Programa Türk akademisyen ve bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör de katıldı. Şengör, Çanakkale tarihi ile ilgili katılımcılara bilgiler verdi.
TED Çanakkale Koleji olarak 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yıl dönümü dolayısı ile anma programı gerçekleştirdi. TED Kolejinde gerçekleştirilen program kokteyl ile başladı. Kokteylin ardından Programa geçildi ve program saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. İstiklal Marşının ardından TED Çanakkale Koleji Kurucu Müdürü Tuncay Şamdan açılış konuşmasını gerçekleştirerek "Osmanlı İmparatorluğu 1912-13 Balkan Savaşlarından henüz çıkmış, Edirne'ye kadar bütün Balkan topraklarını kaybetmiş. Edirne'yi 1. Balkan Savaşında kaybetmişiz ama yine Enver Paşa'nın gözü karalığı sayesinde 2. Balkan Savaşı'nda almışız. Ama tabi ki Balkan Savaşları bitiyor, Balkan Devletleri birbirine düşüyor, biz nefes alacağız derken, bir oldu bitti ile hemen arkasından 1914'te 1. Dünya Savaşı başlayıp, 1918'e kadar süren 4 yıl süren koca bir savaş. Bir kısım tarihçiye göre yaklaşık 1,5 milyon insanımızın hayatına mal olan bir savaş. Burada Osmanlı yıkık dökük derme çatma ordusuyla 5-6 cephede birden savaşıyor. Bu savaşlardan bu cephelerden en önemlisi hiç şüphesiz Çanakkale. Çanakkale Zaferinin 109. yılını kutluyoruz" dedi.
TED Çanakkale Koleji Kurucu Müdürü Tuncay Şamdan açılış konuşmasının ardından ortaokul öğrencileri tarafından 'Bir Destandır Çanakkale' adlı gösterimi yapıldı. Gösterimin ardından 'Çanakkale 1915, Atatürk ve Cumhuriyet' Söyleşisine geçildi. Söyleşiye katılan Türk akademisyen ve bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör, Atatürk ve Çanakkale hakkında katılımcılara bilgiler verdi.
Atatürk'ün Zabit ve Kumandan ile Hasbihal diye bir kitabı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Celal Şengör, "Bu kitabı akrabası Nuri Conker'in yazmış olduğu, Zabit ve Kumandan isimli kitabına bir cevap olarak yazmıştır. Biz Balkan Harbinde yenilmişiz. Nuri Conker'de diyor ki, 'Bitti bu iş, canımıza okudular, artık biz ayağa kalkamayız.' Atatürk diyor ki 'Hayır, öyle değil.' Ben diyor, ordunun ne halde olduğunu biliyorum. Subayların cahilliği, astların ve askerin alay konusudur, diyor. Bir askerin yetiştirilmesi diyor, şuradan başlar diyor, Harbiye’yi bitirdiği zaman hemen bir birliğin başına gidemez diyor. Önce tecrübe kazanmak zorunda diyor. Onun için önce bir takıma kumandan olmalı diyor. O takımın kumandanı iken o müfrezenin başındaki subay, onun yönetmeni ve babasıdır, diyor. Sonra diyor, o mevkiye kendisi gelir, bu sefer diyor bölük komutanı onun babası ve öğretmenidir diyor. Kendisi bölük komutanı olduğu zaman diyor, bu sefer diyor alay komutanından öğreneceği şeyler vardır diyor. Ve bu arada diyor askerle sürekli temasta bulunarak, manevralarda orada burada bilgisini geliştirir diyor. Unutmayalım bir muharebe esnasında diyor, bir er dahi komutanına her zaman ulaşamaz. O zaman diyor zor bir durumda o erin ne yapması gerektiğini bilmesi lazım diyor. Öyle yetiştirmek zorundayız biz askerimizi diyor" şeklinde konuştu.
Cuma Deren
