Yılın daha ilk günlerinde yapılan elektrik ve doğalgaz zamları ile tüm emekçilerin belinin büküldüğünü belirten Tuğba İbiş, “Emekçilere müjde olarak duyurulan 4 bin 250 TL’lik asgari ücret daha bir ay geçmeden 4 kişilik bir ailenin açlık sınırına eşitlenmiştir. Ocak ayında evlerimize gelen elektrik ve doğalgaz fatura toplamları binli rakamları buldu bile. Bilindiği üzere; son bir yılda elektrik fiyatları konutlarda yüzde 72,5 ila yüzde 158,7 oranında artmış ve elektriğe, asgari ücretlinin, memurun maaş artışının çok üstünde zam gelmiştir. Doğalgazda da durum ne yazık ki benzer haldedir: yılın başında yüzde 25 zam yapılan doğalgaza, şimdi de il bazında kademeli fiyatlandırma sistemi adı altında yeni zamlar gelmektedir” dedi.
 
İbiş açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:” İnsani olmayan şartlarda, insani olmayan ücretler karşılığında çalışan emekçiler, eve geldiğinde kaç ampulü yakabileceğini, evdeki makineleri saat kaçta çalıştırması gerektiğini, doğalgazın derecesinin faturaya nasıl yansıyacağını saat saat hesap eder hale gelmiştir. Tabii ki bu soğuk ve karanlık tablo tesadüfi değildir. Yıllar içinde elektrik üretiminin yüzde 80’ini, dağıtımının ise tamamını özelleştiren AKP, halkın hayati enerji ihtiyaçları üzerinden yandaş şirketleri zengin etmeyi tercih etmiştir. Elektrik üretimine sokulan yandaş şirketlere dolarla destek verilirken, halkın cebine uzanan el daha da arsızlaşmıştır.

Tamamıyla özel elektrik dağıtım şirketlerini ilgilendiren sayaç okuma, kayıp-kaçak, açma-kapama, bakım-onarım gibi bedellerin bile halka ödetildiği bu sistemde, kar yağışıyla birlikte  günlerce elektrik hizmeti alamayan Isparta’da emekçi halkın yaşadığı zorlukları  ve can kaybını hiçe sayan enerji bakanı çıkıp “hakkınızı helal edin birkaç gün enerjisiz kaldınız” deyip konuyu böylece kapatabiliyor. Doğalgazda yaşadığımız bu karanlık tablo da yine özelleştirmeler, yandaş şirketlerin kârının artırılması, gaz alınan ülkelerle yürütülen yanlış pazarlıkların acı bir sonucudur. AKP önce, halkı elektrik ve doğalgaz fiyatlarına karşı nasıl koruduğunu anlatmaya çalıştı. Anlattıkça aslında koruduğunun patronlar ve onların kârları olduğu anlaşıldı. Halkın yurdun dört bir yanında devam ettirdiği eylem ve protestolara kayıtsız kalamayan hükümet şimdi sözde çözümlerle karşımızda.
Biz Birleşik Kamu-iş Çanakkale olarak diyoruz ki: “Bir miktar indirim” talep etmiyoruz,  Elektrik ve doğalgaz gibi yaşamsal ihtiyaçlar için enerji sektörü derhal devletleştirilmelidir. Haykırıyoruz: Yoksullaştırdığınız bu halk, sizin soygun düzeninizin faturasını artık ödeyemiyor.”
 


Kaynak: Haber Merkezi