Bu arada, şöyle de bir laf etmekte fayda var bence;
“AKLIN YOLU BİR, NE DE OLSA…”
İşi ehli yapacak. Yapacak ki, hep anılsın.. Kurucusu olduğu şirketi, Markalaştırandı Hasan ağabey..
Çanakkaleli oluuca, yüz yüze iken, aretlim de dediğim isimlerden biri kendisi..
Tarihe geçecek bir karar ile, yeniden göreve gelmesinde emeği olanlar, Çanakkale için pek aynalı bir iş yaptılar vesselam..
Öyle ya; Aynası iştir kişinin. Lafa bakılmaz..
Bilim insanı, üstelik bir Çanakkaleli..
Şarkılara da konu Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde bir profesör kendisi..
Tıp adamı.. Akıllı bir Çanakkaleli.. Ömrünü, insanlığa adayanlardan sadece biri..
Şöyle de diyebilirim; O blir Çlıgın Türk!?..
Çanakkaleli olup da, hangimiz değiliz ki ayrıca?..
Ne de olsa Çanakkale Ruhu ile donanmış yüreklerimiz..
Söz konusu Çanakkale olunca; gerisi teferruat deyip, dünyanın en zor işi de olsa ağraştığmız, üstesinden geliriz NOKTA..
Koca profesör.. Şöyle yazmış, hemşehrisinin yeniden göreve getirilmesi üzerine;
“Hasan GESTAŞ ‘a müdür olarak geri dönmüşsün, tebrik ederim ..
Senin için gurur verici bir olay…
Türkiye’de çok az kişi için yapılan bir şey…”
Gelene bakacağımız kadar, geri gelişine vesile olana da bakmak gerek bence..
Bu noktada; Çanakkale sevdalısı olmak böyle bir şey diyeceğim…
İşin ehlini seçebilmek, bu sayede işi de yüceltmek.. Kurulduğu günlerdeki gibi Markayı büyütebilmek..
Gelene dedim de, geri gelişine vesile olandan söz etmedim sanırsam..
Dilerseniz, onu da Şehrimizde üst düzey görevde bulunmuş bir bürokratın yorumundan öğrenelim..
Ne dersiniz..?
Şöyle diyordu özetle.. Zaten, lafın tamamı kime anlatılır onu da iyi biliriz..
İki cümlede, özet geliyor şimdi..
“Hasan Yürükçü güleryüzü zekası ve problem çözme yeteneği ile çok değerli bir bürokrattır, yeniden hayırlı olsun…
Ayhan Gider abi çok doğru bir seçim yaptı…”
Aynen böyle bir yorumda, mevzuu özetle anlatılan oldu..
Böylece, ben demedim, bir bilen demiş oldu.. Kimse, yağlamış pullamışsın diyemez benim için, NOKTA…
Adını pandemi boyunca ezber ettiğimiz bilim insanı.. Alper hoca..
Bakın o ne demiş, GESTAŞ’ ta nerede kalmıştık dercesine göreve başlayan Hasan müdür için..
“Yıllar öncesinden bir anı…” diyerek girmiş önce söze..
Ve anısını özetlemiş hallice..
Kurduğu ilk cümle; “Çanakkale’de çok önemli bir derneğin toplantısını yapıyoruz …
iki otobüs, 80 civarında, tüm Türkiye’den profesörler…
Yarımada gezisinde planlama hatası ile gemiyi kaçırdık
Bütün program yarıda kaldı… Toplantıyı yapan kişi olarak çaresizim …
O zaman daha bu kadar popüler de değilim:))
iskelede ki görevliler akıl verdi , “Hasan beyi arayın yardımcı olur” dedi…
Ben de çekinerek aradım.. Çünkü tanımıyorum…
Kısaca yaşadığımız zor durumu anlattım..
“Tamam hocam ben ek sefer ayarlıyorum” dedi..
iki otobüse özel sefer koydu… Tüm Hocalar şok olmuştu …Bende tabii…
Ama çözüm odaklı, insiyatif alan birisi… Beni ve herkesi etkilemişti…”
Önemli bir şey, pratik şekilde çözüm üretebilmek..
Kaos yaşanmadan, krizi çözmek, adı üzeinde zaten kriz yönetimi…
Üzerine bir de Çılgın Türk, Çanakkalelilik eklendimiydi, bakın hele o işin keyfine..
Yeniden göreve gelen, ender isimlerden biri oldu bizim Çanakkaleli Genel Müdür..
Hayli enderdir böylesi durumlar.. Ha bu arada, aklıma gelmişken..
Ekonominin başına yaniden gelen ismin de hakkını vermeden olmaz..
Bilirndiği üzere; Yeniden önemli göreve dönen, bir isim de sayın bakan Mehmet Şimşek..
Kriz döneminde, krize çare olacak ismi bulmak da, ayrı bir marifettir haa..
Türkiye’ den yükselen ses; Teşekkürler Reis..
Peki ya GESTAŞ’ tan!?!.. Teşekkürler Ayhan abi…