Ölüm Allah’ın emri, Ebedi şu ayrılık olmasa?..

 Gazeteci arkadaşım, büyüğüm. Ahmet Ertan…

Acı haber, tez yayılır.. Öyle de oldu.. Tedavi gördüğü Devlet Hastanesi’nde, bir daha açmamak üzere gözleri yumdu gazeteci Ahmet Ertan.

Hürriyet Haber Ajansı (hha), Bayramiç muhabiri olarak başlamıştı mesleğe. Çok okuyan, bilgi birikimi haliyle çok olan bir isimdi kendisi..

Felsefe ise felsefe, edebiyat ise edebiyat… Yapardı, hem de adam gibi…

Hürriyet Haber A<ansı, yani (hha), yılar içinde Doğan Haber Ajansı (DHA) ismini aldı.

Ahmet ağabey, uzun yıllar, Edremit DHA muhabiri olarak görev yaptı ve sonunda da emekliye ayrıldı.

Gazetecinin emeklisi olmaz. Gazeteci, hep yazmak çizmek ister.. O da öyle yaptı.. Bir süredir, Çanakkale’de yaşamaya başladı gazeteci Ertan.

Hayat zor.. Şartları daha da bir zor..

 Oralara hiç değinmeyeceğim, bu konuda her kesimden insanın  morali ben gibi, pek bozuk nede olsa..

Ahmet Ertan, aramızdan daim ayrılan gazetecilere karıştı. Belki bir kurtuluş şu ölüm.. Belki de, ebedi rahatlık, kim bilir?  

Fatura düşünmez yok, ay sonu nasıl gelecek diye düşünmek yok, ne yiyeyim ne içeyim, soğuk, sıcak, falan filan ve dahası.. Hepsinden kurtuluyor sanki ölünce bir insan…

Çok gazeteci arkadaşını kara toprağa verenlerdenim. Yıllar içinde, öyle çok meslektaşımı, mesai arkadaşımı kaybettim ki!!!

Hepsi yaş olarak büyüğüm, tecrübe olarak eline su dökemeyeceğimdi vesselam.

Mehmet Cantürk, Tuncay Atalay,Turhan Narler, Yaşar Türe, Şahin Akbulut, Savaş Yazıçı, Celal İmren, Orhan Mutay, Cahit Yılmaz, Mehmet Çelen, Ayhan Öncü, önce gidenler oldu aramızdan.. Şimdi de, Ahmet Ertan..

İl merkezinde, uzun yılar mesai yaptığım ve isimlerinden söz ettiklerim, nurlarda uyuyun inşallah..

İlçelerde yaşamını yitiren meslektaşlarım var bir de.. Gelibolu, Çan, Biga.. Haber nerede, onlar oradaydı bir zamanlar.. Haliyle, bizlerde, aramızdan ayrılan adını üstte zikrettiklerim ile habarin olduğu yerdeydik vesselam.

Yıllar yılları ne çabuk kovaladı. Bedenlerimiz yaşlandı, hastalıklar çoğaldı. Ecel geldi, baş ağrısı bahane oldu kısacası.

Ebediye yolcu ettiğimiz, tüm mesleki büyüklerime rahmet diliyorum.. Mekanlarınız cennet olsun..

 

*          *          *

HAYAT DEVAM EDİYOR.. BİRAZ DA GÜNDEMDEN…

Dünyanın gözleri önünde yaşanılan katliama seyirci kalmış olsalar da bir süredir, şimdilerde tanıyan tanıyana Filistin Devletini.

Bu da bir şey. Ve bu bence büyük bir şey..

Şöylemi demeliyim yoksa; “Şimdi Filistin devletini tam tanıma zamanı.”

Böyle oldu, bence sevindirici bir gelişme bu..

“İsrail, insanları diri diri yakarak öldürüyor, artık buna son vereceğiz.” İfadelerini kullanan bir ülke..

Norveç Dışişleri Bakanlığı imzasını taşıyor, sözünü ettiğim o  cümle..

Dahası da var elbet.. misal;  İsrail, Filistin’i tanıyan İspanya'nın Doğu Kudüs'teki konsolosluğunun Filistinlilere hizmet vermesini yasaklaması ..

Bu arada, Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ ın o ifadesini hadi gel de alkışlama?

Sayın Fidan çok önemli bir bilgi verdi. Alkışlanası bir bilgi.

İşte, o bilgi; ”Filistin'i tanıyan devlet sayısının 150'ye çıkmış olması fevkalade önemli.”

Bu güzel gelişmelerden sonra, naçizane şöyle diyeceğim, müsadenizle;

“Nihayet, dünya sarsıldı ve kendine geldi, ne dersiniz? Yanlış mı yorumluyorum son gelişmeleri? Siler ne dersiniz?”