ŞAHSEN, TEŞEKKÜR EDERİM ‘BAY’ BAŞKAN

Siyasi kimliği kadar, bir Hukukçu gözüyle bakıp, derinlemesine irdelediği belli.. Konu hassas. Uyutulmaları gündeme gelen sokak yaşayanları için;

“KISIRLAŞTIR, AŞILAT, YERİNDE YAŞAT” görüşünü savunan Belediye Başkanı Sayın Av. Muharrem Erkek, can dostları severlerin bence gönlünü kaptı.

“Kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat” sloganı attığı paylaşımıyla, açık açık bakışını kaleme alan Çanakkale Belediye Başkanı Erkek, sokağın sesine ve taleplere yanıt sunuyordu ayrıca.

NET SÖZLER ETTİ…

“Unutmayalım ki tüm varlıklar, hepimiz ekosistemin bir parçasıyız.

Sahipsiz dostlarımızın yaşamına kasten son vermeyi kabul etmemiz mümkün değildir.” diyordu önce.

Ardından da; “Tüm sorunlar insani ve bilimsel bir yaklaşımla çözülebilir.

‘Kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat’  #KatliamYasasınaHayır” ifadesini kullanıyordu.

Barınak çalışanları, kedi köpek ve tüm sokak canlılarını sevenlerden oluşturulsa ülke genelinde, eminim ki tek bir sorun yaşanmaz.

Çünkü, her bir cana en üst düzey anlayışla yaklaşan bir görevli, hep dile getirilen şikayetlerin tekrarlanmaması için büyük özveri gösterir. Sorun diye gündeme gelen, ‘sözde sorun’lar çözüm bulur. Naçizane bu düşüncemi bu sayede paylaşayım istedim.

BU ÇIKIŞI LE, SOKAK RAHATLAR

Söz konusu gündem maddesine ilişkin tepkiler çok günlerdir.

İlgili STK’ lar basın açıklamaları yaptı, bir tür eylem planı hazırlığında olacaklarının sinyalini de verdiler.

Çanakkale Belediye Başkanı Sayın Erkek’ in net sözler ile konuya bakışını duyurması, birçok insanımızın yüreğine su serti. Bir diğer deyişle, olası eylemlerin Çanakkale’de hayat bulmasının önüne geçildi.

Çünkü, bu şehirde sokak köpekleri “u-yu-tul-ma-ya-cak” denmiş oldu.

Bu pencereden bakıldığında, Merkezi yönetimin aleyhinde insanlar sokağa çıkmamış olacak. Yani diyorum, Yerel Yönetim çözüm üretir tavır sergiledi. (bence iyi bir şey yapıldı)

Laf açılmış iken. Sıcaktan nefes alamaz hale geldik. Gün içinde, su ihtiyacımız o kadar çoğaldı ki…

Şimdi, elimizi vicdanımıza koyup, sokak yaşayanlarını bir düşünelim mi?

Çok susayan bir kedi, bir köpek.. Dahası. Kumrular, Serçeler, Kargalar, Güvercinler…

Bin bir çeşit yaşam, markete gidip, yada mahalle bakkalına, su isteyemez ki!...

Biz insanlar, evimizin, işyerimizin kapısı önüne, bahçelere, kuytu köşelere, gölge noktalar olması daha iyi olur.. Su, sıcaktan buharlaşmaz, ya da kaynama noktasına gelmez bu sayede.

Birkaç kap su bırakmalıyız diyorum.. Gülük olarak, tazelemeli, hatta gün içinde kontrol etmeliyiz. Göreceğiz ki su kapları kısa sürede boşalacak. Sıcaktan bizler gibi kavrulan can dostların, bir yudum suya çok ihtiyaçları var.

Kısacası; vicdan sahibi Çanakkaleli, can dostların saha çok ihtiyacı var…