Cumartesi günü yazıp gazeteye gönderdiğim yazımda oldukça umut dolu ve heyecanlı bir duygusallık içinde 14 Mayıs seçimleri için okkalı bir dilek tutmuştum.
Sonuç da dileklerim kabul edilmedi.Kılıçdaroğlu ve ekibi hem milletvekili seçiminde ve hem de cumhurbaşkanlığı seçiminde tökezledi.Kılıçdaroğlu’nun seçim plan stratejisi iflas etti.Kılıçdaroğlu her zamanki gibi başarıyı yakalayamadı.
Başarısızlığa bin bir çeşit mazeret bulmak elbette mümkün. Ancak önemli olan başarmak.
Millet ittifakı başarılı mı? Hayır.Papatya falında Kılıçdaroğlu’nun kazanacağı çıkıyordu.
Ama fallar yine bizleri yanılttı.Millet İttifakının seçimleri neden kaybettiğini derinlemesine araştırmaya gerek yok.
Millet İttifakı seçimlerini öncelikle Kılıçdaroğlu kaybettirdi.
Kılıçdaroğlu, etrafına topladığı sıfıra yakın oy oranına sahip, minik partilerin ikna gücü yüksek pazarlıkçı liderlerinin parlak sözlerine inandı.
CHP içindeki kliklerin motivasyonuyla kendini cumhurbaşkanı olarak görmeye başladı.
Bu sanmalar ve aldanmalar sonucunda Millet İttifakını yanlış yola saptırdı.
Bu uğurda da Meral Akşener’i bir oldu bittiyle karşı karşıya bırakarak, onu refüze etmeyi de göze alarak kendini Cumhurbaşkanı adayı ilanla bir çuval inciri berbat etti.
Meral Akşener yılların sağ siyasetçisiydi.
Sağ seçmen tabanını çok iyi tanıyor ve analiz ediyordu.
Kılıçdaroğlu ana ittifak ortağı Akşener’e güvenmek yerine tuttu diğerlerini tercih etti.
Meral Akşener, Kılıçdaroğlu’nun kazanamayacağını en nazik şekilde ifade ederek Yavaş ve İmamoğlu’nu önerdi.
Ama Kılıçdaroğlu diğer parti liderlerine ve kurmaylarına inanmıştı bir kere ve kendi adaylığını ilanda kararlıydı.
Cumhurbaşkanlığı yarışında Tayyip Erdoğan’ın hayalindeki rakip, Kılıçdaroğlu’ydu. Kılıçdaroğlu Tayyip Erdoğan için altın vuruşunu yaptı.
Kaybetmede mahir olan mahir olan Kılıçdaroğlu, son koz olarak kendisini sahaya sürdü.
Türk seçmenlerinin kronik siyasal davranışlarını görmemezlikten gelerek kendini cumhurbaşkanı adayı ilan ediverdi. Ve hem kendisi, hem de Millet İttifakı kaybetti. Millet ittifakı kaybetse de Millet ittifakı içinde kazanan AKP’liler vardı. Kılıçdaroğlu sayesinde Millet İttifakı iki tane daha yavru AKP doğurdu.
Tayyipli AKP, Davutoğlulu AKP ve Babacanlı AKP olmak üzere şimdi mecliste üç adet AKP oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan öyle veya böyle Davutoğlu’nu ve Babacan’ı yanına çekecektir.
Meral Akşener’e gelince;
İYİ Parti Lideri Meral Akşener tüm iyi niyetiyle hem kişisel, hem de parti olarak büyük riskleri üstlenerek Millet İttifakı masasına geri döndü.
Bu dönüş karşında partisi beklenen büyük seçmen patlamasını sağlayamadı. Ama ancak en azından oy kaybına da uğramayarak kendi varlığını muhafaza etti.
İYİ Parti artık CHP ile yollarını ayırmalıdır.
Belediye seçimlerinde eşit ortaklık şartları altında işbirliğini de göz ardı etmeden kendi yoluna yürümeli, tüm örgütünü gözden geçirmelidir.
Sonuç olarak;
İkinci tur için Kılıçdaroğlu adına umudu olan var mı?
Var diyen öne çıksın.