Çanakkale Belediyesinin Youtube  kanalında yayınlanan   Kente Dair programının konuğu Çanakkale Belediyesi, İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay oldu. Doğanay, su sıkıntısını yaşadığımız bu günlerde  çeşmelere verilen arıtılmış su ile ilgili bilgiler verdi. Arıtılmış suyun geçtiği işlemler hakkında bilgiler veren Doğanay, artık arıtılan suyun kaynaktaki sudan pek bir farkı olmadığını dile getirdi. 

Çanakkale Belediyesi İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay, Belediye’nin Youtube kanalı üzerinden yayınlanan Kente Dair programının konuğu oldu. ‘Çanakkale’de Su Musluktan İçilir ve Su Tasarrufu'’ konusunun işlendiği programda, Belediye’nin İçmesuyu arıtma tesislerine gelen suların geçtiği aşamaları ve hangi teknolojilerin kullanıldığı ile ilgili bilgiler verdi. Çanakkale'de içme suyunun kalitesi ve su tasarrufunda olan programda konuşan, Çanakkale Belediyesi, İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay. çeşmelerimizden akan suyun hangi aşamalardan geçerek evlerimize ulaştığı, kalitesi ve su tasarrufuna ilişkin evlerimizde neler yapabiliriz konularında izleyici bilgilendiren programda kendisini tanıtarak başlayan Doğanay  ‘’Çanakkale Onsekizmart üniversitesi Kimya Bölümü'ne iki bin bir yılında  bitirdim. Daha sonra 2005-2007 yılları arasında da yüksek lisansımı tamamladım yaklaşık on yedi yıldır da Çanakkale Belediyesi içme suyu arıtma tesisinde  çalışmaktayım.’’ dedi.
Yüzeyde Daha Kaliteli Su Alıyoruz
 Barajdan alınan suyun isale hattına nasıl geldiği ve çeşmelere nasıl dağıtıldığı ile ilgili bilgiler veren ve  Çanakkale’nin 2015 yılından beri barajın yüzeyinden su aldıklarını ve bu sayede isale hattına daha sağlıklı su verebildiklerini dile getiren Çanakkale Belediyesi, İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay ‘’Suyumuzun kaynağı Atiksar Barajı'dır ve Atiksar Barajı  tek içme ve kullanma suyu kaynağımızdır.  barajımız, hem kullanma suyu olarak hem de sulama amaçlı kullanılmaktadır. Maksimum 54, 155 hektometreküp su tutma hacmine sahiptir ve şu anda  doluluk oranı yaklaşık olarak yüzde  40 oranındadır. Barajımızdan tesisimize isale hattıyla suyu almaktayız. İki tane isale hattımız var.   Aracımızda eskiden dibe yakın noktadan alırken suyumuzu 2015 yılından sonra bu baraj suyunun kalitesindeki değişimlerden kaynaklı üstten  su almaya başladık. Bunu da yüzen bir iskeleyle yüzensal sistemiyle artık barajın doluluğu ne olursa olsun hep yüzeyden suyu almaya başladık. Bu da tesisimize daha kaliteli su gelmesini sağladı’’ dedi.
Günde 37 Metreküp Su Arıtılıyor
 Yapılan bakımlar ve yenilemelerin ardından geçtiğimiz yılın son aylarında hizmete giren yeni  arıtma tesisi hakkında da bilgiler veren Çanakkale Belediyesi, İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay,  suyun Barajdan arıtma tesisine gelişi ve buradan nasıl işlendiği ile ilgili ayrıntılı bilgiler verdi.  Mevsimsel olarak arıtma  metreküpünün değişmekle birlikte Çanakkale’nin içme suyunu sağlayan arıtmanın  bazı mevsimlerde  arıtma seviyesinin 37 bin metreküplere ulaşabildiğini belirterek “Yaklaşık bir buçuk aydır  yeni içme suyu arıtma tesisimizden suyumuzu arıtmaktayız. Tesisimiz konvansiyonel arıtma tipinde olup yüz bin metreküp gün kapasitelidir. Şu anda da yaklaşık olarak 33 bin metreküp civarında günde arıtmaktayız.  Tabii bu mevsimsel olarak değişim sağlıyor. Mesela yaz aylarında bu değer 37 bin metreküplere ulaşabiliyor. Tesisimizi az önce söylediğim gibi barajdan iki tane isale hattımız var. Bu isale hatlarıyla barajdan gelen suyumuz izolasyon mana odasında tesisimize giriş yapıyor. Daha sonra bu iki hat tek hatta düşürülerek enerjisinin kırıldığı, basıncın ayarlandığı, enerji kırıcı vana odasına geliyor. Pulingar bana da Biz buna. Buraya geliyor. Buradan sonra da debimetre odasına gelerek gelen suyun  anlık olarak sürekli kaç metreküp su geçtiği anlık olarak o debimetrenin ölçümüyle izlenmiş oluyor. debimetre odasından sonra suyumuz giriş yapısına geliyor. Giriş yapısında da  gelen suyumuzun sürekli online olarak pH'ı bulanıklığı ölçülmüş oluyor. Ayrıca bu giriş yapısında bir bypass hattımız mevcut. Bu da sadece klorlanıp  Arıtma tesisini arıtma ünitelerine girmeden çıkış kolektörüne bağlayabileceğimiz bir bypass hattı mevcut. Giriş yapısından sonra suyumuz  kaskat havalandırma yapısına geliyor. Burası  elli santimlik düşüşlerin yapıldığı basamaklı bir yapıdır. Ve su oradan adeta şelale şeklinde basamaklardan düşerek oksijen kazanır.  ve çözülmüş oksijen suyun içindeki çözülmüş oksijen miktarı artarak suyun içindeki demir ve mangal gibi ağır metallerin oksidasyonu sağlanmış oluyor Ve  bu oksidasyonlu sudan ayrışmış oluyorlar’’ dedi.
Arıtma Suyunun Kaynak Suyundan Farkı Yok
Arıtma suyunun çeşmelere ulaşması için geçtiği aşamaları bir bir anlatan ve  son aşamada suyun kaynak suyundan ayrıt edilemez duruma geldiğini dile getiren Çanakkale Belediyesi, İçme Suyu Arıtma Tesisi Sorumlusu Yüksek Kimyager Zeynep Doğanay “Havalandırmanın ardından  suyumuz ozon Tankına geliyor. ön dezenfeksiyon için ozonlamayla ozon temas tankının yanında da ozon jeneratörlerimiz bulunmakta. ozon jeneratörlerinde kurutucular, kompresörler ve ozon jeneratörleri var. Burada havadaki oksijen kurutuculardan  geçirilip ozon jeneratörlerine geliyor. Ozon jeneratörlerinde  yüksek elektrik akımıyla oksijen parçalarına ayrılıp ozon üretimi gerçekleşmiş oluyor. Daha sonra   Ozon temas tankının dibindeki difüzörler sayesinde suya karışmış oluyor. Ve ozonla suyumuz temas ettiği zaman suyun dezenfeksiyonu sağlanmış oluyor. Artı koku ve tat giderimi de sağlanmış oluyor. gerçekten özellikle bu  ozonlamayla birlikte suyumuzun ciddi anlamda kokusunda, tadında değişimler oldu. Artık içimi daha rahat ve  suyumuzu biz de içiyoruz zaten. Eskiden bu daha farklıydı tadı ama şu anda gerçekten kaynak suyundan farkı yok. Yani çeşme suyunu içtiğin zaman, çeşme suyumu, yoksa kaynak suyumu anlamak gerçekten zorlaştı. Kendim de birebir içtiğim için biliyorum’’ dedi.
 
 Cuma Deren