Cinayeti işlerken de ilk gelerndir ya katil.. Sonaında,Olay mahalline ilk önce katil gidermiş...
Plisiye roman yazarları da pek bahsederler bu detaydan.. Filmlerde de geçer ayrıca, senaryoda vardır mutlaka bu detay.
Gelelim, "nereden çıktı bu konu şimdi?" ye..
Çanakkale Kent Şurası Dernek Başkanı sayın Tonka vurguladı: "Biden olay mahallinde..." diyerek.
Şimdi, biraz yıllar evveline dönelim mi?
Kent Şurası Dernek Başkanımız Bünyamin Nami Tonka'nın, yayımlanan bir yazısı... Tarih, 2017 sanırım..
"Tarihin Kilidi-Çanakkale Muharebeleri...
...Ortadoğu demişken, Sultan 2. Abdülhamit zamanından beri Siyonistlerin de bir Osmanlı toprağı olan Filistin’e yönelik emellerinin bulunduğunu, Osmanlı’nın çöküşünü sağlayacağı umulan Çanakkale saldırısından ve muhtemel bir İngiliz zaferinden pay kapmak için sembolik bir katır birliğini Gelibolu’ya gönderdiklerini de belirtelim. Bu katır birliğinin askerleri arasında, ileride İsrail’in ilk başbakanı olacak olan David ben Gurion ve İsrail cumhurbaşkanlarından Yitzak ben Zvi de bulunmaktadır.
Siyonistler, her ne kadar Çanakkale’de hedeflerine ulaşamamış olsalar da, İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Balfour’un 1917’de Lord Lionel Walter Rothschild’e hitaben yazdığı açık mektupta Yahudilere Filistin’de bir ülke vaad etmesiyle büyük bir aşama kaydetmişler ve nihayet 1948’de kurulan İzrael Devleti’yle de hedeflerine ulaşmışlardır. Yani Çanakkale’de sadece emperyalizme karşı değil Siyonizm’e karşı da savaşılmıştır."
Evet, ifadeler aynen böyle.. Şimdi de, dahası idalerde sıra..
Sayın Başkan Tonka; " Filistinli Araplar toprak satmamıştır, söylemi palavradır. Bunu en iyi Alan Kılavuzları bilir.
Zion Mule Cops yani Sion Katır Birliği, Filistin'den gelen Yahudilerce kurulmuştur.
Bunlar, bir taburluk asker çıkartmıştır... Komutanları da Trumpeldor'dur... Tam adı Joseph Vladimirovich Trumpeldor'dur.
Bunların İngiliz Komutanı John Henry Patterson'dur.
Bu birliğin ilk kurucusu ve fikir babası Vladimir Japotinsky'dir.
1915'te Çanakkale 'ye gelmişler ve biz onlardan bir kaynağa göre yedi, başka bir kaynağa göre de on bir kişiyi öldürmüşüz. Yani, biz, Siyonizm' e karşı Çanakkale' de de mücadele etmişiz...
Bunlardan birisinin mezarı da Tekke Koyu mezarlığında, koy tarafında onlu mezar dizilişinin orta tarafında Jakops adlı Yahudi'dir... Yani, Arapların yaptıkları olumsuzluklardan onları kurtarma yoluna gitmemeliyiz...
Bu Filistin davasına zarar vermekte ve Araplar bir türlü devlet olamamaktadırlar.
Başlarındaki hırtlar, her zaman Yahudi ve Hıristiyanlarla iş tutmaktadırlar. Bu yüzden Maide Suresi, 51.Ayet'e de karşı gelmektedirler...
Araplar, Türkleri seviyorsa Mekke'de ve Medine'de bir tane bile Türk eseri bırakmadılar. Kabe'nin yanına yapılan saat kulesi neyin nesidir?" sorusunu da yöntmekte idi..
Bence de; Sahi, neyin nesi o sasat kulesi...????....
Kent Şurası Derneği Başkanı sayın Tonka, devam edilyordu..
Dilyordu ki; " Türkler, minare boyundan daha büyük bina yapmamışlardır ki o yerleşim yerinin müslümanlardan oluştuğu görülsün, diye...
Yine, Umum Irak Müfrezeleri Komutanı Süleyman Askeri Bey, niçin intihar etmiştir?
Çanakkale ve Galiçya'da savaşıp Filistin'de İngilizlere, size daha iyi hizmet ederiz, diye karargâhıyla teslim olan Kolordu Komutanı Yasin Hilmi Bey ve 7. Tümen Komutanı Nasuhi Beyleri de unutmamak gerekir...
Bu Yasin Hilmi Bey, önce Suriye'nin sonra da Irak'ın ilk Genel Kurmay Başkanı olmuştur. Gertrude Bell'den de ödül ve takdir almış bir zattır... Yani, islam davasına ihanet etmiştir...
Arada, başka şeyler de söylenebilir...
Günümüze gelince...
İsrail bir terör devletidir... Sadece Türkiye'den giden Yahudiler orada yetkili olsa bu tür olaylar olmazdı... Onlar, daha hoşgörülü kişilerdir. Çanakkale 'den giden tanıdığım, sınıf arkadaşım Yahudiler de vardır ve onlar, bu işin hep dışında kaldılar...
Asıl tehlike, İsrail' in vadedilmiş toprakları bizim Hakkari, Van, Ağrı, Kars, Erzurum, Tokat, Kayseri, Mersin hattını da içine alacak bir "Bütüv İsrail" idealidir ki bunun için biz çok uyanık olmalıyız...
Hemen güney sınırımızda "Kırk Bin" kişilik bir ordu kurulmuştur... Bu ordu kime karşı kullanılacaktır. ABD, bizim Siha'mızı vurdu. Burası uçuşa yasak bölge ve burayı Rusya Kontrol ediyor. Türk uçakları için burada uçuş yasağı var ;ancak, ABD uçakları serbestçe uçuyor...
O zaman bizim için tehlike hem de yakın bir zamanda ABD ve hazırladığı güçlerle bir savaşımız olacaktır, demek mümkün... Daha sonra da iğdiş edilmiş kuvvetlerimizle de İsrail'le savaşma durumunda olabiliriz. Bu tehlikeyi görüyorum... " şeklindeki tespitini açık şekide dile getiriyordu.
Bu anlatım da pek dikkat çekici.. Sanıım, siz de oöyle bulacaksanız,'Dikkat çekicçi..'
Sayın Tonka, şöyle diyordu; " Hödük bazı Arap ülkeleri de İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, İsrail, Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimi'yle, ortak tatbikat yaptı. Bu tatbikat kime karşı yapıldı?
Yine, ABD uçak gemisi, bizim petrol ve doğal gaz arayan gemimizin tam yanına demirledi... Bu iyi niyet göstergesi midir?
Biz, tarihi iyi bileceğiz ve Arapların da aklını kullanmalarını ve Şeyh'ten Şıh'tan kurtularak aklı başında bir devlet olmalarını da desteklemeliyiz...
Günümüzde Benyamin Netanyahu, yeni Hitler'dir... ABD, bu Hitler'in Göbels'idir... Her ikisi de cezalandırılmalıdır. Tabii ki İngiltere'de...
Son sözüm: Yıkılasın İsrail, Enkazını göreyim! Sana ülke diyenin, Yüzüne tüküreyim.."
Bu arada, sayın Tonka'nın bu ifadeler dile getirdiği öfkeyi, hissetmeyenimiz yoktur sanırım..
İki satır daha ekleyip dediklerine NOKTA diyordu sayın Tonka..
Önce; "Ortaşark, huzur için, İsrail için, yeni Nebukadnezar'ını beklemektedir..." diyordu,
Sonra da, NOKTA dedirten o sözü ediyordu;
"Olay mahalline ilk önce katil gidermiş.Biden olay mahallinde..."