ölümüne değin faaliyetlerini aynen böyle sürdürmüş ve İslam'ı tanıtmış olsa da, onun yaptıkları Türklerin topluca İslam'a geçmeleriyle sonuçlanmadı… İslam’ da zorlama olmaz ki zaten..
Mantık dinhidir, NOKTA.. “Ömer bin Abdülaziz'in her tarafta kervansaraylar, hastaneler meydana getirme ve adil bir idare kurma fikri tatbik edilseydi, Türkler İslamiyete daha hızlı girecekti” yorumları da yapılmakta.. Bu yoruma, ilk ittifak araştırması sırasında, kaleme alınan bir anlatımı okur iken rastladım.
Mesele; Yağma ve ganimet içgüdüsünden dolayı cihat anlayışının ikinci plana atılması ve öncelikli olarak zulme başvurulması olmuş ise, bunun neresi savunulailir ki.. Değil mi?!.
Türk millet, akıllı bir millettir NOKTA.. Mantığı vardır, bu gibi hadiselere rağmen Türkler İslamiyete dolaylı yoldan girmeye başlamış.. Zorlamalara aldırış etmeden, mantıklı bakmış konuya, doğruyu görmüş bence..
“Bu gün, yine mantık devreye girer.. Mantıksız gelen herşey, blize ters düşer..” görüşünde olan tanıdıklarım ile ara ara yaptığımız sohbetlerde, ya bin ya on bin yıl öncesine dönüyoruz. Sonra, günümüze gelene kadar, 15-20 bardak çay içiyor, ança kendimize geliyoruz.