CHP’ li Çanakkale Belediyesi’ nin Ekim ayı Meclis oturumunda yaşanılanlar için günlerdir çok söz edildi.
Edilen sözleri hatırlatıp, şöyle dendi, böyle tepki geldi tekrarı yapmayacağım. Kamuoyu günlerdir adeta ezber yaptı.
Yeni söylenilenler ve verilen tepkilere göz atacak olursak, bu kısmı da dile getirmek hayli uzun olacak. O nedenle, ‘Nedenini biliyoruz…’ şeklindeki söylemi ile hali dikkatimi çeken çıkıştan söz etmek istiyorum.
TBMM Anayasa komisyonu üyesi de olan CHP’ li Çanakkale Milletvekili Av. Muharrem Erkek; “CHP’ li Belediyelere yapılan baskıların nedenini biliyoruz” diyerek, bence gündeme damgasını vuran bir diğer sözü etti.
Meclis Genel Kurulu’nda söz alıp, görevlerinden istifa ettirildiklerini öne sürdüğü AK Partili Belediye Başkanları’ndan da söz etti, iddiasına göre CHP’li belediyelere yapılan baskıları da anlattı.
Özetlemeye çalışırsak sayın vekil, TBMM’ de yaptığı konuşmasında, ‘AK Partili Belediye Başkanları hakkında soruşturma ya da FETÖ ile bağı yoksa neden zorla istifa ettirildiler’ diye ilgili bakanlığa yönelttikleri soruyu anımsattı.
Sonra da,”İçişleri Bakanlığı, sorulara yanıt vermedi” diye de ekledi.
İktidar partili Belediyelerden gelen İstifa haberleri, siyaset kamuoyunun en çok takip ettiği gelişmelerden. Bu konu da, hakikaten de ivedi yanıt bekleyen soruların kafalarda oluştuğunu gözlemliyoruz.
Merak edilmeyecek gibi mi ayrıca…? Şahsen ben de o meraklılardanım.
Neyse, zamanı gelince muhakkak ki bu konuya dair sözler edilecektir.
Beni bu konudan da çok merak ettiren, Çanakkaleli sayın vekilin; ‘Nedenini biliyoruz’ sözleri.
Bu çıkışı, istifalar için değil, iddiasına göre CHP’ li belediye başkanlıkları üzerindeki baskıya yönelikti.
Yaşam sürdüğümüz, memleketimizin de Belediye Başkanı CHP’ li olunca, bu çıkışa kulak vermemek hiç olur mu…? ‘Olmadı elbet. En azından benim için’
Sayın vekil Av. Erkek, CHP’li belediyelerin üzerinde kurulmak istenen baskının gerçek amacının ne olduğunu çok iyi bildiklerini dile getirirken, sözünü nereye getireceğini hayli merak ettiğimden, kendisinin TBMM Meclis tutanaklarına da geçen dediklerini yalan yok soluk almadan okudum.
Ben gibi, muhtemel sizler de merak etmişsiniz. ‘Bilinen ne..?’ diye. Buyurun, birlikte göz atalım sayın vekil’ in dediklerine.
Önceki gün, TBMM’ de görüşülecek torba yasa için yapılan oturumda söz alan sayın vekil Av. Erkek, aynen şöyle diyordu;
“Bu hafta Genel Kurulda görüşeceğimiz torba yasanın İç İçişleri Komisyonundaki görüşmelerinde İçişleri Bakanına sorduk:
"İstifa eden ve istifaya zorlanan belediye başkanları hakkında, örneğin Kadir Topbaş hakkında, Melih Gökçek hakkında bir soruşturma var mı?" dedik.
Yüzümüze baktı ve cevap vermedi, ya da veremedi.
Bu belediye başkanları hakkında bir soruşturma yoksa, bir iddia yoksa niçin istifaya zorlanıyorlar?
Eğer bir yolsuzluk iddiası varsa veya FETÖ' yle bir iltisak, illiyet bağı söz konusuysa haklarında niçin soruşturma yok?”
Her yeni güne başladığım ve birlikte çay içip cigara tüttürdüğümüz mekanda da, benzer sorulara yanıt arayan öyle çok tanıdığım var ki. Saymakla bitmez. Hepsi de acayip siyasetle ilgili ağabeyler, kardeşler.
İnanın, sohbet oradan buradan dönüp, mutlaka bu konuya gelir oldu.
Sayın vekil de, sokakta konuşulanları birebir dinlemiş ve belki de kendisi de bizzat sohbetlere iştirak etmiş olmalı ki, benim de sık duyduğum türden soruları dillendirmiş.
Peki ne mi olmuş..? Aktarıyorum ya olanı.
Sayın vekil’ in TBMM’ de yaptığı konuşmasında, Çanakkale yaşayanı olarak sözün dönüp dolaşıp geldiği yer, tutkuyla ve şak la bağlı olduğum kentim olunca, bir başka pür dikkat oluyorum.
Gelelim bu konuya. Sayın vekil demiş ki Mecliste;
“Bir belediye başkanı hakkında bir soruşturma olmadan istifaya zorlanması demokrasiden ve hukuktan ne kadar koptuğumuzun da bir göstergesi.
Aynı İçişleri Bakanı CHP'li belediyelere müfettişler göndermeye başladı”
İşte tam da bu cümle ardından, “Bize de mi geldi…? Atladık mı yoksa” olmuyorum.
Öyle ya, Çanakkale Belediyesi de CHP’ li.
Bu merağımı gideren sözlere yenisi ekleniyor ve sayın vekil Erkek diyordu ki;
“Onun için, hak, hukuk, adalet diyoruz ve Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin üzerinde kurulmak istenen baskının gerçek amacının ne olduğunu çok iyi biliyoruz”
Cumhuriyet Halk Partili Milletvekili sayın Erkek’ in, bu dediklerini özetler ve benim de e-posta adresime gelen metni tekrar tekrar okusam da, çok iyi bilindiği belirtilen o bilinenle ilgili söz’e rastlayamamış olmanın üzüntüsü ile son cümleyi okuyorum.
Son cümle, Meclis’e yönelikti ve tam olarak da şöyle idi; “Teşekkür ediyorum”
Ekim ayı meclis oturumu sonrası, sayın belediye başkanı Gökhan ve AK parti Grup başkanvekili de olan Meclis üyesi Av. Ömercioğlu arasında geçen konuşmalar, bilindiği üzere AK parti kanadından tepki dolu açıklamalar getirdi
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ ın, son sözü de hayli dikkat çekiciydi.
İşte bu son söz’den hareketle, Çanakkale için de bir bekleyişe geçildiği duyumları arta dursun, şehrin sokakları ‘ha geldi, ha gitti’ diyor da başka bir şey de demiyor
Geldi beklentisi ne mi…? Bence sokaklara bir kulak kabartmak gerek.
Sokak bangır bangır bağırıyor. Benden söylemesi…