Bu sözü işitmeyenimiz; hatta bir ara söylemeyenimiz yoktur. “Bütün yollar Roma' ya çıkar'

Bu sözü işitmeyenimiz; hatta bir ara söylemeyenimiz yoktur. “Bütün yollar Roma' ya çıkar"
Gerçekte böyle midir peki?  Biraz geçmişe dönelim ve meselenin dibine inelim..
Şöyle de denilebilir; “Çok bilinen sözdür. Zannedilir ki İtalya'nın başkenti Roma için edilmiştir.”
Burada tüm yolların çıktığı Roma diye bahsi edilen; ‘Nouva’,  yani Yeni Roma imiş meğer.
Burası neresi mi? ‘Konstantinople’ yani; Dünyanın aşık olduğu yer, bir gelen ve gören, bir daha gelmek ve görme ister. Ve orası; İstanbul' dur.
Bu konuda, kaleme alınanları okudum, bilmiyordum açıkçası; ben de yeni öğrendim..
Şimdi sizlere de bahsetmek istedim.
Hikayesinden başlayalım aktarmaya..
İşte o hikaye; “-Bizans İmparatoru Büyük Konstantin, sadece beş bin kişinin yaşadığı Byzantium' u, Roma İmparatorluğu' nun başkenti yapmak ve yeni bir şehir yaratmak için 324 yılında kolları sıvıyor.
Hepimizin bildiği yere, yani; yedi tepeli şehre odaklanıyor. Bu 7 tepeli şehri, 14 bölgeye ayırarak işe koyuluyor.
Büyük bir saray önce,  ardından Senato Sarayı,  Aya İrini Kilisesi,  Kutsal Havariler Kilisesi (bugün yerinde Fatih Camisi bulanmakta),
Ve dahası; Ayasofya inşası.. 
Başlar ama bitiremez, otuz üç bin kişilik bir Hipodrom, su kemeri, kendi adını taşıyan heykellerle süslü bir meydan da var yapılaşma projesinde.
İmparator’un annesi Augusteum adına bir meydan inşa edilir ayrıca. Şehir ülkenin her tarafından getirilen antik sanat eserleri ile bir güzel süslenir.”
Hikayeden bahsedilen bir başka anlatımda; “ Şehrin korunması için eski surlar yıkılır ve yerlerine bugün hiçbir izi kalmayan Konstantin Surları inşa edilir. Ayrıca Ayasofya'nın önünden başlayarak Mese adıyla büyük bir bulvar (bugünkü Divanyolu Caddesi) açılır.” Şeklindeki bir ifadeye de rastladım.
Ve gelelim detaylara. Tam altı yıl süren bu yapılaşma faaliyeti sonunda ortaya muhteşem ve modern bir şehir çıkıverir.
 
Tarihler, 11 Mayıs 330 Pazartesi gününe geldiğinde, düzenlenen büyük bir törenle Byzantium, Roma İmparatorluğu'nun başkenti olur ve şehre senatonun da kararıyla ‘Nuova Roma’ - Yeni Roma adı verilir. Büyük törenlerle gerçekleşen kutlamaları anlatmaya gerek yok sanırım..
Bu görkemli açılış töreninden, İki yıl kadar geriye dönüldüğünde, yani inşaatın devam ettiği sırada bir gün baş mimar Leontius, İmparator Konstantin'e bir konuyu açmış..
Şunları söylemiş, tarihçiler de bundan bahsediyor.
Demiş ki; "Majeste, imparatorluk ailesi yakınlarının, senatörlerin ve devlet ileri gelenlerinin oturması için Kutsal Havariler Kilisesi'nin olduğu bölgeyi ayırdık.
Halk için ayrılan bölge ise Küçük Limanla büyük Liman arası. Gerek küçük Liman ve gerekse Büyük Liman'ın etrafı ticaret erbabına ve denizcilere ayrılmıştır.
Daha sonraki yıllarda yerleşim kendi mecrası içinde devam edecektir.
Ancak bir noktaya daha işaret etmem gerekecektir. Bizim kanımıza göre Byzantium dünyanın merkezi haline getirilmelidir.
Bunun için önce, halen Kudüs'te muhafaza edilen ve İsa tarafından dokunulduğu için kutsal sayılan bir taş vardır.
İsmi Milion. Bu taşın getirilip yıkıntı halinde bulunan tapınağın (O sırada henüz Ayasofya yoktur) karşısına yerleştirilmesi uygun olur.
Taşın olduğu yer dünyada (0/ Sıfır) noktası sayılmalı ve bütün mesafeler bu noktadan itibaren ölçülmelidir. Eğer bu gerçekleşirse, taşın hemen yanına bir büro inşa edilecektir.
Bu büronun görevi başvuranlara o noktadan itibaren uzaklığı ve yolları gösteren haritalar satmak olacaktır.
Bir örnek vermem gerekirse, Byzantium' dan Antakya' ya gidecek yolcular ve kervanlar buradan gelip harita satın alacaklar ve Antakya' ya kadar nasıl, hangi yolu takip ederek ve kaç günde gideceklerini bileceklerdir.
Ayrıca yollar üzerinde konaklama yerleri de işaret edilecektir. Böylece Byzantium dünyanın merkezi haline gelecektir."
İŞTE TAM DA BU ÖNERİ İLE BAŞLADI HERŞEY
Hikaye bu ya; aynen öyle olur. Milion Taşı Kudüs'ten getirilir. Ayasofya'nın karşısına yerleştirilir.
1453 yılına kadar o taşın bulunduğu yer artık dünyada (0) noktasıdır.
Onun için "Bütün Yollar Roma'ya çıkar", sözü Nouva Roma- Yeni roma yani Konstantinople yani İstanbul için söylene durmuştur..