Ağızları dilleri var, lakin konuşamıyolar. Serin bir köşede, kıvrılıp yatıyorlar.. Su, onların da muhtaç olduğu tek şey şu sıralar.
Hava sıcaklığından söz edip, daha da bunaltmak edğil amacım.. lakin, söylemek ve çaıra yapmak zorunda hissediyorum kendimi.
Yaradan, sessiz kullara sahip çıkmamızı, ihtiyaçlarına uzanan bir el olmamızı istiyor, Resul'ü de bunu yapmamızı buyuruyor..
Başka da sölyenecek söz bulamasam da, birazda insaf ve vicdan diyorum..
Bir kap su o kadar.. Evimizin önüne, iş yerimizin griişine, sokaklarda köşe başlarına, falan yani..
Kediler,köpekler, kuşlar, kurtlar, çevremizdeki dahası doğadaki yaşam ortaklarımız için..
Peki ya bizler.. Soğıuk su tüketip, hararetimizi söndürmeye çalışanlar..
Yapmayalım bunu.. Uzmanlar diyor.. Oda sıcakılğında su tüketelim...
Kim ki bu uzmalar? demeyi şimdi.. Uzman işte.. İsim mı lazım illa ki de???..
Uzmanlar, bu yıl 60 yılda bir bunaltıcı sıcaklar yaşanacağını güler evvelden hatırlattılar.
Bu sıcakların, 40 günü için kedi günü (20 gün orta süreli kedi günü) yaşanacağını ve sıcaklıkların 45°C'nin üzerine çıkacağını hatırlatttı günlerdir o uzmanlar.
Adı kedi sıcakları.. Benim bahsettiğim gibi, belki aklımıza gelsin diye kediler, onların ismini almış bu sıcaklar.. Kim bilir???
Haberlere de konu şu sıralar yakan kavuran bu sıcaklar. Malezya, Endonezya, Singapur ve diğer ülkeler öyle fazlası ile sıcak hava dalgası yaşıyorlyar ki, anlatılamaz mış..
Artvin'de kar yağdığı yönündeki haberleri işitmişsinizdir.. Hele ki, karadeniz'i olumsuz etkileyen şiddetli sağanak..
Bir yerde soğuk ve kar, bir yerde bunaltan sıcakta gelen yağmur.. sel olup, hayatı felç eden yağışlar..
Kimi ülkelerde, uyarılar peş peşe geldi. 40°C ile 50°C arasındaki yüksek sıcaklıklara hazırlıklı olun şeklindeki uyarılar bize de geldi.
Bizlere bi de şu uyerı geldi.. Kimden uzmanlardan..
Her zaman oda sıcaklığında temiz su için ve yavaşça için ilk istenilen oldu.
Peki ya; neden oda sıcaklığında su..?
Yanhıttan önce, Soğuk su veya buzdan kaçının şeklinde de uyarılar vardı, onu da es geçmeyeyim.
Sıcak bir günde yapmamız gerekenleri sıralıyordu uzmanlar.. diyorlardı ki;
Sıcaklık 40°C'ye ulaştığında çok soğuk su içilmemesi gerek.. Çünkü küçük kan damarlarımız yırtılabilirmiş, ve ya patlayabilirmiş..
Bu arada; çok terlediniz, bir an önce serinlemek istiyorsunuz.
Bu durumda, kesinlikle şunu yapmamamız öneriliyor..
Vücudunuzu soğuk sudan uzak tutun.. İçimesi durumunda yaşanacak olumsuzluklar, vücudun soğuk su ile buluşmasında da sorunmuş..
Sıcaklık 38°C'nin üzerine çıktığında ve siz sokaktan geldiğinizde evinize, sıcak ve ya ılık su için.. Boşa dememiş büyüklerimiz, Çay harareti alır diye.. Çay gibi, su da ılık olmalı, içiniz yanar iken, sıcağa soğuk su dökmeyin demenin bir diğer yolu işte, çay hakkında söylenilen..
İsim isteyeceksiniz yine de, ben kısaca uzmanlar diyeceğim.. Banyo yapmadan veya duş almadan önce en az 30 dakika kadar bekleyin diyor, bilenler.. Yani uzmanlar..
Şöyle bir konu var ki, soğuk karşısında da yaşanılan durum.
Birimiz, sıcak karşısında serinlemek için hemen duş alır. Duş aldıktan sonra çenesi tutularak hastaneye kaldırılır.. Yüz Felci geçirmiştir.. Yaşanılan bir hikaye bu...Unutmayalım ki, Kış aylarında, soğuk da yüz felci nedeni.. Sıcak kanşısında, vücudun soğuk ile buluşması.. Aman aman.. sakın ha..
Sıcak kaşısında; gölge arayalım.. serin bir köşe bulalım.. Güneş az gören bir yer olabilir.. Ağaç gölgesi bence kesin çözüm..
Güneşin en etkili olduğu saatlerde, onu da söylemeyeyim artık.. Herkes biliyor.. Mümkünse, sokakta olmayalım.. Maazallah…
Yavaş hareket etmek, fazla efor sarf etmemek de, sıcak karşısında alınabilecek bir önlem..
Benim vaz geçilmez metodum bu.. Yavaş hareket..
Şimdilik hoşça kalın.. Sıcaklar karşısında soğuk su tüketip, olası sağlık sorunları yaşamayın..
(NOT: SOKAK YAŞAYANLARI, YAŞAM ORTAKLARIMIZ İÇİN BİR KAP SU’ YU ÇOK GÖRMEYİN..)