Öyle bir soru yönetti ki, gel de tebessüm etme…

CHP’ li vekil sayın Erkek’ten gelen, Kış lastiği üzerinden yönelen o soruya gelecek yanıtı, şimdiden bende merak ediyorum.

Sayın Başbakan Yıldırım’a, yazılı olarak yanıtlaması talebi ile soru yönelten CHP’ li Çanakkale Milletvekili Av. Muharrem Erkek, özetleyecek olursak;

"Kış Lastiği Düzenlemesiyle FETÖ'nün Hangi Birimi Çökertildi..?” diye sormuş.
Bu soru, başlığı ilk okunduğunda ‘bir önemli konunun sulandırılması’ gibi düşünceye yol açsa da, bence öyle olmamış tabi.
CHP’ li vekil Av. Erkek’ in, basın ofisince e-posta adresime gönderilen, soru önergesine ilişkin açıklama metninde;
“15 Temmuz kontrollü darbe girişimi sonrasında, Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu'nun, 21 Temmuz 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 2016/9064 sayılı kararı ile ülke genelinde Olağanüstü Hal (OHAL) ilân edildiği” diye kaleme alınan bir bölüm vardı ki, şahsen bu bölüme de bendeniz oldukça dikkat kesildim.  
Nasıl yani? bu anlatım da ne denmek istenmiş? ‘Kontrollü darbe girişimi’

Neyse, beni aşan bir soru olsa gerek. Gelelim, TBMM Anayasa Komisyonu üyesi de olan hemşehrimiz CHP’ li vekil Av. Erkek’ in sözlerine;

“1982 Anayasası'nın 121'inci maddesinin 3'üncü fıkrasında "Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir." hükmü yer almakta ve OHAL Kanun Hükmünde Kararnamelerini (KHK) düzenlemektedir” şeklindeki anlatım ile, bir nevi Hukukçu kimliğini de konuşturmuş.

Sonrasında, Keyfilik anlamına gelmeyen, bir hukuk rejimi olan ve Anayasada hükme bağlanan OHAL'de çıkarılan KHK'ların, bahsi geçen fıkradan da anlaşılacağı gibi, OHAL'in gerekli kıldığı konularda çıkarılabileceğini ve süre açısından da OHAL süresiyle sınırlandırılması gerektiğine dair bir anlatımda bulunmuş.

Açıklama ve anlatım, hukukçu bir isimden gelince, ne yalan söyleyeyim, ilgili madde ve fıkralara ilişkin bir araştırma yapma gereği duymadım. Aksi durumda, yani sözlerin sahibi hukukçu olmasa bakar bakıştırır, önce denilen doğrumu, anlatım tam mı diye bakardım da, diyorum ya, sözlerin sahibi hukukçu, ondan ötürü araştırma için hummalı bir çalışma yapmıyorum.
Doğru değil ise söylenilenler ve anlatımlar, günahı sayın vekil Erkek’ in boynuna.

Şimdi soru önergesine geleyim. Sayın Milletvekili Av. Erkek imzalı soru önergesi için kaleme aldıkları şöyle sürüyordu;
“FETÖ' nün devlet içine yerleştirilmesinin ardından, yerleştirildikleri birimlerden uzaklaştırılmasını hedef alan OHAL döneminde çıkarılan KHK 'ların kısa bir süre sonra FETÖ ile ilgisiz konu, kişi, kurum ve kuruluşlara yöneldiği; sürecin, ömrünü FETÖ ile mücadeleye ayıran gazeteci, yazar, akademisyen ve memurların kıyımına dönüştüğü görülmüştür.
Aynı zamanda anayasal bir hüküm olan süre sınırlaması aşılmış, OHAL süresiyle sınırlı olmayacak, devlet içinde kalıcı nitelikte düzenlemeler yapılmış, önlem mantığını aşacak çok sayıda düzenleme ile kişilerin mağduriyetlerine yol açacak kararlar alınmıştır”

‘görülmüştür’, ’alınmıştır’ diye, kesin anlatım la noktalanan bu son iki paragraf, böyle de son bulmuyordu. Sorulardan önce bir anlatım bir anlatım.

Sayın vekil,  örnekleme de yapıp, o bölümü de şöyle dile getiriyordu;
“Örneğin; kış aylarında yolcu ve eşya taşımalarında kullanılan araçların kış lastiği kullanmalarına, İşsizlik Sigortası Fonu'na, bankacılıkta kredi kullanımına, çoğu devlete ait olan ait şirketin Varlık Fonu'na devredilmesine, referandum öncesinde, kampanya dönemlerinde parti temsilcilerine eşit söz hakkı tanımadığı ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK)  ilkelerine aykırı yayın yaptığı gerekçesiyle, eşitliğe aykırı olarak yayın yapması halinde özel televizyon ve radyo kanallarına verilmesi öngören yayın durdurma ve para cezaları uygulanmamasına dair pek çok OHAL ile ilgisi olmayan konu OHAL KHK'ları ile düzenlenmiştir”

Vallahi, ilginç bir söylev ve tespit. Nereden varıldı bu konuya. Nasıl bir araştırma yapıldı. Pes yani. Politika yapmak demek ki böyle bir şey. Benim aklıma hiç gelmeyecek bir çalışma yapılıp, bu kanıya varılıp, ardından da soru üretmek.
Hakikaten politikacı olmak zormuş. Aklımın ucundan dahi geçirmeyeceğim bir uğraş olarak, asla düşünmemek üzere politika bende bitmiştir. Konuyu açmamak üzere kapatıyorum. Zor iş bu politika ve politikacı olma. Bana göre kesinlikle değil.

Bizde kendimize bazen, araştırmacı gazeteci falan diyoruz ya, ‘nerede anam böyle araştırma merakı bizde…’ diye de ekleyeyim de, dürüst davranayım.

Sayın vekilin, sorulara başlamadan önce bu aktarımı, hayli ilgimi çekti. Olur da bir gün, bende sorular soracak olursam, yani işim gereği bu sayfalardan, demek ki böylesine bir çalışma üretmiş olmam gerekiyormuş.

Döneyim soru önergesinin içindeki anlatımlı bölümün sonuna ve nihayetinde sıralanan sorulara;

“Bu durum kamuoyunda şaşkınlıkla karşılanmakta, açık biçimde hukuksuzlukların önünün açıldığı, yine bir KHK ile görevlerinden ihraç edilen ve hatta edilmeyen Anayasa Hukuku akademisyenlerce dile getirilmektedir”
4 maddeden oluşan sorular öncesi, bu kadar anlatım ve sonunda nihayet o 4 soru.

Çok mu laf paylaştım diye sormadan önce, umarım bir soru önergesinin öyle kolaycacık hazırlanmadığına dair bir örnek sunmuşumdur da, ‘Neden bu kadar uzun uzun yazıyorsun?’ şeklindeki soru da sizden gelmeden önce;  ‘sizce neden yazmışım? Anladınız mı?’ diye ben soruvereyim…

Çok laf paylaştım sanırım. Olsun, en azından öyle çokça duyduğumuz sonu önergesinin nasıl hazırlandığını, içeriğinde neler olduğunu ve nasıl bir araştırma yapılarak, nihayetinde sorulara gelinebildiğini gördük.
Tamam tamam kızmayın. Geldim sorulara. Buyurun işte o 4 soru;
  

1. Hükümetinizin FETÖ ile mücadele konusunda bir plan, program ve stratejisi bulunmakta mıdır? Varsa yukarıda bahsi geçen OHAL KHK'ları bunların neresindedir?

1. OHAL KHK'sında kış lastiğine dair yapılan düzenleme, FETÖ'nün hangi birimlerini çökertmeye yöneliktir? Kış lastiği düzenlemesiyle FETÖ ile mücadelede hangi kazanımların sağlanması beklenmektedir?

1. Hükümetiniz döneminde FETÖ ile birlikte gerçekleştirdiğiniz Ergenekon, Balyoz, Askeri casusluk gibi kumpas davaları da dahil olmak üzere, bütün yaşamını FETÖ'nün benzeri hukuksuzluklarına karşı mücadeleyle geçirdiği tüm kamuoyunca bilinen kişilerin OHAL KHK'sı ile görevlerinden ihraç edildikleri; kamuoyunda FETÖ'cülüğü ile bilinen ya da bu durumu ortaya çıkan kişiler tarafından düzenlenen belgelerle görevlerinden ihraç edilenlerin sayısının çokluğu düşünüldüğünde Hükümetiniz ile FETÖ'nün eski günlere dönmek amacıyla sulh sağladığına dair dile getirilen çeşitli iddiaların doğruluğu güçlenmektedir. Bu konuda Hükümetinizce herhangi bir girişimde bulunulmuş mudur?

1. Eşitliğe ve adalete açıkça aykırı olan, OHAL dönemlerinde "Anayasa değiştirilmez ve seçim yapılmaz" ilkesinin neden doğru olduğunu ispatlayan "referandum öncesinde, kampanya dönemlerinde parti temsilcilerine eşit söz hakkı tanımadığı ve  YSK  ilkelerine aykırı yayın yaptığı gerekçesiyle, eşitliğe aykırı olarak yayın yapması halinde özel televizyon ve radyo kanallarına, YSK tarafından verilmesini öngören yayın durdurma ve para cezalarının uygulanmamasına" dair düzenleme neden yapılmıştır? 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçimleri öncesinde, eşitlik ve adalete cezasını ödeyerek aykırı davranmayı göze alan özel televizyon ve radyo kanalları hangileridir? Bunlara hangi gerekçelerle ne kadar ceza kesilmiştir?”