Elbette, Çankakale'de var o listede.. Detayları; sayın Bakan paylaştı..

İçişleri Bakanlığı, suç ve suçluya göz açtırmıyor.. Göreve geldiği günden buyana Bakan Yerlikaya adeta tarih yazıyor.

Emniyet güçleri, yurdun her bir köşesinde Devlet gücünü gösetriyor. Mafyasından, mufyasına.. Özellikle de zehir tacirlerine göç atırılmıyor.

Sosyal medyasından, dün yine alkışlatan sonuca dair bilgiler paylaştı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya.

Tam, 73 ilde son 3 günde ruhsatsız silah taşıyan şahıslara ve silah kaçakçılarına yönelik olarak düzenlenen Mercek-4 operasyonlarından söz etti.

Rakamlar ürkütücü.. 697 ruhsatsız tabanca, 25 uzun namlulu tüfek, 54 kurusıkı tabanca, 115 ruhsatsız av tüfeği olmak üzere toplam 891 silah ele geçirilmiş bu başarı ile noktalanan operasyonda.

Ve tamı tamına, bin  127 şüpheli şahıs  gözaltına alınmış..

İçişleri Bakanı Yerlikaya sosyal medya hesabından kamuoyunu bilgliendirdiği açıklamasında, 73 ilde son 3 günde ruhsatsız silah taşıyan şahıslara ve silah kaçakçılarına yönelik olarak düzenlenen Mercek-4 operasyonuna ilişkin detayları verdi dün.

Bakan Yerlikaya operasyonlarla ilgili;

"Halkımızın huzurunu kaçıran organize suç örgütlerinin ve onlara silah temin edenlerin peşindeyiz.

Onları adalete teslim etmeye kararlıyız." vurgusu yapıt ayrıca..

Çanakkale'yi de kapsadı bu operasyon.. Ve dahası iller..

Detayları aktaracak olur isek; sayın bakanın da dediği gibi;

"İl Jandarma Komutanlıklarımız ve İl Emniyet Müdürlüklerimiz tarafından İstanbul, Adana, İzmir, Antalya, Ankara, Samsun, Bursa, Mersin, Diyarbakır, Şanlıurfa, Kocaeli, Gaziantep, Konya, Sakarya, Osmaniye, Hatay, Manisa, Tokat, Balıkesir, Kayseri, Kahramanmaraş, Trabzon, Aydın, Elazığ, Çorum, Şırnak, Batman, Bingöl, Malatya, Mardin, Ordu, Tekirdağ, Uşak, Edirne, Muğla, Niğde, Adıyaman, Denizli, Erzurum, Kastamonu, Kırıkkale, Muş, Rize, Ağrı, Afyonkarahisar, Amasya, Çanakkale, Düzce, Eskişehir, Giresun, Karabük, Nevşehir, Sivas, Bitlis, Burdur, Kütahya, Aksaray, Ardahan, Bartın, Bayburt, Bolu, Erzincan, Gümüşhane, Kars, Van, Yalova, Yozgat, Bilecik, Çankırı, Hakkari, Isparta, Kilis ve Siirt’te yapılan MERCEK-4 operasyonlarında 891 ruhsatsız silah yakalandı."

Bakan Yerlikaya, bazı şehirlerimizde yakalanan ruhsatsız silahlar ile gözaltına alınan şüphelilerde söz etti ayırca.

 Şu bilglieri paylaştı sosya medyasından; "İstanbul'da 136 tabanca, 5 uzun namlulu tüfek ele geçirildi. 195 şüpheli şahıs gözaltına alındı.

Adana’da 58 tabanca ele geçirildi. 70 şüpheli şahıs gözaltına alındı.

İzmir’de 37 tabanca ele geçirildi. 45 şüpheli şahıs gözaltına alındı.

Antalya’da 34 tabanca, 1 uzun namlulu tüfek ele geçirildi. 70 şüpheli şahıs gözaltına alındı.

Ankara’da 30 tabanca ele geçirildi. 51 şüpheli şahıs gözaltına alındı.

EMNİYET GÜÇLERİNE TEBRİK...

Operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamızı ve Kahraman Emniyetimizi tebrik ediyorum.

MİLLETİMİZ MÜSTERİH OLSUN...

Aziz milletimiz müsterih olsun, ruhsatsız silah temin edenlerle ve silah kaçakçılarıyla da mücadelemiz kararlılıkla sürecek." diyerek..

Gölgeleri gibi takip edilenler var.. Onlar, huzuru kaçıranlar.. Suç işleyenler..

Özetli diyebiliriz ki; Emniyet güçlerimiz, her zaman heryerdeler...

 

*                      *                     * 

KEKİLİ' NİN ŞARKISI, GERÇEK OLSA KEŞKE...

MURAT KEKİLİ' Yİ BİLİRSİNİZ DEĞİL Mİ? ZULME İMZA ATAN İSRAİL İÇİN, NE DE GÜZEL BİR ŞARKI BESTELEDİ..

'Yıkılasın İsrail, enkazını göreyim.. Sana ülke diyenin, yüzüne tüküreyim"

Şarkının sözlerinden bir bölüm, tam da böyle.. Üstelik, şu günlerdeki zulmü dair edilmedi bu sözler..  Şarkı dilden dile olalı yeni değil yani..

Yıkılasın israil denileli çok oldu, çok...

Son günlerde yaşanan olaylar sonrası Sanatçı Murat Kekilli'nin “Yıkılasın İsrail…” isimli şarkısı sosyal medyada yeniden gündem oldu.. Nasıl olmaz ki ayrıca.

Hastane saldırılarını, üstelik gözünü kırpmadan yapanlara ne denilebilir ki?

Küvezdeki çocukları bile, düşman görüyorlar.. Yetmiyor, biraz büyümüşleri, bebekleri.. Çocukları. Kadınları, yaşlıları..

Şimdi de, son hastane saldırısı ile doktorları…

Doktoru gözaltına alıp, yaralılar ölsün diyorlar açık açık..

Dünya sesiz.. Peki ama neden? Bu neyin sessizliği, niçin sessizlik?..

Sözün bittiği yerdeyiz.. Gelinen bu noktadan sonra, zulmü yapanı da, sesiz kalanı da Yaradan’ a havale etmekten başka ne yapabiliriz?...