“REİS DEMESE, DENETİM OLMAYACAKTI HERHALDE”

 Görev ve yetkileri belli iken kurumların, acaba neden talimat beklerler diye düşündüren bir durum.. Önceki gün, Çanakkale’de dahil, 5 il’ de ilgili müdürlükler harekete geçti, iş yerlerinde, ürünlerin fiyatları nı belirtir yazı var mı yok mu/ ona bakıldı.

Biraz daha detaylıca söz edecek olur isek şayet, konuyu şöyle anlatabilirim;

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın fahiş fiyatlarla mücadele edileceğini duyurması sonrasında, harekete geçildi.

Ticaret Bakanlığı ekipleri, şehrimiz olmak üzere, İstanbul, Samsun, Antalya, Gaziantep ‘ te restoran ve kafelerde tarife ve fiyat listelerinin görünür şekilde işletmenin önüne ve masaların üzerine konulması uygulamasına ilişkin denetimler yaptı.

Aldığım bilgiye göre, denetimlerde, fiyat tarifelerinin tüketiciler tarafından kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde konulup konulmadığı incelenmiş..

Peki diyorum kendi kendime.. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuya dair açıklama yapmasaydı ne olacaktı? Denetim yapılmayacak mıydı yani.

Reis, fahiş fiyatlarla mücadelede yeni ve daha caydırıcı tedbirler ortaya konacağını belirtmese ve;

"Milletimizin fahiş fiyat yükünün altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz.

Bunu kim yaparsa yapsın bedelini fazlasıyla ödeyecek" ifadelerini kullanmamış olsaydı, denitim yapılmayacak mıydı yani?

Denetim yetkisi var, ancak talimat bekliyor gibi ise kurumlar, bu da ilginç ötesi bir durum bence.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleri ardından harekete geçilmesi, bana son derece ilginç geldi. Sizi bilmem.

Biraz daha detaylıca söz edeyim. Ne yapıldığından.. Yapılan şu;

Ticaret Bakanlığı ekipleri, 5 ilde restoran ve kafelerde, tarife ve fiyat listelerinin görünür şekilde işletmenin önüne ve masaların üzerine konulması uygulamasına ilişkin denetim yaptı.

Yani, Bakanlık ekipleri, İstanbul, Samsun, Antalya, Gaziantep ve şehrimiz Çanakkale'de sahaya indiler.

 Fiyat tarifelerinin, söz konusu iş yerlerinin giriş kapısının önüne ve hizmet sunulan masaların üzerine tüketiciler tarafından kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde konulup konulmadığını inceledi ekipler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mesajı sonrası bakanlığın harekete geçmesi ve şehrimizin de denetim yapılan 5 il arasında yer alması, benim ayrıca dikkatimi çekti.

Bu konuda yayımlanan haberlerden birinde; İstanbul Ticaret İl Müdürü İsmail Menteşe ve beraberindeki ekibin, Üsküdar'da yiyecek ve içecek hizmeti sunan iş yerlerinin yanı sıra marketleri denetlediği bilgisi de geçiyordu.

Marketler hep denetlenmeli bence.. Çünkü, gün geçmiyor ki etiket fiyatları değişmesin..

Ne oluyor da, gün içinde bile değişikliğe gidiliyor.

Üstelik, etikette yazsa da fiyat, kasada f              arklı bir ödeme isteniyor tüketiciden.. Bu ne demek?

Fiyat Etiketi Yönetmeliği'nde yapılan değişiklik ortada. Yönetmelik ne diyor, marketler ne yapıyor?

Enflasyonu daha bir hissedilir hale getiren bu durum değil midir ayrıca?

Kamuoyunda; Üç harfliler diye isimlendirilen, 

O marketlerin bir ayrıcalığı var da, bizler mi bilmiyoruz acaba?

Ülke genelinde, lokanta ve kafe gibi yemek ve içecek servisi sunan işletmelerde, kapı önünde ve hizmet sunumu şekline göre masa üstlerinde veya sipariş verilen yerlerde fiyat etiketlerinin asılı bulunması zorunluluğu var, kimi uyuyor, kimi işletme uymuyor.. Al sana, bir karışık durum daha.

Tarlada kalan ürünler içimi yakıyor. Üretici, satamıyor, satılanlar da, marketlere geldiğinde, tarladaki fiyatının, onlarca misli fiyatla, tüketiciye satılıyor.

Şehrimizde, zincir marketlerde fiyat etiketleri incelenmiş.

Çanakkale Ticaret İl Müdürü Hakan Tuncerli, 6502 sayılı kanun kapsamında ve Fiyat Etiketi Yönetmeliği çerçevesinde satışa arz edilen mallar üzerinde fiyat etiketi bulundurma zorunluluğu bulunduğunu söylemiş, denetim sırasında, ilgililere.

Bu etiketin ambalajların, kutuların üzerinde olabileceğini dile getirmiş ayrıca Sayın Müdür.

Olması gereken bu.  Lakin,  raftaki fiyatına bakıp, kasada fraklı fiyat ile karşılaşan tüketicinin halinden acaba kim anlamalı?

Tepki göstersek, tartışma hazır. Suçlu duruma düşmek cabası. Susuyor insan, ya vazgeçiyor satın almaktan. Ya da, içine içine çaresizce konuşup, insan çıkıveriyor o üç harfli mekandan.

Tüketici olmak suç mu arkadaş?

Fazla bedel ödemek hak mı ayrıca?

Durduğu yerde durmayan etiket fiyatları yüzünden, şaşkına döndük ayrıca.

İmdat, yangın var diyesim geliyor her seferinde. Bir ben değilim tabii bu durumda olan.

Neyse, kalalım sağlıcakla.. Sinirlenip zihnimizi yormamak gerek. Her şeyin başı sağlık sonuçta.