Yazımın başlığı. Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk'ün yayınladığı kitabın adıdır...
Günahlarıyla sevaplarıyla yaşamış ve nurlar âlemine intikal etmiş olan Yaşar Nuri Öztürk hocamıza Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun.
Aşağıda okuyacağınız yazıyı 2011 yılında kaleme almış kendi kişisel sayfamda yayınlamışım.
“Dini yalanlayanı gördün mü?
İşte o, yetimi itip kakar;
Yoksulu doyurmaya teşvik etmez;
Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki;
Onlar namazlarını ciddiye almazlar.
Onlar gösteriş yapanlardır,
Ve hayra da mani olurlar.”
Kitabın iç kapağında bir uyarı yayınlanmış.
Uyarıda;,
"Tanrı'yla, dinin gerçeğiyle, hukukla, vicdanla yüzleşmek istemeyenler bu kitabı okumasınlar! Çünkü bu kitap, gerçeklerle yüzleşmekten kaçanlarla "Ilımlı İslam" adlı sömürge dinini gerçek İslam zannedenlerin tüm dayanaklarını, şiddetli bir Kur'an vuruşuyla param parça etmektedir." Diye yazıyor.
Kitaptan bazı bölümleri aşağıya çıkaracak olursak...
* Hz. Ömer gibi bir halife, hutbe okumakta olduğu bir sırada cami içinden birileri tarafından şu ithamla eleştirilmiştir.
"Sen bize nasihat etmeden önce, sırtındaki elbisenin kumaşını nereden aldığının hesabını ver."
* Kur'an insanının yüzü bir şey isterken Allah'a, bir şey verirken insana dönük olacaktır. Fatiha bu insanın birinci halini, Mâûn ikinci halini tablolaştırıyor.
* Mâûn Suresi, tarihin bütün engizisyon mümessillerini, bütün dincilik sahtekârlarını, bütün din aktörlerini deşifre eden mucize bir suredir.
* Allah ile aldatanlar yani makbul görünümlü melunlar, namı diğer İdris suretinde iblisler tarihin ve insanlığın en büyük kahır ve musibet kaynağı olmuşlar ve olmaya devam ediyorlar.
* En şerir mahlûk: Müraî tip Bu tipin Mâûn suresi verilerine dayanarak şöyle bir tanımı yapılabilir.
Müraî, inanç durumu menfaatlerine göre sürekli değişen kahpe tiptir.
* "Riya, siyah karıncanın karanlık gecede siyah yün kaftandaki yürüyüşünden daha sessiz ve sinsice yol alır." Türk asıllı Cârullah Zemahşeri