Günlerdir aklımda şu sözü etmek; “Ne fesleğenmiş arkadaş…”
Türkiye ve Çanakkale’ nin tüm sorunları çözülmüş gibi, bir fesleğen üzerinden politika yapmanın bu denli uzayacağı kimin aklına gelirdi?
Pardon duyamadım…
Şaka yapıyorum şaka. Ses veren yok elbet.
Bir tutuklama kararı ve buna bağlı siyaseten verilen tepki içinde geçen o fotoğraftaki minicik bir detay. Dikkatlice bakmaz iseniz, o detayı zaten göremezsiniz. Neydi o detay, CHP’ li Berberoğlu’nu tutuklayan hakimin oturduğu masada fesleğen saksısı etrafında yer bulan fotoğraf. Peki ya, o fotoğraf karesi yerine tanıdık bir başka isim olsaydı şayet, yine aynı tepki gelir miydi?
Ya da diyorum, varsayıdğımız gibi bir başka tanıdık yüz olsaydı o fotoğrafta, tanıdık o yüz bir şekilde görülmez hale getirilerek mi denilecekler dillendirilirdi?
Bir kez daha sorayım mı? Fesleğen saksısında yer bulan fotoğraf yerine, bir başka tanıdığın yüzü olsaydı. Mesela, ABD Başkanı?
Olur ya, iş yeri sahibinin pek hoşuna giden bir lider olduğundan ABD Başkanı, saksıları o sevdiği yüzle kaplasaydı. Adalete yön veren ABD başkanı mı olur du?
Çanakkale’ de sorunlar bitti. Her şey gül’ lük, gülistanlık. Refah ve ferah içinde yaşıyoruz. O nedenle de, tamamıyla can sıkıntısı ve uğraşsızlıktan, öküz altında buzağı arıyoruz. Öyle mi?
İnsanın aklına daha neler neler geliyor. Mesela esnafın hali. Açılıp kapanmaz cadde ve sokaklar. Sayayım mı?
Durduk yere, geçmişime küfür ettirmeyeceğim. Döneyim gündeme. Yani bir anda kentin gündemine oturan şu son çıkış ve karşılığında gelen yanıtlara.
Önce, en kısa olanı görelim. CHP’ li vekil Av. Muharrem Erkek’ in gündeme getirdiği ve hararetli tartışmaya yol açan fotoğraf karesi üzerinden veryansın misali söylenenler ve buna gelen yanıt sonrası konuşmalar.
AK Parti il Teşkilatından da yapılan değerlendirme. O’ndan da bahsedeceğim lakin, önce o değerlendirme için, ’İki satırlık’ tabiri ile gelen açıklamaya bakalım.
Tam olarak ; “CHP’Lİ MUHARREM ERKEK’TEN İKİ SATIRLIK AÇIKLAMA” başlığı ile, sayın vekilin Basın müşavirliği, Çanakkale’de ki medya kuruluşlarının e-posta adresine dile getirenleri gönderdi.
Tam olarak dedim de, bize gönderildiği şekliyle demek istedim. Ortada bir tam ya da yarım meselesi yok. Yanlış anlaşılmasın.
Açıklama tam da şöyle; “CHP Çanakkale Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Muharrem Erkek, AK Parti Merkez İlçe ve İl Başkanları ile İl Başkan Yardımcısının sözlerine ilişkin iki satırlık açıklama yaptı.
Erkek: “Yalan söyleyenleri ve siyasi ikbali için Bülent Turan’a yalakalık yapmayı görev bilenleri elbette muhatap almayacağım” dedi. “
‘Kısa kes Aydın havası olsun tarzı bir değerlendirme olmuş’ desem, acaba yanlış bir söz etmiş mi olurum?
Bırakayım da, sizler değerlendirin. Ben yorum yapmayacağım. Vallahi yoruldum. Bayram tatilini iple çekiyorum.
Şimdi geleyim, iki satırlık açıklamaya yol açan, AK Parti’ nin kadın il başkanı, Bayan karadağ’ ın sözlerine.
Klasik bir hitap ile kaleme alınmış açıklama; “Değerli basın mensupları;” dinelerek başlıyor ve şöyle devam ediyordu;
“Hepinizin malumu üzerine son günlerde CHP milletvekili Muharrem Erkek’in gündeme getirdiği bir safsata ile karşı karşıya kaldık.
Bizler bu konu üzerine açıklama yapmayı dahi gereksiz görürken, baktık ki bir deli kuyuya 1 taş atmış 40 akıllı taşı çıkarmaya çalışıyor”
Deli ve akıllılar yaklaşımına hiçbir yorum yapmayacağım. Dedim ya, oldukça yorgunum. Tatil bekliyorum. Bu yorum da siz de. Saygı değer okuyucularımız.
Açıklamanın devamında; “Mevzu bahis konuda CHP milletvekili Muharrem Erkek, 2015 seçimlerinde grup başkanvekilimiz Sn. Bülent Turan 'ın şehrimizden milletvekilliği adaylığı seçim kampanyasında dağıttığı fesleğenlerden politika malzemesi yapılmaya çalışılmış ama bu basit ve yalan siyaset anlayışı ile sayın Erkek baltayı yine taşa vurmuştur” deniliyordu.
Bu sözü, birkaç gün önce sayın vekil, AK Parti Gurup başkanvekili Av. Turan da kullanmıştı diye hatırlıyorum. Adeta bir kopyala yapıştır olmuş. Neyse artık. Olmuş bir kere.
Açıklamaya döneyim. Yorum yapmadan. Dedim ya yoruldum diye.
Sayın Bayan il başkanı Karadağ; “Muharrem Erkek’in ortaya atmış olduğu bu safsataya inanan bir grup işi daha da ileriye götürerek, o masada Bülent Turan’ın da olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmiştir.
Gerçek şudur ki; Enis Berberoğlu’ nun tutukluluk kararını veren Hakim Bayramiç ilçemizde görev yaptığı dönemde masada 1 CHP’ li ve 1 DSP’ li arkadaşıyla zaman geçirıyorlar, bişeyler yiyorlar içiyorlar orası bizi pek bağlamaz, biriside çıkıp ordan rabia işareti yapıyor,
Masada da vekilimizin adaylık döneminde dağıttığı fesleğenler var,
O fesleğenler insan ayrımı parti ayrımı yapılmaksızın herkese dağıtıldı,
Muharrem Erkek beyefendi yeni politika üretemediği için, çamur at izi kalsın politikası güdüp o fotoğrafı basına servis etti, ama işi eline yüzüne bulaştırdı ve grup başkanvekilimizi kullanarak kendisi prim yapmaya ve siyaset yapmaya çalıştı.
Oysa ki Muharrem Erkek bugüne kadar mecliste herhangi bir önergeyle veya Çanakkale’ nin sorunlarının çözümü ile ilgili hiç bir zaman gündem olamamıştır maalesef.
Kendisi ne bir ilçe başkanını nede bir belediye başkanını yanına alıp Çanakkale’ ye yatırım gelsin diye uğraşmaz iken, gündem olmayı farklı yollardan denemeye çalışmaktadır” diyor.
Bendeniz bu sözlerde, muhalefete bir muhalefet sezdim. Yanlış mı seçmişim…?
Neyse ne artık. Yorum yapmayacağım diyorum, yine de duramıyorum.
AK Parti’ nin kadın il başkanı sayın bayan Karadağ’ ın, sözlerine tekrar dönersek;
“Kendisi maalesef ne zaman gündem oldu diye baktığımızda, milletimizi derinden etkileyen “sınırımızda pyd olsun” sözleri ile HDP barajı geçtiği zaman pilav dağıtan belediye başkanının arkasında durduğu zaman ve bugün de olduğu gibi yalanlar ve ipe sapa gelmez iftiralar attığı zaman gündeme geldiğini görüyoruz” şeklinde, geçmişten verdiği örneklerle devam ettiğini gördüm.
Sonrasında denilenlere de göz atalım diyeceğim lakin, beni şu söz çok etkiledi.
Sayın başkan bayan Karadağ; “Arkadaşlar; O masada vekilimizin kendisi yok,Dublörü de yok,
Sadece seçim kampanyasında dağıttığı, üzerinde fotoğrafı olan fesleğen var, ama illa biri var diyorsa orada CHP ve DSP yöneticileri var. Onu kendisine bir kez daha hatırlatalım. Yargı siyasete bulaştı derken, bu fotoğrafı gösterip fesleğene değil kendi teşkilatlarına bir daha dönüp bakmasını öneririz” şeklindeki teklifte bulunuyordu.
Sonrasında da; “Olay tamamen bu durumdan ibaretken maalesef ana muhalefet bu olaydan nasıl politika üretirim dedi, İşi eline yüzüne bulaştırdı, Bunu defaatle söyledım şimdi yine söylüyorum,
Grup baksan vekilimiz Sn.Turan üzerinden kimse prim yapmaya kalkmasın, Yapmak isteyen de zaten eline yüzüne bulaştırıyor” diyordu.
Sanrım Ramazan nedeniyle olacak. Bir algılama sorunu yaşıyorum. Bu denilenler içinde, son satırda Anlamadığım şu, ‘eline yüzüne bululaştırmaya karşı bir durum mu hasıl?’
Saygıdeğer okuyucularım. Minik bir araştırma yaptım da, ne ondadır nu şunda durumu hasıl oluverdi. Ne o, ne şu partili haliymiş sanırım hasıl olan durum.
Yani o iki isim için Bayramiçliler; ‘zikredilen partilerin aktif üyesi olmayan isimler’ diyorlar…
Ben de, diyenlerin yalancısıyım.