MR nedir?  Bir tür tıbbi tanımlama, tanılama cihazı..

Uzun uzun anlatmaya gerek yok aslında. Yumuşak dokulara bu görüntüleme cihazı ile göz atılır. Göz atılan bölgedeki sağlıksız durum, böylelikle teşhis edilir. Röntgen cihazı, ya da  Ultrason gibi bir şey. Ya da, X-RAY ‘ mi demeliydim?

Şimdi gelelim, MR meselesine. Nereden çıktı şimdi bu MR?

Adalet eski Bakanlarından sayın Cemil Çiçek 31 Mart seçimlerini değerlendirmiş..(Sözcü’ ye)

Başkent’te kaleme alınan bahsettiğim o haberleri okudum dikkatlice

Ettiği bir söz, çok ilgi çekiciydi. Diyordu ki sayın Çiçek; 

“Şimdi AK Parti'nin MR'ı çekiliyor sonra da gereğinin yapılması lazım”

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi görevini yürüten Adelet eski bakanlarımızdan sayın  Cemil Çiçek, 

"Partinin MR'ı çekiliyor” ifadesi ardından;

“Nerede kireçlenme var? Organ zaafı var veya yok. Bu birinci ayağıdır.

Ondan sonra da gereğinin yapılması lazım" diyerek, Genel Merkez’ de süren titiz çalışmaları adeta özetliyordu.

Yerel seçimde, CHP'nin yüzde 37.7 ile birinci parti çıkması halen konuşula dursun ülke çapında, AK Parti'de ise  şöyle denilebilir belki; “sular bir türlü durulmuyor.”

Başkent’te olup bitenler, kulis bilgileri olarak kulağımıza kadar gelse de, yerelde durum daha da karışık sanki..

Kimsenin ağzını bıçak açmıyor, kimsecikler de ortalarda gözükmüyor. Derin  sessizlik, sahada da hissediliyor adeta.

İktidar kanadında, seçimde istenilen neticelerin alınamaması yüzünden, taşların yerinden oynayacağı yorumları işitiliyor günlerdir.

Şu tanım, yerinde olacak galiba; “AK Parti'nin ağabeylerinden Cemil Çiçek”

Hakikaten de öyle, sayın Çiçek’in AK Parti öncesi siyasi kimliği ile Çanakkale ziyaretlerinde pek çok kez gazeteci olarak takip ettim.

Mütevazı kişiliği ile beni hep etkileyen bir siyasetçi olmuştur kendileri.

 Sayın Çiçek, bence de çok dikkat çeken bir seçim değerlendirmesi yapmış.

Haliyle, bu konudaki ifadelerini soluksuz okudum.

Sözü; “ÇOK YÖNLÜ BİR ARAŞTIRMA SÜRÜYOR’ demeye getirmiş aslında sayın Çiçek

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Konseyi üyesi olan Adalet eski Bakanlarımızdan sayın Çiçek;

“Partinin MR'ı çekiliyor. Nerede kireçlenme var? Organ zaafı var veya yok. Bu birinci ayağıdır.

Ondan sonra da gereğinin yapılması lazım.

Tarihimizde örnekler var. 1989'da Anavatan Partisi olarak seçimleri kaybettik. Kazananın da, kaybettiği söylenen partilerin de o seçimleri iyi değerlendirmesi gerekiyor.

GEÇMİŞTEN BİR ÖRNEK…

18 Nisan 1999 seçimlerine de iyi bakmak gerekiyor.

 1989 ve 1999 seçimleri iyi değerlendirilmeli.

1989'dan baktığınızda, Anavatan kendi yönünden bazı değerlendirmeleri yaptı sonra gereğini yerine getiremedi.

Parti içinde değerlendirmeler oldu ama gereğini yapamadığı için erime oldu."  hatırlatmasını yapmış açık açık.

Sayın Çiçek’ in bahsettiğim bu açıklamalarını, ulusa medyadan takip ettim. Düne damga vuran türdendi bence de dedikleri.

Mütevazı kişiliği ile ayrıca ilgimi çeken bir siyasetçi olduğundan, dediklerini tekrar tekrar okudum.

Net ve anlaşılırdı her cümlesi. Bir yana çekilecek türden, lastikli değil idi yani kurduğu cümleleri.

Bir ifadesi tam da şöyle geliyordu;

“Genel kanaatim şudur: Siyasetin yol haritasını tecrübe, deneyim belirler. Tecrübe de insanların, toplumların yaşadıklarından elde edilen bilgidir.

Bunun bedeli de ödenmiş bir bilgidir. Mağlubiyetle, acıyla, sevinçle bedeli ödenmiş bilgi.

Bu bedelin paraya tahvili mümkün olsa; 953 yıldır bu coğrafyadayız, bilgi paraya tahvil edilse, milli geliri en yüksek ülke biz oluruz"

Okuduğum haberde; yenilginin sebebini neye bağladığı sorusu yönelen sayın Çiçek’i n yanıtını tam da şöyle geliyordu;

"Araştırmalarla ortaya çıkar. Tek bir neden olmaz. Her bölgeye her il, ilçeye göre değişir nedenler.

Orta Anadolu'daki bir seçim kaybında birinci etken başkadır, Ege'de etken başkadır.

Ayrı ayrı bakmak gerekiyor. Çevremizdeki beş on kişiye bakarak olmaz.

Bunu 1989'da Anavatan Partisi yapmadı o zaman.

Bir genel değerlendirmeye bakıldı ve sonuca varıldı. Genel değerlendirme her yerde geçerliyse kazanılan yerleri nasıl kazandık?

Bundan dolayı daha ayrıntılı bir çalışma lazım. Bunu yaparken de olanı olduğu gibi kabul etmek şart."

MR çekimi sonrası, AK Parti’de tedavi yoğun bir süreci başlayacak anlaşılan.

Bu benim naçizane düşüncem. Çanakkale’ den bu kadarını görebiliyoruz.

Tabandaki beklenti var bir de.. Teşkilatların dilinden düşmüyor misal şu cümle;

“Metal yorgunluğuna uğramış kadrolardan başlamalı yenilenme”

Kalın sağlıcakla. Siyasette, dün dündür, bu gün bugün…