Uyutulmaları söz konusu ‘can’ lar üzerine, içimden geçenleri yazmaya niyetliydim ki, o da ne?

Adamın dibi’, sanki zihnimi okumuş. Bu konu üzerine yazı vermiş içinden geçenleri..

VİCDAN yapıyorum saatlerdir. İçimden geçenleri seslendirsem, Popülasyonları arttı diye katledilen çanlardan söz etsem mi, etmesem mi derken, yazdıklarını sık sık sizlerle paylaştığım mesleki büyüğüm, Ali Kayadibi ‘nin güzel ötesi yazısı düşte e-posta adresime.

 Avustralya’da, bir zamanlar yaşama şansı bulan Develer’ in sayısı, artınca, yetkililer, çok su tüketiyorlar diye, infaza başlamıştı. Helikopterler kullanılmıştı bu canların katledilmesi sırasında, havadan ölüm kusulmuştu, silahlar ateşlendiğinde. Sonra, Avustralya genelinde, yangın felaketleri!?!..

 Tövbe tövbe. Ne geldi bakın aklıma. Yaşam hakları var tüm canlıların. Yaradan’ ın verdiği can’ı, yaradan da başkası almamalı..

 Ayrıca, bir can dostun ömrü ne kadar ki? 10 bilemedin 15 yıl..  Kısırlaştırılıp, barınaklarda besleyip, gözetim altında tutmak, çok büyük zaman değil yani.. Bence tabii ki..

‘Adamın dibi’ bu konu üzerine düşüncelerini özetlemiş.  Özellikle paylaşmak istiyorum sizler ile..

İnsanla hayvanlar arasında sıkışan vicdan muhasebesi” diye atıyordu baylığı ali ağabeyim.

Sonrasında da düşündüklerini şöyle alıyordu kaleme;

*          *          *

“Biz zavallı toprak kurtları” diyor bir İtalyan köylüsü, “daha çok hayvanlarla konuşur, onlarla koklaşır ve daha çok onlara benzeriz.”

İnsanın kendini geliştirip, tamamlaması hayatın her alanını idrak etmesiyle mümkündür.

Konuya bu şekilde girmemin nedeni siyasetçilerin vereceği bir karara tarafsız olduğumu beyan içindir. Siyasetten bağımsız, insani ve idrak sahibi bir bakış açısı geliştirebilmek içindir.

Konu neydi?

AK Parti'nin sokak hayvanlarına yönelik kanun teklifine göre, sokak hayvanları için İngiltere modeline benzer bir yöntem uygulanacak. Sokak köpekleri önce sahiplendirilmek için barınaklarda 30 gün bekleyecek. Bu süre zarfında sahiplenilmeyen köpekler uyutulacak.

 

Dünya Hayvan Hakları Bildirgesi ne diyor?

Madde 2- 1. Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir.

2. Bir tür hayvan olan insan, öbür hayvanları yok edemez, bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez, bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir.

3. Bütün hayvanların insanlarca gözetilme, bakılma ve korunma hakları vardır. Korkutmadan yapılmalıdır.

İNSAN MI HAYVAN MI?

İkisinden biri tercih edilecek bir şey değil. Böyle bir seçim insan için vahşet, hayvan için kıyamettir!

Kentlerde insanların saldırıya uğramasını bugüne dek önemsemeyen zihniyetin, çözümü doğrudan hayvanların öldürülmesinde bulması vicdana sığmaz.

Dünya Hayvan Hakları Bildirgesini, yaşanan coğrafyada hayvanla kurulan bağları yok saymaktır.

Medenileşmekle, şehirleşmek aynı şey değildir.

Köylerde köpek saldırısına uğrayan insan yok gibidir.

Eğer bir köpeğin koruduğu sürüden koyun çalmıyorsa, köpeğe emanet edilen mekâna izinsiz girmiyorsa, bir köpeğin canını yakmıyorsa… Köpek durup dururken kimseye saldırmaz.

Pekiyi şehirlerde durum niye böyle?

Bugünün sorusu ve sorunu olmadığı için çözümü de bugün birden bulunamaz.

Öldürmek tek çözüm olamaz!

Dedik ya medenileşmekle şehirleşme aynı değil diye…

Şehirlerde uygar altyapınız yoksa hayvanla köylerde bile kurulan sağlıklı ilişkiyi kuramaz, günümüzün sorununa çare olacak çözümü üretemezsiniz.

Ortada derin, köklü ve çözümü çetrefilli bir sorun var.

Şimdi tek cümleyle “çözüm budur” deme cehaletini gösterenlerin safında değilim.

Sokrates, “İnsan, sorgulayan bir hayvandır” der. Aristoteles ise “İnsan düşünen bir hayvandır” tezini savunur. Batılı filozoflar, hayvan benzetmesi yaparak hayvan ve insan arasındaki çizginin fiziksel özellikler değil tamamen düşünce yapısı ve kavrayışla ilişkili olduğuna vurgu yapar.

Şimdi hayvandan ayrılma zamanıdır. Düşünce olarak farkımızı göstermenin imkânları vardır.

Hayvana hak etmediği sonu, tek çözüm diye sunmak insan onuruna yakışmaz.

Uzun bir geçmişe dayanan sorunu yine uzun bir zamana yayarak, öncelikli can güvenliği sağlayarak çözüm üretmek insanın onuruna yakışandır.

*          *          *

Tam olarak böyle idi üstadımdan gelen, kaleme alınmışlar..

Vicdan yapıyorum. Sokaklarımızda,  sessiz kullar kalmayınca, unutulup gidecek o anlamlı söz;

“Hayvan sevmeyen, insan sevemez!!!”