O ya da bu nedenle, kimin baş ağrısı şikayeti olmaz ki? Çok nadir bence, baş ağrısı şikayetinde bulunmayanlar.

Kronik Migren nedeni ile, ağrı başladığında hayatı zindana dönehlerden biri olyarak, banhsedeceğim haberi okudğumda, “Ya ???” diye kaldım.. ‘Ya’ der iken, ‘yoksa..’ kaygısına kapılmadım değil...
Haberdar olanı şaşkına çeviren o vaka Rusya’da..
Rusya'da baş ağrısı şikayeti ile Sağlık kurumuna gidiyor bir adam.. Alın bölgseide bir şişlik var bu arada..
Rus uyruklu adamın alnında oluşan şişkinliğinin nedenini anlamak için, sağlık görevlisi bir dizi uğraş vriyor.
Şişliğin altında, 15 cm uzunluğundaki bir solucan olduğu anlaşılıyor.,.
Evet yanlıy okumadınız. 15 cm’ lik bir solucan, adamın alnında..
Bu vakanın tepit edildiği şehir, Novorossiysk..
Adam şişliğin sivrisinek ısırığı enfeksiyonuna bağlı olduğunu düşünüyor önceleri.. Yaz malum.. Sokakta haşerat dolu..
15 CM’ LİK İNCE UZUN BEYAZ BİR SOLUCAN
Şiş bölgeyi açıyor sağlık çalışanı. Şişliği kesmek için aletler kullanıyor.. Mhutemelen nester atıyor şişliğe.
Bi dre ne görsün; ince, beyaz solucan var orada.
Ne midir bu solucan? Nasıl mı gelmiştir oraya..?
Uzmanlara göre; bu solucanlar, genellikle ishale ve ateşe nede de oluyorlarmış.
Dahası, bu tür, nsanlar ve diğer hayvanların vücutlarında yaşayan bir parazit türü imiş..
Tuhaf bir durum var. Sağlık çalışanı, solucanı sergilemeye karar vermis..
Haberde şöyle de bir anlatım vardı;
Hastane personeli, "En bilgilendirici bilgi ultrason muayenesi ile elde edilir," demekte.
Bu parazit türünün türünü, Rus Doktorlar, "dirofilariyazisin" diye tanımlamışlar, insanlarda nadir görülen bir hastalık olduğunu da belirtmişler…
Ne kadar korknuç bir hikaye geldi aslında bu konu bana..
Bazen, parazit ilaçları ile vücudumuza ulaşmış olabileceği varsayılan bazı türlere karşı önlem almaktayız.. Özellikle; evinde evcil dostu olanlara, önerilmekte bahsettiğim ilaç kullanımı ile bu tedavi yöntemi ..
Rusya’daki solucan olayını işitince, baş ağrılarımın nedeni benzer bir şey olabilir mi diye düşündüm bir an..!!!
Belirtiler, yani sözü edilen bir şişlik yok çok şükür ağrıyan kısımda.. Şakaklardan giriyor Migren, hayata küstürüyor o anlarda insanı..
Çeken bilir, Migren ağrısını..Bu alarda, çözüm belli bende.. İlaç almak yok.. Oksjijen soluyorum, geçiyor.
Oksijen der iken, bildiğimiz nefes alıp vrdeğimiz çevremizdeki oksijen değil yahu.. Hastane tipi kullanım.. Oksijen tüp içinde, özel sistem aparatları ile burundan alıyorum, tarifi zor ağrım geçiveriyor..Dozu biraz yüksek lakin. Tüp içindeki, minik topu havaya iten saatteki ayar, 6,5-7 litre seviyesinde, maksimum 15 dakika soluyorsunuz, ağrı geldiği gibi küt diye kesiliveriyor.
Havalar sıcak.. Gürneşte kalmak da baş ağrısına nedeni..
Gölgede olsak bile, zaman zaman esen rüzgar kesildiğinde, nefes almamıza engel, sıcak hava ve nem, baş ağrıtmaz da, ne yapar ki zaten..
Kafada tonla düşünce de olunca, ağrı kaçınılmaz genelde.
Sizleri bilmem de, bu sıcak havada bir yudum suya ihtiyaç duyan sokak yaşayanlarını düşünmek de benim başımı zonklatıyor.
Bir kap içinde su koyuyorum bazı noktalara, birileri gelip tekmeliyor, oradan uzaklaştırıyor kapları.
Nedeni ne imiş biliyor musunuz bu tavırlarında ısrarcı olan bazılarının..
Kedi köpeklerde, alışkanlık yapıyormuş o kap içindeki su ve mamalar.. Ordan ayrılmıyormuş sokak yaşayanları..
Bir köşede, gölge bir noktada beklemeleri bile, bazılarını rahatsız ediyor ise…
Hatta, sürü halindeki serçe kuşları bile rahatsız ediyor ise birilerini, insan olanın başı nasıl zonklamaz ki!?!..