Bir yanda tarım, bir yanda doğal yaşam bitiyor iddialarına, Yerel Milletvekilleri de sessiz kalmamıştı.
“TUZLA’NIN JES’LE İMTİHANI…!”
Doğaya salıverilen atık direnajları sayesinde, Meşhur domatesi bitirdiği, çaylarındaki balık ölümlerine yol açtığı iddia edilen JES Projeleri, Çanakkale’nin Yerel Parlamentosu İl Genel Meclisi’nin de gündeminde tartışıldı.
2020’ nin son Meclis oturumunda, JES ve ve verdiği zararlar üzerine, Yerel Vekiller görüş bildirdi. Çarpıcı sözler etti.
CHP Grup başkanvekili Av. Pehlivan gibi, İl Genel Meclisi Başkanı CHP’ li Göğüsgeren’ in değerlendirmesi hayli çarpıcı oldu.
Karşılıklı diyaloglar sırasında, Meclis Başkanı CHP’ li Sadık Göğüsgeren, tam da şöyle dedi;
”Devletin görevi vatandaşın sağlığını topraklarını korumaktır. Bu konuda ilgili müdürlüklerle görüşme yapıp en kısa zamanda Meclisimize bilgi vereceğim.”
----------------------------------------
YEREL PARLAMENTO SİNYALİNİ VERDİ;
“TUZLA’ YA BÜYÜTEÇ TUTULACAK…!”
-----------------------------------------
Doğaya salıverilen atık direnajları sayesinde, Meşhur domatesi bitirdiği, çaylarındaki balık ölümlerine yol açtığı iddia edilen JES Projeleri, Çanakkale’nin Yerel Parlamentosu İl Genel Meclisi’nin, son oturumunda tartışıldı.
2020’ nin son Meclis oturumunda, JES ve ve verdiği zararlar üzerine, Yerel Vekiller görüş bildirdi. Çarpıcı sözler etti.
CHP Grup başkanvekili Av. Pehlivan gibi, İl Genel Meclisi Başkanı CHP’ li Göğüsgeren’ in değerlendirmesi hayli çarpıcı oldu.
Karşılıklı diyaloglar sırasında, Meclis Başkanı CHP’ li Sadık Göğüsgeren, tam da şöyle dedi;
”Devletin görevi vatandaşın sağlığını topraklarını korumaktır. Bu konuda ilgili müdürlüklerle görüşme yapıp en kısa zamanda Meclisimize bilgi vereceğim.”
CHP’ li Meclis üyesinin, Çevre ve Şehircilik İl Sağlık Müdürlüğü İl Tarım Müdürlüğünü bir araştırma yaparak Meclisi bilgilendirmesinin talep etmesi ile gündeme gelen JES’ ler için edilen sözler Tutanaklara da geçti.
İl Genel Meclisi Başkanı CHP’ li Sadık Göğüsgeren:” Önemli bir konu. Üç müdürlükle de Meclis Başkanı olarak görüşeceğim” ifadelerini kullandı.
Meclis üyesi Nizamettin Akça: “Hepsi bura da görüntülerde belli. Daha görüntü çok elimizde.” diyerek karşılık” verdi.
Bunun üzerine Göğüsgeren; “O görüntüleri biraz izah edebilir misin. Nedir bunlar?” diye sorup, konunun detaylandırılmasını istedi.
Nizamettin Akça, “Bunlar katı atıkları jeotermal atıkları kimyevi maddeleri dereye salmak için kanal gibi bir yer yapmışlar yalnız bu dereye salındığı tam yer.
Dere yatağının olduğu yer Buradan biraz ileri geçerek bıraksalar en azından bu tarım alanı kurtarılmış olur . Ayrıca geçen yıl dereye salındıktan sonra yapılan sulamada bir vatandaşımızın yonca tarlasının kuruduğu ve bunun da firma tarafından satın alındığı vatandaşlar tarafından bize söylendi.
Kesin net bilgiye sanıp değilim ama oradaki vatandaşların söylemi bu.” bilgisini paylaştı.
Başkan Göğüsgeren; “Devletin görevi vatandaşın sağlığını topraklarını korumaktır. Bu konuda ilgili müdürlüklerle görüşme yapıp en kısa zamanda Meclisimize bilgi vereceğim” karşılığında bulundu.
CHP Grup başkanvekili Av. Güneş Pehlivan ise konuya ilişkin şöyle dedi;
“ Öncelikle Nizamettin beye bölgesiyle ilgili çok ciddi bir konuyu burada gündeme getirdiği için teşekkür ederiz.
Bu ne yazık ki Aydın gibi jeotermalin yoğun olarak yapıldığı yerlerde de çok sayıda örneğini gördüğümüz bir durumdur.
Jeotermal akışkan gereği gibi bertaraf edilmez ve serbestçe derelere salınır. Bundan dolayı da çok ciddi tarımsal zararlar ve kayıplara uğramıştır.
Her türlü gerekli başvuruları biz de konuyla ilgili hem önlenmesi hem de şimdiye kadar ki kirlilikle ilgili tazmin edilmesi yönünde her türlü denetim ve başvuruyu biz de yapacağız. “
CHP’ li Pehlivan’ ın değindiği bir diğer gelişme ise, Ermenistan’ın tavrı üzerine geldi.
Av. Pehlivan; “Yine Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarına ve sivillere yönelik başlattığı saldırıların arkasından çok uzun süredir haksız işgal altında olan Azerbaycan topraklarının geri alınması için Azerbaycan tarafından bir harekât başlatılmış durumda.
Azerbaycan'ın milli egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik Ermenistan’ın haksız işgalinin derhal sona erdirilmesi gerekmektedir ve Azerbaycan’ın harekâtında her zaman Azerbaycan’ın yanında olduğumuzu biz de ifade etmek isteriz.
Bunun yanında uluslararası diplomatik sahalarda ulusal egemenliğin milli egemenliğin korunması gerekmektedir, özellikle bu diplomatik sahalarda Azerbaycan'ın durumuyla ilgili her türlü karar almaktan kaçınan sorumluları ve temsilcileri biz göreve davet ediyoruz. Bunun dışında Azerbaycan hükümetinin özellikle Türkiye’den önemli bir talebi vardır. Kendilerinin bulunmadığı uluslararası konsey ve teşkilatlarda Türkiye’nin onların lehine diplomatik gündemler yaratmasını talep ediyor. Tabi ki de bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Devleti de gereken sorumluluğu alacaktır. Bizler de temsilcisi olduğumuz her türlü uluslararası mecrada bu konuyu gündeme getirerek milli egemenliğin herhangi bir devletin milli egemenliğinin bir fiili durum yaratılarak baltalanamayacağı yönünde gereken her türlü sorumluluğu taşımalıyız.
6-7 Ekim 2014 tarihlerinde yapılmış olan saldırılar neticesinde hem görevli olup asker polis hayatını kaybeden şehit olan görevlilerimiz için hem de zarar gören ve hayatını kaybeden sivillerimiz için biz de başsağlığı diliyoruz. Ne yazık ki o dönemler terör propagandasının ve bölücü hareketlerin engellenemediği dönemlerdi ve çok acı şeyler yaşandı. Bununla alakalı da her türlü sorumluluğun bundan sonra istisnasız gerçekleştirilmesini diliyoruz.”
Cuma Deren
